Bir okuyucumuz yazmış; “Borçlar Kanunu 584 yüzünden boşanmam gerekiyor. En azından ben böyle hissediyorum...”
NEDİR BU 584?
Bu 584 yeni çıktı.. Yakında daha sık duyacaksınız. Hürriyet okurları ilk kez geçtiğimiz Pazar günkü yazımızdan öğrendiler. Okumayanlar için açıklayalım. 1 Temmuz 2012 tarihinden itibaren, “Yeni Borçlar Kanunu” yürürlüğe girdi. Bu kanunun 584’üncü maddesine göre; “Evli çiftlerden birinin, banka kredisi alınan herhangi bir borca ya da mal alımına kefil olabilmesi için eşinin ‘yazılı rızası’ gerekiyor.” Okuyucumuzun tepkisi de bununla ilgili..
TEPKİNİN NEDENİ
Okuyucumuzun tepkisinin nedenini yine kendi yazdıklarından okuyalım. “Bu güne kadar evin geçimini nasıl temin ettiğimi aileme yansıtmadan, sıkıntılarımın hiç birini anlatmadan evde huzuru sağlıyordum. Bundan sonra kocalar hanımlarından şu sözleri duymaya hazır olsunlar.. - Onu alacağına krediyi kapatsaydın. - Taksitleri ödüyor musun? - Daha ne kadar var bitmedi mi? - Aslında krediyi kapattın ama parayı başka yerde harcıyorsun değil mi? - Ben olmasaydım adam olmazdın!.. Ve ticari hayatı biten biri için çok daha kötü sonuçlar olacaktır. Şiddet ve daha kötüleri... Hele ki araları biraz açık olan eşler daha da zorlanacak, imza atmak istemeyen kadınların durumunu da düşünmek gerekir. Kocalarından nasıl bir zorlama ile karşı karşıya kalacak.. Bütün bunlar ne yazık ki ticari hayata yansıyacak. Sonunda; - Boşanmalar artacak, - Banka yerine tefecilerden para almalar başlayacak, vs. vs..” Evet... Bu okuyucumuzun yazdıkları aslında birçok iş adamının görüşünü yansıtıyor.
ACİLEN DEĞİŞMELİ
Ticari hayatı ilgilendiren yasalar hazırlanırken, masanın bir tarafına da mutlaka iş adamlarının oturtulması gerekiyor. Aksi halde, Yeni Türk Ticaret Kanunu’nda bir süre önce yaşandığı gibi çalışma ve iş dünyasının gerçekleri ile bağdaşmayan durumlar ortaya çıkabiliyor. Borçlar Kanunu’nun banka kredisine ya da kredili alış-verişe eşin rızasının aranması maddesinde de benzer bir durum var. Düşünebiliyor musunuz? Şirket banka kredisi kullanıyor. Banka, şirket ortağından da ayrıca “şahsi kefalet” istiyor. Şirket ortağı da eşine gidip “Hanım izin verirsen, şirketin banka kredisine kefil olacağım” diyecek... Ondan sonra da olanlar olacak!..
MAL AYRILIĞI NE OLACAK?
Türk Medeni Kanunu’nda, eşlerin “mal ayrılığı” ve “mal birliği” yönünden tercih hakları var. Özellikle “mal ayrılığı” yolunu tercih eden evliliklerde, eşlerden birinin tasarrufu için diğerinin rızası yani onayını istemek de yanlış bir uygulama.
