Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 11 Ocak 2025 Cumartesi
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler

 GAP ülkemizde dış kredi kullanılmadan, kendi çabamızla yürüttüğümüz 32 milyar dolarlık bugüne kadar 22 milyar dolar harcama yaptığımız bir entegre enerji-tarım- sosyal değişim ve kültürel değerlendirme projesi olarak planlandı.

Ancak, uzun süre yalnız enerji alanında verim alınması sonucunu verdi. Sulama kanalları inşası gecikince tarım ayağından yeterli yararlanma olmadı. GAP idaresi başkanı Sadrettin Karahocagilin' Ankara Sohbetinde yaptığı açıklamalar projenin yeniden entegre bir BEREKET projesi yolunda adımlar atılmaya başlandığını ortaya koyuyor.

 
 Türkiye 1970'li yıllarda dünyanın en önemli enerji-sulama-sosyal ve kültürel geliştirme projesi olarak 1 milyon 600 bin dekarlık alanda, milyonlarca insanın yaşamını değiştirecek GAP, Güneydoğu Anadolu  Projesini  hayata geçirmek için yola çıktı. GAP büyük düşünülen, çok değer verilen, devletin önemli imkanlarının akıtıldığı bir BEREKET projesi olarak düşünülüp hayata geçirildi.
 
 Proje içersinde bir yandan 7 küpeli barajların yer aldığı bir enerji projesini içeriyordu. Bunun yanında Urfa sulama kanallarıyla Harran'dan başlayarak, yeni barajlar ve sulama kanallarıyla çevredeki Bozova, Mardin, Suruç, Silvan gibi bölgenin bütün ovalarında sulu tarıma geçilmesi düşünülüyordu. Aynı zamanda sulu tarımı bilmeyen bölge halkının eğitilmesi, sulu tarımı ve suyun gelmesiyle tarımını yapabilecekleri yeni tarım ürünlerini tanımaları gerekiyordu. Tabii artan üretimi pazarlamadan, bölgedeki kültürel değerlere önem vermeye kadar birçok konuda bölge halkının eğitilmesi düşünülüyordu.
 
Ancak, GAP çok uzun süre, ATATÜRK Barajının hayata geçmesi sonrasında bir enerji projesi olma özelliğini taşıdı. Urfa tünellerinin hayata geçilmesindeki gecikme nedeniyle sulamayı da içeren bir entegre proje olma özelliğini uzun süre kazanamadı. Sulama kanallarının bölgenin belli bölümlerinde sulu tarım yapılmasına yol açtığı dönemde ise, sulu tarımı bilmeyen bölge halkı eğitilemeden sulu tarım imkanı kazanınca, "Salma sulama " ile bu kez tarım alanlarının bir bölümünün hızla tuzlanması  ve verimsizleşmesi sonucu ortaya çıktı.
 
32 milyar dolarlık, dış kredi imkanı kullanılmayan GAP projesine son 40 yılda Türkiye bugüne kadar 22 milyar dolarlık bir harcama gerçekleştirdi. Sadece son iki yılda GAP projesine 9 milyar lira yaklaşık 6 milyar dolar ödenek ayrıldı. Son dönemde GAP'ın sulama projelerine önemli yatırımlar yapılıyor. 2011 yılında bitirilmesi düşünülen 200 bin hektarlık Aşağı Mardin Projesinde çalışmalar sürüyor. GAP için 2011 bütçesine 5 milyar lira civarında bir ödenek ayrılmış olması Aşağı Mardin Projesinin hedeflenenden önce 2011'de bitebileceği düşüncesinin gündeme gelmesine neden oldu.
 
Bugün gazetemizde yer alan Ankara sohbetinde arkadaşlarımızın konuğu olan GAP İdaresi Başkanı Sadrettin Karahocagil projenin geleceği açısından yapılacakları sıralarken, şimdi yeni ve farklı adımların da atılmaya başladığını ortaya koyuyor. 2 yıl içinde GAP'a tersine göç başlayabileceğini belirten Karahocagil, bölgenin temiz enerjili bir bölge olacağını açıklıyor.  180 bin kadını kapsayan ÇATOM projesindeki 36 Çatom'un sayısının gelecek yıl 40'a çıkacağını ve gelecek yıl 200 bin kadın sayısına ulaşılacağını belirtiyor. Mayın temizleme işleminin 2014 yılında tamamlanırken bu alanların bazı bölümlerinde petrol arama çalışmalarının da başlatılacağını, ayrıca mayından temizlenen  bölgede kültür varlıklarının tespit edilip değerlendirileceğini söylüyor. Bölgede hayvancılık sektöründe bir patlama olacağına inandığını belirtiyor.GAP'ta tarım arazisi  kiralamak isteyen yabancı ülkeler Katar, Kuveyt, Suudi Arabistan, Libya, Bahreyn ve Körfez ülkeleri ile sözleşmeli çiftçilik ve kiralama yoluyla orijinal bir modelde  işbirliği için çalışmalar yaptıklarını açıklıyor.
 
Bölgeden kadastro geçmemiş olmasının kiralama konusunda önemli sorunlar yaşattığını biliyoruz. Ayrıca, özel sektöre arazi kiralayanların kira bedeli olarak yapmadıkları tarımdan elde edecekleri geliri kira bedeli olarak istemek gibi bir alışkanlık içinde olduklarını da bölgedeki özel sektör kuruluşlarından öğrendik.
 
Bütün bunlara karşı, son gelişmeler bütün eksikliklerine karşın, GAP'ın ilk düşünülen entegre proje olma yolunda geliştiğini gösteriyor. Bu da GAP'tan önümüzdeki yıllarda entegre bir proje olarak, daha çok BEREKET elde edebileceğimizi gösteriyor. Ancak, bu güne kadar ülkemizin büyük imkanla sürdürdüğü proje için daha önümüzde çok yol olduğunu da unutmamalıyız...
 
 
 
 
Osman Arolat
 

Ekleme Tarihi
02.11.2010
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız