Bugün TV ve radyo kanallarında, yarın gazetelerde ilk haber “2009 yılının ilk 3 ayında ekonominin ne kadar küçüldüğünü gösteren milli gelirle ilgili açıklamalar” olacak.
Biliyoruz ki, ekonomi yılın ilk 3 ayında çok, hem de çok büyük ölçüde küçüldü. Küçülmenin boyutu açıklanınca tekrar geriye dönerek dövünmenin, “Öldük bittik, mahvolduk“ diyerek ağlaşmanın bir yararı olmayacak. Ama zararı olacak. Moraller bozulacak. Önemli olan, moralleri bozmadan önümüze bakmak. Üretimin ve istihdamın önünü açmak. Türkiye’de üçer aylık dönemler itibariyle milli gelirin boyutunu TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) izliyor, belirliyor, açıklıyor. Bugün, 2009 yılının ilk 3 ayında üretilen mal ve hizmetlerin parasal (katma) değeri açıklanacak. Cari fiyatla (yılın fiyatıyla) açıklanacak rakamdaki enflasyon şişkinliği alınacak. Milli gelir rakamı 1998 yılı sabit fiyatına dönüştürülerek geçmiş yılların rakamlarıyla karşılaştırılma imkânı yaratılacak. Sonra da 2009 yılının sabit fiyatlara dönüştürülmüş ilk 3 aylık milli gelir rakamı, 2008 yılının ilk 3 aylık rakamıyla karşılaştırılacak. Kriz nedeniyle üretim büyük ölçüde düştüğü için, 2009 yılının ilk 3 aylık milli gelir rakamı 2008 yılının aynı dönemindeki milli gelir rakamının altında kalacak. Ekonominin küçüldüğü görülecek. İki rakam birbirine bölünerek ekonominin küçülme oranı belirlenecek.
İlk 3 ay geride kaldı Türk ekonomisi krizden 2008 yılının dördüncü 3 aylık döneminde etkilenmeye ve küçülmeye başlamıştı. 2008 yılının son 3 aylık döneminde (2007 yılının aynı dönemiyle yapılan karşılaştırma sonucu) ekonominin yüzde -6.2 oranında küçüldüğü hesaplanmıştı. 2009 yılının ilk 3 aylık döneminde küçülmenin daha yüksek oranlarda açıklanması normaldir. Beklentiler yüzde 9 ile yüzde 12 arasında bir küçülmedir, ama daha yüksek bir küçülme oranı açıklanırsa şaşırmamak gerekir. Çünkü bizim milli gelirimizin lokomotifi sanayi üretimidir. Kapasite kullanımı oranları ve sanayi üretim endeksi gibi göstergeler 2009 yılının ilk 3 ayında (2008 yılının aynı dönemine göre) sanayi üretiminin yüzde 20-25 dolayında küçüldüğünün işaretini vermişti. Sanayi üretimi düşünce, toptan ve perakende ticaret, ulaştırma-haberleşme gibi milli gelirde ağırlığı olan kesimlerin geliri de düşüyor.
Önümüze bakalım Özetle, bugün açıklanacak 2009 yılının ilk 3 ayına ilişkin milli gelir rakamının bu dönemde ekonominin (2008 yılının aynı dönemine göre) yüzde 10‘un altında küçüldüğünü gösterme ihtimali çok zayıftır. Yüzde 10’un üzerindeki küçülme oranı normaldir. Bu konuda çok işaretler var. Bu küçülme hayatımıza yansıdı. İşsizlik bunun için arttı. Esnaf, tüccar, çiftçi, halk bunun için ezildi, büzüldü ve üzüldü. Ama fazla dertlenmeye de değmez. (1) Açıklanan rakamlar yılın ilk 3 aylık dönemindeki durumu gösteriyor. Biz ise yarın (1 Temmuz günü) yılın 3’üncü 3 aylık dönemine giriyoruz. İlk 3 aylık dönem çok gerilerde kaldı. O dönemin faturasını herkes kendi ölçüsünde ödedi. (2) Yılın ikinci 3 aylık döneminde (Nisan-Mayıs-Haziran) işler biraz daha iyi gitti. Ümidimiz önümüzdeki üçüncü 3 aylık dönemin daha iyi olacağı. (3) Yıl içinde 4 adet 3 aylık dönem var. Yılın bütünüyle ilgili değerleme bu 4 adet 3 aylık dönemin ortalamasına göre yapılıyor. Birinci 3 aylık dönemde milli gelir küçülmesi ne kadar büyük olursa olsun, 2009 yılını yüzde 5’in altında bir küçülmeyle tamamlamamız bekleniyor. Yüzde 5’in altında kalacak bir küçülme (her şeye-bu büyük kriz dalgasına rağmen) iyi sayılabilir.
Güngör Uras
milliyet.com.tr |