Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 22 Aralık 2024 Pazar
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler

 
 
 Çapar Kanat




Sütünüzü Kime Helal Etmiyorsunuz?

Türkiye de çiğ süt fiyat kaosu sürüyor..Bakan Mehdi Eker çiğ süt fiyat maliyeti 1,107 iken Ramazan ayından önce çiğ süt fiyatlarına 95 kuruş dese ve bu fiyatları üreticiler beğenmemiş olsa da bu düşük fiyatı bile uygulayan sanayici yok. 22.07.2013 tarihinde toplanacak olan Ulusal Süt Konseyi’nde tarafların 1 TL’ye anlaşması beklense ve anlaşma gerçekleşse de bu fiyatı da sanayicilerin uygulaması beklenmiyor.

Çiğ sütte son durumu yukarıda yazdıklarımızla özetler iken sütün çiğinin sivil toplum kuruluşlarına temas etmek istiyorum.

TÜSEDAD, 300 üyeli dernek statüsünde bir kuruluş. Kanunen kurulmuş 500 bin üyeli TSÜMB cılızca sesi çıkarken, 100 bin üyeli DSYMB (Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği) ‘’sessiz adam’’ı oynarken, TZOMB (Türkiye Ziraat Odaları Merkez Birliği) ne dediği halk, tüketici, üreticiler tarafından anlaşılmaz iken 2008 yılı ‘’Sarıkız Hakkını Helal Etmiyor ‘’mitinglerini organize eden, finansman sağlayabilen ’’ sadece 300 küsur üyesi’’nin alın terini, göz nurunun,’’helal’’ kazancının ardında böylesine ‘’dimdik duran ‘’ duran TÜSEDAD’ın açıklamalarını size sunacağım.

Ki bu açıklamaları okuyacak olan Sayın Eker TÜSEDAD yöneticilerine kaşlarını çatacak mı, küsecek mi, bakanlığın veya makamının kapısından sokmayacak mı, izleyeceğiz.

Tüsedad (Tüm, Süt, Et, ve Damızlık Sığır yetiştiricileri Birliği) Mayıs-Haziran-2013 iki aylık dergisinin kapak sayfasında yazmış:

Sütümüzü helal etmiyoruz: Çünkü;

1) 110 kuruşa ürettiğimiz sütü,290 gündür 90 kuruşa satmak zorunda bırakıldığımız için,

2) Alın terimiz ve emeğimiz gasp edildiği için;

3) Çıkış yolu bulamadığımızdan sermayemiz olan ineklerimizi kesmek zorunda kaldığımız için,

4) Süt fiyatının sanayicinin iki dudağı arasından başka hiçbir bilimsel ve piyasa verilerine dayandırılmadan belirlendiği için,

5) 6 ay sonra hatta, yarın süt fiyatını kimin neye göre belirleyeceğini bilmediğimizden hiçbir planlama yapamadığımız için,

6) Bakanlığımız ve Ulusal Süt Konseyi bu duruma seyirci kaldığı için,

7) Rekabet Kurumunun bu durumu görmezden geldiği için.

Rekabet Kanunlarına göre mal satış ve alımlarda firmaların bir biri ile fiyat düzenlemeleri, kararları almaları yasak olup endüstriye süt sektörü birkaç kez bu yüzden Rekabet Kurumu’nca yargılanmış, küçük para cezaları almış ise de caydırıcı olamamıştı.

Bir üretici de din perspektifinden Diyanete sormuş.

Bu konuda 2011 yılında bir çiğ süt üreticisinin sorduğu bana gönderdiği ‘’diyanetin görüşü’’ sunuyorum.

Sorunuz:
Bir malı tüccarlar aralarında anlaşıp satın alım fiyatlarını indirerek, kendilerinin yüksek kazanç sağlayacağı, üreticilerin zarar edeceği şekilde üreticilerden satın alıyorlar, üreticilerin de bu malı başka tüccarlara satma şansı yok ise bu malın edinimi helal midir haram mıdır. Bu malın edinimi haram ise bu malı tüccarlardan bilerek satın alanlar için de haram mıdır?
Saygılarımla
Cevap:
E-postanızda bahse konu ettiğiniz şekilde yapılan bir alış- veriş, İslamın ticaret ahlakıyla bağdaşmadığından dolayı caiz olmayıp bu yolla elde edilen kazanç da helal olmaz. Ayrıca, bu şekilde yapılan su-i istimallerin, gerek üreticiyi mağdur edeceği gerekse haksız kazancı teşvik edeceği düşüncesiyle yetkililerin de bu uygulamaya engel olmaları bir hukuk devletinin gereklerindendir.
Bununla birlikte, tüccarın çeşitli sebeplerle üreticiden bir malı ederinin altında alıp başka bir müşteriye satması halinde önceki durumdan bu müşteri doğrudan sorumlu olmaz. Ancak, bu olumsuz uygulamayı bilenlerin fırsatı değerlendirmek yerine ilgilileri haberdar edip haksızlıklara mani olmaları insani ve İslami bir görevdir. Aksi halde bu durumdan mesul olurlar.

