Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 22 Aralık 2024 Pazar
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler

İSO’nun yayımladığı Türkiye’nin 500 büyük sanayi kuruluşuna ait rakamlar, 500 büyüğün 2008 yılını büyük yıkıntıya uğramadan tamamladığını gösteriyor.

Önce önemli bir uyarı yapayım: Bugün 23 Temmuz... 2008 yılı tamamlanalı 6 ay 23 gün oldu. Biz şimdi geriye dönüyoruz. Ve de 2008 yılının rakamlarına bakarak seviniyoruz veya dövünüyoruz.
Hayat devam ediyor. 2008 yılı bitti. Sanayide şartlar her gün değişiyor. O nedenle İSO’nun açıklamalarının bize tek yararı olacak. Açıklanan rakamlara bakarak krizden 2008 yılı sonuna kadar büyük ölçüde etkilenmediği anlaşılan 500 büyüğümüzün, 2009’a nasıl başladığını değerlendirebileceğiz.
-  Görüyoruz ki, 500 büyük içinde ciddi kutuplaşma devam ediyor. 500 büyüğün 50’si çok çok büyük. Bu 50 büyük, 500 büyüğün toplam üretiminin, cirosunun, ihracatının yarısından fazlasını gerçekleştiriyor. Demek ki biz 500 büyükten çok bu 50 büyüğü iyi izlemek zorundayız.
-  İlk 50 büyüğün 18’i, 500 büyüğün 148’i yabancı sermayeli sanayi kuruluşu. Yabancı sermayeli kuruluşlar 500 büyüğün toplam kârının yüzde 23.6’sını elde ediyor.
-  500 büyük, istihdam artışına katkı sağlayamıyor. 500 büyük, 2008 yılında (kriz rüzgârlarından tam olarak etkilenmediği dönemde) çalışan sayısını yüzde 1.6 azaltmış.
-  Ucuz faizle kolay döviz kredisi bulan 500 büyüklerde toplam borç oranı yüzde 54.4’e tırmanırken, özkaynak oranı yüzde 45.6’ya gerilemiş. 2008 yılında 500 büyüğün borçları yüzde 38.3 oranında artmış.

Satışlar yüzde 5.3 artmış
-  Kriz etkisiyle sanayi üretiminde ağustos ayında başlayan gerileme sonucu yılın bütününde sanayi üretimi yüzde 0.9 oranında gerilemiş. Ama buna karşın, (enflasyondan arındırılmış fiyatlarla) üretimden satış geliri yüzde 5.3 oranında büyümüş.
-  500 büyüğün önemi, katma değer yaratma gücüne dayanır. Katma değer denilen şey bir malın çıktı fiyatı ile girdi fiyatı arasındaki farktır. Bu ise (1) kira (2) ücret (3) faiz ve (4) kârdan oluşur. Tarımda, sanayide, hizmetlerde, özetle her kesimde yaratılan katma değer ülkenin milli gelirini oluşturur.
Acaba bizin 500 büyüğümüzün yarattığı katma değerin milli gelir içindeki büyüklüğü nedir? Acaba bu 500 büyükler milli gelire ne ölçüde katkıda bulunuyor? İSO çalışmasında bu konuda açıklama var. 500 büyüğün yarattığı bürüt katma değerin GSYİH içindeki payı 2007 yılında yüzde 9.3 iken 2008 yılında yüzde 8.4’e gerilemiş.
-  Kâr etmeyen sanayi kuruluşu ayakta kalamaz. Kârlılık sanayinin sağlık işaretidir. 500 büyük içinde zarar eden kuruluş sayısı 2007 yılında 50 ilen 2008’de 148 kuruluş zarar etmiş.
-  2008 yılında sanayi kuruluşlarının toplam kârlarında yüzde 40.1 oranında gerileme ortaya çıkmış. Toplam satış kârlılığı 500 büyük genelinde yüzde 3.9 oranında, özel sektör sanayi kuruluşlarında yüzde 3.6 oranında gerçekleşmiş.

Önemli olan gelecek
Bunlar İSO çalışmasından öğrendiklerimiz. Tekrarda yarar var. Bu rakamlar, bu bilgiler 2008 yılına ait. Bu rakamlara ve bilgilere göre bizim 500 büyüğümüz 2008 yılında ağustos ayından sonra esmeye başlayan kriz rüzgârı nedeniyle, üretimlerinin, satış gelirlerinin ve kârlılıklarının gerilemesine rağmen, yılı “yıkılmadan-ayakta” tamamlayabilmiş.
Şimdi önemli olan 2009 yılında üretimin, satışların ve kârlılığın ne zaman ve nasıl büyümeye başlayacağıdır.
ISO 500 çalışması sanayi sektöründeki yapılanmanın özelliklerini de öne çıkarıyor. 1) Büyük sanayide büyükler ve yabancı sermaye öne çıkıyor. 2) Sanayi sektöründe 500 büyükler bile katma değer yaratamıyor. 3) Büyük sanayide sektör bakımından kutuplaşmada, Petro-kimya, otomotiv, demir-çelik, sigara sektörleri ağırlığını artırıyor. Tekstil ve giyim sanayii, gıda sanayiinde gerileme var. Teknolojiye dayalı üretim ve makine sanayinde gelişme görülmüyor.

Güngör Uras

milliyet.com.tr

Ekleme Tarihi
23.07.2009
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız