Peki neden?
Çünkü bugün için üzerine % 20 kar payı da koyulsa, buğdayın bir kilo fiyatının en az 73 kuruş olması gerekir de ondan…
Görüldüğü gibi uygulanacak olan fiyat ile olması gereken fiyat arasında, üretici aleyhine, en az 11 kuruş fark var...
AKP hükümeti tarafından, yıllardır buğday müdahale alım fiyatlarının, buğday üreticisinin beklediğinin çok altında açıklanması, üreticinin buğday ekiminden vazgeçirmesine yol açmakta… Örneğin; 1990’lı yılların başında ülkemizde 20 milyon tonun üzerinde buğday üretilirken, şu son beş yılın ortalaması 20 yıl öncesinin de altına düşerek, 19 milyon tona kadar geriledi.
Hâlbuki nüfusumuzun bu süre içinde 17 milyon arttığını göz önüne aldığımızda, buğday üretim rakamımızın değil azalması, daha artması gerekmekte…
Zira ülke olarak dünyada en fazla ekmek tüketen ve kişi başına 200 kilo ile Guinness rekorlar kitabına girmiş bir ülkeyiz.
Bugün ülkemizde, bir dilim ekmeğe muhtaç insan sayısı her geçen gün daha da artarken ve de karnını sadece ekmekle doyuran milyonlarca insanımız varken, ülkede buğday üretimini değil azaltmak daha arttırmak hükümetin görevi olmak zorunda…
Tüm bunların dışında, bugün için buğday, başta un fabrikalarımız olmak üzere, gıda sanayimizde kullanılan hammaddenin en az % 60 ını sağlamakta.
Görüldüğü gibi buğday, gıda sanayimizin vazgeçilemez bir ürünü.
Demek oluyor ki, tüm bunları göz önüne aldığımızda, bizim ülke olarak buğday üretimini mutlaka teşvik edip arttırmamız şart.
Ama öylemi?
Üretim artacak yerde azalmakta…
Üstelik üretim açığını kapatmak için hükümet, ithalatı çare olarak görmekte…
Ülke olarak son 9 yıllık süre içinde toplam 17,8 milyon ton buğday ithal etmiş ve bunun karşılığında 5,2 milyar dolar para ödemişiz…
Sadece bu yılın ilk 5 ayında 2,7 milyon ton buğday ithal edilip, karşılığında 1 milyon dolardan fazla para ödenmiş…
Üretimin artması için, tozun toprağın içinde, güneşin altında buğday üretmek için çaba gösteren üreticimize destek olunması şart.
Gelinen nokta itibariyle, buğdayın ana vatanı olan ülkemizin, buğdayı yeterince üretmeyip maalesef dışa bağlı hale geldiği görülmekte..
Peki, bu işin sorumlusu kim?
Elbette, tarımda istikrar var diyen, üreticiye işte bakın size şu kadar destek veriyoruz diyen ve ne yazık ki tarımda ülkemizi dışa muhtaç hale getiren AKP iktidarı…
9 yıldan bu yana uyguladığı yanlış tarım politikaları yüzünden, ülkede tarımla uğraşan milyonların, tarımdan kopup, şehre göçmesini sağlayan, vatandaşın başta et olmak üzere pahalı gıdalarla beslenmesine neden olan iktidarın, tarım politikasını tekrar gözden geçirmesi, muhalefete ses vermesi şart.
Şu asla unutulmamalıdır ki, gelecekte dünyanın en güçlü ülkeleri; tarım ürünleri üreten ve ellerinin altında başta tahıl olmak üzere bitkisel ve hayvansal tarım ürünleri stokları bulunan tarım ürünleri ihracatçısı ülkeler olacaktır.
Mevcut tarımsal potansiyelimiz göz önüne alındığında, ülke olarak güçlü olmamamız için hiçbir neden yok…
Yeter ki bunu görüp, gereğini yapalım.
Hiç umudum kalmadı ama umarım, AKP iktidarı, bu konuda artık gereğini yapar…