Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 09 Ocak 2025 Perşembe
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler

Bütçe açık vermiş bana ne?’ diyemeyiz

 
 
Güngör Uras
Olayların içinden
[email protected]




Ayşe Hanım Teyzem “Bütçe açık vermiş... Bana ne?” deyince, anlatmak zorunda kaldım. Dedim ki,
“Bütçenin açık vermesi, bu ülkede herkesi ve en fazla da Ayşe Hanım Teyzemgiller ile Ali Rıza Bey Amcamgilleri ilgilendirir.
Çünkü bütçe açık verince, açığı kapatmak için (1) Ya vergiler artırılır. Mevcut sistemde varlıklıların gelir ve kurumlar vergilerini artırmak zordur. En kolayı, KDV ve ÖTV’ye bindirmektir. Ayşe Hanım Teyzem ve Ali Rıza Bey Amcam bütçe açığını kapatmak için, maydanoz, peynir, soğan alırken daha çok KDV öder. (2) Ya da Hazine borçlanır. Artan borcun faturasını, enflasyon veya KDV ve ÖTV artışı ile gene Ayşe Hanım Teyzem ile Ali Rıza Bey amcam öder.”
Denilecek ki, o halde Hükümet dikkat etsin. Bütçe açık vermesin.
Bütçe açığı bütçe gelirleri ile giderleri arasındaki farktan oluşur. Hükümet gelirleri istediği kadar artıramaz. Giderleri istediği kadar kısamaz.
Hükümet etmek para harcamaktır. Hükümet (1) Okul, hastane, yol, liman yatırımı yapacak. (2) Devlette, okullarda, hastanelerde çalışanların, polisin, askerin parasını ödeyecek. Alet edevatını, silahını satın alacak. (3) Sosyal güvenlik harcamaları yapacak. Hastanelerin, sosyal sigortaların açıklarını kapatacak. Fakirlere, tarıma destek verecek.

Harcamaları kısmak zor!
 
Hükümet harcamalarını kıssın demek kolay. İyi de, Hükümet ne yapsın? Okulları, hastaneleri mi kapatsın. Memurları işten mi çıkarsın? Sosyal güvenlik kuruluşlarının açıklarını mı kapatmasın?
Hemen, “Tamam o harcamalar yapılsın ama, Büyük Türk Büyükleri Mercedeslerle dolanmasın” diyenler olacak. Mercedes masrafı da önemli ama, diğerleri kadar büyük değil.
Unutmayınız herkes devletin harcamasını artırıcı talepte bulunuyor. Memur, emekli zam bekliyor. Sanayici, çiftçi teşvik istiyor. Halkımız daha iyi sağlık hizmeti, daha iyi okul talep ediyor. Bütün bunlar para.
Gelelim bütçe gelirlerinin nasıl artırılacağına... Bütçe gelirinin artması genelde ülkede ekonominin büyümesine, büyüme sonucu oluşan geliri elde edenlerin gelirleri ölçüsünde vergi ödemelerine bağlıdır. (1) Bizde vergi sistemi bozuk. Varlıklılardan gelirleri ölçüsünde vergi alınamıyor. (2) Ekonomi yeterince büyümüyor. Büyüme yavaşlayınca bütçenin gelirleri de azalıyor.
Önceki gün ocak-ağustos bütçe rakamları açıklandı. Yılın ilk 8 ayında bütçe geliri 220 milyar TL, gideri 229 milyar TL. Açık 8.5 milyar TL. (Bu yazıda yuvarlamalar nedeniyle toplamlar tutmayabilir.)
Önce yılın ilk 8 ayında giderler nasıl artmış, ona bakalım.
Devlet, personeline 68 milyar TL, mal ve hizmet alımına 17.8 milyar TL, SGK açıklarını kapatmaya 44.8 milyar TL, kamu yatırımlarına 12.6 milyar TL, faize 36.2 milyar TL ödeme yapmış.
Geçen yılın aynı dönemine göre toplam giderlerdeki artış 32.1 milyar TL. Bunun 10.6 milyar TL.si personel ödemelerindeki artıştan geliyor. Mal ve hizmet alımlarına harcanan para artmamış. SGK açıklarına giden parada 8.8 milyar TL, diğer cari transferlerde 8.9 milyar TL artış var. Yatırım harcamaları artmamış. Faiz ödemelerindeki artış 4.5 milyar TL.
Bu rakamlara bakarak, “Bu Hükümet de fazla para harcıyor. Harcamaları kıssın” demek mümkün değil.

Vergi geliri azalıyor
 
Gelelim bütçenin gelir rakamlarına. Eski yıllarda özelleştirme gelirleri ile vergi barışı nedeniyle elde edilen ek gelirler bütçede olağan vergi gelirlerine ekleniyordu. Ekonominin canlı olduğu dönemde olağan vergi gelirleri özellikle KDV, ÖTV gelirleri bütçeye önemli kaynak sağlıyordu.
Ekonomi 2012 yılında yavaşlayınca KDV ve ÖTV gelirlerinde de önemli ölçüde duraklama görüldü.
Geçen yıl ağustos ayında, bir önceki döneme göre yüzde 63.1 oranında artış gösteren dahilde alınan KDV bu yıl ilk 8 ayda sadece yüzde 2.6 oranında arttı. Geçen yıl yüzde 5.9 artan ÖTV, bu yıl yüzde 6.4 arttı. İthalde alınan KDV’de geçen yıl artış yüzde 16.6 iken, bu yıl sıfır oldu. Geçen yıl yüzde 22.1 artan toplam vergi gelirleri bu yıl yüzde 7.5 arttı.
Sonuçta bu yıl bütçenin gelirleri toplam olarak 21.4 milyar TL artarken giderlerdeki artış 32.1 milyar TL oldu.

Gelir artırılamıyor...
 
Gerçekçi olalım. Hükümetin ana gider kalemleri olan personel ödemelerini, SGK açıklarına yapılan katkıyı kısması imkansız. Yatırım harcamalarında zaten artış yok. Harcamalarda kısıntı yapılabilme imkanı sınırlı.
Ekonomi canlanmadıkça gelirlerde de artış beklenemez. O zaman (1) Ya açığın büyümesine seyirci kalınacak ve de açık borçlanma ile kapatılacak (2) Ya da, gene durumdan vazife çıkarmak Ayşe Hanım Teyzem ile Ali Rıza Bey Amcama düşecek. KDV ve ÖTV zamları ile açığı kapatmak zorunda kalacaklar.
Ne yapalım? Hayat budur.
 
 
 
 
 
 
 http://ekonomi.milliyet.com.tr/
alt
alt

Ekleme Tarihi
19.09.2012
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Etiketler: bütçe açığı,ekonomi,Güngör Uras,gida tarim
Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız