Türkiye ve dünyanın en güzel kırmızı biberinin yetiştirildiği Gaziantep ve çevresinde bu ürünün kanser hastaları için umut olabileceği açıklandı.
Konuyla ilgili TÜBİTAK'a bir proje hazırlayan ve önemüzdeki günlerde Adana'da sergilenecek olan çalışmada kırmızı biberin bir çok hastalık için halk tarafından kullanıldığına dikkat çekilerek kanser için çözüm olabilir açıklaması yapıldı. GKV'li Feyzullah Fazıl Çelik konuyla ilgili değerlendirmesinde "Bölgemizde halk arasında yoğun kullanımıyla baharat, salça ve kurutmalık olarak yemeklerin içerisine giren biber mide ve bağırsak iltihap ve de ülserleri gibi bazı hastalıklar için de tedavi amaçlı kullanıldığı bilinmektedir"dedi.
Bilim adamlarının dikkatini hazırladığı projeyle kırmızı bibere çevirmeyi başaran Özel Gaziantep Kolej Vakfı Okullları Anadolu Lisesi 10 F/B sınıf öğrencisi Feyzullah Fazıl Çelik "2011 TÜBİTAK Bilimsel Proje Yarışmasında Biyoloji projemizle Gaziantep elemelerini geçerek Adana Proje Sergisine katılmaya hak kazandık. Kırmızı biberin insan sağılığ ı üzerindeki olumlu etkilerini biliyoruz. Üzerinde çalıştığımız projede bir çok rahatsızlığın çaresi olabileceğine inandığımız kırmızı biberin kanser içinde geliştirilecek ilaçlara ana ham maddesi olması yönünde ciddi çalışmalar içerisindeyiz. Konuyla ilgili GAÜN proje danışmanlarımızdan da gerekli bilimsel desteği alıyoruz. Antioksidanlar serbest radikallerle reaksiyona girerek (onlarla bağ kurarak) hücrelere zarar vermelerini önler. Bu özellikleriyle hücrelerin yıkımını azalttıkları için, daha sağlıklı ve yaşlılık etkilerinin minimum olduğu bir yaşam yaşama şansını yükseltir. Güneydoğu Anadolu bölgesinde ve özellikle Gaziantep ilinde tarımsal olarak yetiştiriciliği yapılan ve damak tadından dolayı hemen tüm yemeklerde kullanılan bölgeye özgü salçalık acı biber ve tatlı biber çeşitleri bulunmaktadır. Bölgemizde halk arasında yoğun kullanımıyla baharat, salça ve kurutmalık olarak yemeklerin içerisine giren biber mide ve bağırsak iltihap ve de ülserleri gibi bazı hastalıklar için de tedavi amaçlı kullanıldığı bilinmekteydi.Yemeklerde çok tüketilen bitkilerin besinsel özeliklerinin aksine mevcut antioksidan potansiyelleri üzerine yapılan bir çalışma bulunmamaktaydı .Bu projede Gaziantep-Nizip ilçesinden toplanan bölgeye özgü salçalık tatlı ve acı biber türlerinin antioksidan aktivitesinin belirlenmesi ve bununla birlikte sentetik bir antioksidan BHT ile kıyaslanmasını amaçladım. Sonuç olarak bitkilere ait özütlerin antioksidan potansiyelleri belirlendi. Bu bitkilerin antioksidan aktivite miktarlarına bakarak en yüksek aktivitenin acı biberde olduğunu ve tatlı biber antioksidan aktivitesinden daha yüksek antioksidan aktiviteye sahip olduğunu söyleyebiliriz. Biberler her ne kadar da kontrole göre düşük aktivitelere sahip olsalar da antioksidatif potansiyellerinden dolayı gıda ve farmakoloji gibi önemli sektörlerde alternatif bir doğal kaynak olarak kullanılabilirler.Çalışmalarımda beni yüreklendiren Sayın Mütevelli Kurul Başkanı Nüket Ersoy'a , GKV Özel Okulları Genel Müdürü Dr Atanur Vergili'ye çalışmalarımı destekleyen lise müdürüm M. Fevzi Beşe'ye , bana uygun laboratuvar koşullarını hazırlayan Gaziantep Üniv. Fen-Edb. Fak. Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. İ. Halil Kılıç hocama, , bana danışmanlık yapan başta biyoloji öğretmenim Burcu Dindaroğlu ve her konuda bana destek veren Biyoloji Zümresindeki tüm öğretmenlerime yürekten teşekkür ederim." dedi. Kanser'in çaresi olarak Gaziantep ve çevre illerde yetiştirilen kırmızı acı ve tatlı biberle ilgili daha detaylı çalışmaların önümüzdeki günlerde derinleştirileceği de öğrenildi.
|