İngiliz içki devi Diageo’nun fendi, Erdoğan’ı yendi
Meral Tamer [email protected]
Tek otorite Başbakan Erdoğan, alkollü içeceklerin satışına katı yasaklar getiren yasa tasarısının yumuşatılmasına neden yeşil ışık yaktı? Vatan Gazetesi Başyazarı Güngör Mengi, önceki günkü yazısında “Ölümü gösterip sıtmaya razı etmek, bizim kültürümüzde bir ikna yöntemidir. Son örneğini, alkol yasağını genişletmek isteyen siyasi iktidarın manevrasında görüyoruz,” diyor. Kimi yorumlarda da “TBMM’de tansiyonun artması üzerine” ya da “CHP milletvekilleri Mevlüt Aslanoğlu ve Veli Ağbaba’nın, Bütçe Plan Komisyonu’nda koydukları sert tepki” sonucu geri adım atıldığı belirtiliyor.
Dış sermayenin gücü Ben farklı düşünüyorum. Başbakan Erdoğan için artık Türkiye’deki muhaliflerin tepkilerinin hiç önemi yok; hatta tam tersine son dönemde her vesileyle onlarla inatlaşmayı göze alıyor. “Ölümü gösterip sıtmaya razı etmek” de kanımca gerilerde kaldı. Alkol yasağında geri adım atılmasında belirleyici rolü, 2 yıl önce Mey İçki’yi satın alan dünyanın en büyük alkollü içki üreticisi olan İngiliz içki devi Diageo oynadı. Çok iyi hatırlıyorum; 2011’de Mey İçki’yi 2.1 milyar dolara satın aldıklarında Diageo’nun Avrupa Başkanı Andrew Morgan, Türkiye’de belli bir hareket alanına sahip olacakları konusunda AKP hükümetinden güvence aldıklarını şu sözlerle dile getirmişti: “Türkiye’de içki yasaklamaya dönük eylemler olduğu söyleniyor, ama görüştüğümüz bakanlardan böyle bir izlenim almadık. Hükümet gelecekte de alkollü içkiler sektörüne karşı dengeli olacaktır.” Ne var ki gün gelir, devran döner... Tam da Moody’s Türkiye’nin notunu artırıp “yatırım yapılabilir ülke” düzeyine getirmişken ve Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan Başbakan’la birlikte gittiği Amerika’dan, bu not artışı üzerine “Bundan böyle dışarıdan çok daha büyük yatırımlar gelecek” diye demeç vermişken The New York Times gazetesinde sevincimize turp sıkan bir haber çıkar.
Diageo’nun düş kırıklığı TBMM Başkanlığı’na sunulan alkollü içkilerin her türlü reklam ve tanıtımı dahil pek çok yasağı içeren kanun teklifi, dünyanın en büyük içki üreticisi Diageo’nun İngiltere’deki merkezine bomba gibi düşmüştür. Konuyla ilgili açıklama yapan Diageo, “Türkiye’nin yasalarına ve düzenleyici süreçlerine saygı duymakla birlikte, düzenlemelerin en kısıtlayıcı haliyle geçmesi durumunda çok büyük hayal kırıklığına uğrayacağımızı belirtmek istiyoruz,” der. Geri adım atılmazsa, işin dallanıp budaklanacağı ve not artışının ardından Türkiye’ye gelebilecek yabancı sermayeyi caydırabileceği ihtimali üzerine yelkenler kısmen de olsa suya indirilir. Bence durum bundan ibarettir!
Johnnie Walker, J&B Diageo belki hiç aşina olduğumuz şirket değil; ancak ürettiği markaları hepimiz gayet iyi biliyoruz: Johnnie Walker, Baileys, Guinness, Red Stripe, Smirnoff, Captain Morgan, Gordon’s, Crown Royal ve J&B gibi çeşitli markaları bünyesinde bulunduruyor. Türkiye’de ise Yeni Rakı’nın yanı sıra Kayra Şarapları, Binboa ve İstanblue votkaları gibi pek çok markanın sahibi. OECD raporuna göre Türkiye’de alkol tüketimi 1980-2010 arasında % 17 geriledi; kişi başına yıllık ortalama alkol tüketimi 1.5 litre. Euromonitor’a göre 2005-2010 yılları arasında Müslüman nüfusun çoğunlukta olduğu ülkelerde alkollü içki tüketimi % 25 artarak, 11.7 milyar litreden 15.2 milyar litreye yükseldi. En çok içki içilen ülke ise kişi başına yılda 2.3 litrelik saf alkol tüketimiyle Lübnan.
http://ekonomi.milliyet.com.tr/ |