İhracat 11.1 milyar dolar, ithalat 18.1 milyar dolar. Dış ticaret açığı 7.0 milyar dolar oldu. Geçen yılın aynı ayına göre ihracatta gerileme yüzde 12.9 oranında, ithalattaki gerileme yüzde 3.4 oranında. * Ocak - ağustos (8 ayda): İhracat 99.4 milyar dolar, ithalat 166.9 milyar dolar, dış ticaret açığı 67.5 milyar dolar oldu. Bir yıl öncenin 8 ayına göre ihracatta binde 5 oranında azalma var. İthalat artışı yüzde 6.3 oranında. Açık anlatım ile ithalat yavaşlasa da ihracat ithalatı yakalayamıyor. İhracat daha fazla yavaşlıyor. 2012 yılının 8 aylık dönemine göre başlıca ithalat kalemlerinden kazan ve makineler, elektrikli makineler, taşıt araçları ve parçaları, plastik girdi ithalatında büyüme var. Ama en büyük büyüme yüzde 41 artış ile altın ve kıymetli taş ithalatında görülüyor.
Altın ithalatı tırmanışta * Geçen yılın 8 ayında altın ithalatı 6.8 milyar dolar iken bu yıl 12.4 milyar dolar oldu. * Geçen yıl 6.8 milyar dolar ithalata karşı 11.2 milyar dolar ihracat vardı. * Bu yıl 8 ayda 12.4 milyar dolar ithalata karşı 5.2 milyar dolar ihracat var. Demek ki 8 ayda ithal edilen altın ve diğer kıymetli taşların 7.2 milyar dolarlık kısmı içeride kalmış. İhracatta Avrupa pazarı önemini koruyor. AB’nin payı yüzde 41 dolayında. Diğer Avrupa ülkelerinin payı yüzde 9 oldu. İkisini toplarsak görülür ki ihracatımızın yarısı Avrupa ülkelerine gidiyor. Yakın Doğu’nun payı yüzde 24, Afrika’nın payı yüzde 10 oranında. Ülkeler itibariyle ihracatımızın yüzde 8.9’unu Almanya’ya, yüzde 5.5’ini İngiltere’ye, yüzde 4.2’sini Fransa’ya yüzde 4.6’sını Rusya’ya yapıyoruz.
Döviz artıyor, ihracat geriliyor Ağustos ayında dolar ve euro’nun fiyatının yükselmesinin ihracatı olumlu etkilemesi bekleniyordu. Gelişmeler bu bekleyişin gerçekleşmediğini gösteriyor. Dış ticaretteki bu olumsuz gelişme cari açığa yansıyacak. Yılbaşından bu yana aylık dış ticaret rakamları devamlı olarak bir önceki yılın aynı ayının üzerinde. Yılın ilk 8 aylık döneminde dış ticaret açığı artışı yüzde 18.3 oranında. Bu gidiş riskli bir gelişmeye işaret ediyor. Başta net turizm geliri olmak üzere ekonominin diğer döviz gelirleri 8 ayda dış ticaret açığında ortaya çıkan 10.5 milyar dolarlık artışı kapatacak büyüklükte değil. Demek ki cari açık geçen yılki büyüklüğün üzerine çıkıyor. Bütün bunlar Türkiye’nin dış finansal piyasalardaki gücünü olumsuz etkiliyor. Etkileyecek. Bütün bunlar sermaye girişinin başlamasını, döviz fiyatındaki tırmanışın istikrara kavuşmasını güçleştirecek gelişmelerdir. Dolar fiyatı neden yükseliyor diyerek sabahtan akşama ABD’yi izlemenin yararı yok. Dış ticaret açığına, cari açığa, cari açığın finansmanına bakmak yeter.