Vergi, sigorta, bağ-kur borçlarının faizleri yeniden hesaplanacak. Borçların ana para ve faizlerine 36 aya kadar taksitleme imkânı tanınıyor.
Yeniden yapılandırma adı verilen bu düzenlemenin esası şu: Vergi ve prim borçlarının ana parasında indirim ve af yok. Sadece faizlerinde indirim var, gecikme cezalarında af var. Eskiden çok yüksek olan gecikme faizleri geçmişe dönük olarak ÜFE ve TÜFE’ye göre yeniden hesaplanıyor.
Olan bitene yabancı olan okuyucularına bilgi vereyim.
- Kim bu borçlular?: Vergi ve prim borcu olanlar, “kümese girmiş kazlardır”. Bunlar vergi mükellefleridir. Sigortalı işçi çalıştıranlardır. Bağ-kur’a kayıtlı olanlardır.
Dikkat buyurunuz, bunlar, “kümes dışında sele serpe dolanan” vergi dairesinin önünden bile geçmeyen kazlar değildir. Bunlar kayıt dışı işçi çalıştıran, kayıt dışı kalan işverenler değildir. Bu çok çok önemlidir. Kümese girmeyenlerin ne vergi borcu sorunu ve prim sorunu vardır.
- Kümese girenler başlarına geleceği bilmiyorlar mı idi ki?: Kümese girmiş olanlar, vergi defterine adı geçenler, sigortalı işçi çalıştıranlar vergilerini, primlerini ödemeyince başlarına neler geleceğini bilirler. Vergi ve prim borçlarını ödemeden işlerini sürdürmeleri imkânsızdır. İşyerlerine, evlerine haciz gelir. Bankalar kredilerini geri ister.
- Kümese girenler başlarına geleceği bildikleri halde neden vergilerini, primlerini ödemediler, ödemiyorlar?: Damdan düşmeyen, damdan düşenin halini anlamaz. İş hayatı bu. Düşmez kalkmaz bir Allah! İşyerlerinde nakit akımı ters dönünce işveren önce sigorta primlerini, sonra vergileri ödeyemez. Başına geleceği bile bile, çöküşü geciktirmek için yüksek ceza ve faizi göze alır.
Sonra unutulmasın, bir kriz yaşandı. Kriz döneminde çok işyerinde işler durdu. İşin durması demek, işyerine para girişinin durması demektir. İşyerine para girişi durumca, işveren vergi ve prim borçlarını istese de ödeyemez.
- İyi de bu alacakların boyutu nedir?: Vergi Hocamız Şükrü Kızılot’un tahminlerine göre vergi borcu 35 milyar TL, eski hesaba göre faizi 15 milyar TL, sigorta prim borcu 20 milyar TL. Eski hesaba göre faizi 10 milyar TL, Bağ-kur prim borcu 20 milyar TL. Eski hesaba göre faizi 10 milyar TL’dir.
Maliye Bakanı bir konuşmasında yeni düzenleme ile 50 milyar TL’lik bir tahsilat yapılabileceğinden söz etti.
- Sonuç: 36 ayda koyunlardan 50 milyar TL’lik post çıkarılacağı tahmin ediliyor. Bu her yıl 15 milyar TL’lik bir borç ana para ve faizi tahsilatı demektir.
- Bir yılda işi durmuş işverenlerin cebinden bu kadar para nasıl çıkar? Koyunların durumu kötü. Çoğunun işyerleri kapanmış, işleri küçülmüş durumda. Yeniden yapılanmayı kabul edenlerin mallarının, mülklerinin üzerindeki icra takibi, haciz duracak ama, çökmüş işyerleri kısa sürede eski durumuna nasıl getirilebilir? Adı kötüye çıkmış müteşebbise hangi toplantı hammadde, mal verir? Hangi banka kredi kolaylığı gösterir. Bile bile ama mecburiyetten icra takibi ve haciz sillesine razı olanlar kısa sürede nasıl toparlanarak yılda 15 milyar TL vergi ve prim borcu taksiti öder duruma gelebilir.
Faizlerin düşürülmesinin, cezaların af edilmesinin kanuni takibin durdurulmasının, borçların takside bağlanmasının hiç mi yararı olmaz. Tabii ki olur. Tabii ki bu kolaylıklardan yararlanacaklar olacaktır. İnsanlar imkânlarını zorlayarak kanunla getirilen imkânlardan yararlanmaya çalışacak. Ama bilinmelidir ki, çok kimse bu imkânı kullanamayacak. Çünkü bu borçlar, sadece af beklentisinden, kötü niyetlilerin vergi ve prim ödemelerini geciktirmekten kaynaklanmıyor.
Borçluların çoğunun kapanan işyerlerini tekrar açma veya küçülen işlerini kısa sürede büyütme güçleri yok.
Güngör Uras
http://ekonomi.milliyet.com.tr/ |