Harcamalarda yavaşlama var
Güngör Uras Olayların içinden [email protected]
Halkımızın harcamalarında yavaşlama var. Nereden anlaşılıyor? Dahildeki harcamalarda alınan KDV ve ÖTV adındaki vergiler ile ithal edilen her türlü maldan alınan KDV’de artış hızı bu yılın ilk 4 ayında geçen yılın ilk 4 ayına göre büyük ölçüde gerilemiş durumda. Maliye Bakanlığı yılın ilk 4 ayında bütçenin gelir giderini gösteren rakamları yayınladı. * Toplam vergi gelirleri, bir önceki yılın aynı dönemine göre 2011 yılının ilk 4 ayında yüzde 21.4 oranında artmış iken, bu yıl artış oranı yüzde 10.0’a düşmüş durumda. * Dahildeki her türlü alış verişten alınan KDV geçen yılın ilk 4 ayında yüzde 20.5 artış gösterirken, bu yıl artış yüzde 8.9 olmuş. * Dahilde genelde lüks mallardan alınan ÖTV geliri geçen yıl yüzde 16.2 artarken bu yıl yüzde 3.6 artmış. * İthal mallarından alınan KDV geçen yıl yüzde 38.2 oranında artarken bu yıl artış yüzde 0.6‘ya gerilemiş. Demek ki, ekonomide bir anlatıma göre “soğuma”, bir anlatıma göre “yumuşak iniş” belirgin hal almış.
Talep daraldı, üretim düştü Basit anlatımıyla halkın, iş âleminin talebinde daralma var. Bir ekonomide talep daralınca bunun uzantısı olarak üretim yavaşlar. Çünkü talep yok ise girişimci boş yere yatırım yapmaz, üretim yapmaz... Daha da kötüsü insan çalıştırmaz. Sanayi üretim endeksinin ilk 3 aylık verileri, üretimin ne ölçüde gerilediğini ortaya koyuyor. Geçen yılın ilk 3 aylık döneminde yüzde 14.4 büyüyen sanayi üretiminde, büyüme hızı bu yılın aynı döneminde yüzde 2.8’e düştü.
Bir ekonomide kısa sürede tüketimde, yatırımda ciddi ölçüde küçülme olursa, bir başka anlatım ile halk talebini kısar ise, bunun arkasında 2 şey vardır: (1 ) Halkın gelirinde kısa sürede çok büyük gerileme olmuştur. (2) Devlet kısa sürede vergileri çok büyük ölçüde artırdığından halkın cebinde harcayacak para kalmamıştır. (3) Halk tüketimi kısarak cebinde kalan parayı bankalara yatırmaya başlamıştır. Halk döviz alıyor Bu konularda pek fazla bilgi yok. Ama kaba hatları ile biliniyor ki, (1) Halkın gelirinde kısa sürede çok büyük daralma olmadı. (2) Halkın ödediği vergilerin artmadığı Maliye Bakanlığı’nın yayınladığı rakamlardan anlaşılıyor. Bu durumda halk acaba tüketimi kısarak birikime mi yöneldi? Merkez Bankası “Bankalardaki TL mevduat hesapları ile ilgili bilgileri yayınlıyor. Merkez Bankası’nın yayınladığı tablolara göre bankalardaki TL mevduatı toplamı 30.12.2011 tarihinde 437 milyar TL iken 27.4.2012 tarihinde de 437 milyar TL. Açık anlatımla TL mevduat hesaplarında artış yok. O halde halk tüketimden kıstığı parayı ne yaptı? Merkez Bankası TL mevduat hesapları bilgileri yanında bankalardaki döviz hesaplarındaki birikime ait rakamları da yayınlıyor. Bankalardaki döviz hesaplarında 30.12.2011 tarihinde 117.7 milyar dolar var iken, bu rakam 27.4.2012 tarihinde 130.1 milyar dolar olmuş.
Halkımız yemeden, içmeden kıstığı para ile dövize yönelmiş görülüyor. Birikimlerini TL yerine dövize bağlamaya başladığı anlaşılıyor. Bu çok kötü bir gelişmedir... (1) TL’nin itibarı bakımından kötüdür (2) Halkın gelecek hakkındaki endişelerini, kötümser bekleyişlerini yansıtması bakımından kötüdür. |