Diyanetin görüşü yukarıda idi, biz Tüsadad’a devam edelim.

Tüsadad Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Adnan Yıldız’ın üçüncü sayfadaki makalesinin sonunda ise ‘’Bizim olduğuna inandığımız Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımızı protesto (itiraz ) ediyoruz..’’diyerek makalesini bitirmiş. Aslında bakanlık üreticilerin değil, sermaye sahibi sanayicilerin olup Sayın Yıldız’ın ‘’Bizim ‘’dediği görüşlerine katılmıyorum. Süt devi, devleri Genel Müdür atamaya muktedirler. Sermaye sahipleri siyaset, bürokratlar tarafından kapıda karşılanırken, üreticiler, üretici temsilcilerine bitmeyen ‘’toplantıda ‘’ dedirtiliyor, sekretarya, özel kalem müdür veya müdirelerine telefon ile ulaşımda mükemmel barikatlar kurduruyorlar, ‘’size döneceğiz’’lerindeki dönmeleri sonuçsuz kalıyor..

Sayın Yıldız, ‘’protesto ‘’ sözcüğünde bakanlığımız derken şahsileştirip ‘’bakanımızı, ‘’ bir de üstüne üstlük protesto ediyoruz yerine diplomatik dilde en ağır itiraz olan ‘’kınıyoruz ‘’ deseydi 1978’lerin Tüsiad’ı olma yolunda TÜSEDAD ilerliyor diyebilirdi ‘’yoksul ‘’ çiğ süt üreticileri..Yine de diyoruz..

Sevgili tüketiciler;

Endüstriyel süt sektörü sütün çiğini 75-90 kuruş aralığından satın alarak size üç-dört katı fiyata satıyor. Aklınıza gelecek ilk süt markalarının sahipleri İstanbul Borsa verilerine göre % 68 kazanç sağlıyorlar. Kim, hangi düzen izin veriyor buna?

Sayın Adnan Yıldız açıkça şöyle demeliydi: Sevgili tüketiciler ve üreticiler;

Böylesine fahiş fiyata mal satanlara, sattıranlara, üreticilerin malını maliyetin altında satın aldıranlara; tüm bunlara göz göre göre ‘’izin ‘’ verenlere

Siz tüketiciler,üreticiler hakkınızı ‘’helal’’ ediyormusunuz?

Onlardan birinin olur ya vefatında, cenaze namazı törenlerinde bulunduğunuzda imam üç kere ‘’Hakkınızı helal ediyormusunuz ‘’ şeklinde sorduğunda

Cenaze sahiplerinden üç beş tokat yeme pahasına ‘’Hakkımı helal etmiyorum ‘’sözünü sesli bir şekilde söyleme cesareti gösterebilecek misiniz?

İşte Tüsadad bunlara yakın şeyler söylemek istediği görülüyor.

Ambalajlı gıda güvenliğine ‘’helal ‘’ sertifika ve kavramı gıda konseptine girince, gıdanın birincil üreticilerinin sözcüsünün de aynı cenahtan girdiğini görüyoruz..

Gıda üretiminde en büyük ve birincil güvenlik; gıda üretiminin sürdürülebilirliğidir. İşte süründürme politikaları sürdürülüyor. Tüsedad, süt politikalarında, iktidarın diğer politikalarda kullandığı ‘’dil’’i kullanıyor: Helal ve Haram

Tüsedad sormuş oluyor; siz üretici ve tüketiciler hakkınızı ‘’helal ‘’ ediyor musunuz?.
 
 
 

https://twitter.com/caparkanat

https://groups.google.com/group/cigsutureticileri

Ekleme Tarihi
22.07.2013
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Etiketler: Çapar Kanat,Sütünüzü Kime Helal Etmiyorsunuz
Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız