KOSGEB'in yenilenmesini öngören ve görev alanını genişleten kanunun yayınından 5 ay sonra Bakanlar Kurulu kararıyla çalışmalara işlerlik kazandıran açıklık ortaya kondu.
Bu arada KOSGEB'in fon kullanımına katkıda bulunacak olan KGF'nin sermayesi artırıldı. Hazine'den de destek alındı. Ancak, şimdi abartmadan, KOSGEB'in yeni görevine uygun insan malzemesinin oluşmasını adım adım sağlayarak, cesaretle yola devam etmesine imkan vermek gerekir…
KOBİ'lerin en önemli destekçi kuruluşu KOSGEB kanununda 22 Nisan tarihinde yapılan değişiklikle genişleyen bir kapsam alanıyla yeni bir yapıya kavuştu. Eskiden sayıları 235 bin olan küçük sanayi şirketlerine destek veren KOSGEB, yeni kanun değişikliğiyle 2 milyona yakın esnaf desteğini de üslenmiş oldu. Bunun yanı sıra KOSGEB'in fon kullanımında en büyük aracı olan Kredi Garanti Fonunun sermayesi de TOBB ve TESK'in yanına 20 bankanın da katılmasıyla 240 milyon liraya yükseltildi. Ayrıca, Hazine'nin de KGF kullanımına 1 milyar vermesi kararlaştırıldı. Böylece 1 milyar 240 milyon liraya yükselen bu kaynağın kullanım sırasında çarpan etkisiyle 10 milyarlık bir imkana neden olabileceği öne sürüldü.
Krizden çıkış senaryolarının konuşulduğu bu dönemde KOSGEB kanununda 5 ay önce yapılan değişikliğe, ek düzenlemeler 18 Eylül tarihli bakanlar kurulunda alındı ve yasanın işlerlik kazanmasının önü açıldı. KOSGEB tarafından desteklemede öncelik verilecek sektörler bu kararla ortaya kondu. Ayrıca, en geç iki ayda bir toplanacak ve KOSGEB çalışmalarına yön verecek olan Sanayi Bakanı'nın başkanlığında 10 kuruluşun temsilcilerinin katılımıyla KOSGEB İcra Kurulu da oluşturuldu.
Uzmanlar krizden çıkış süresinde beli risklerin ortaya çıkacağını, bu yüzden yaşadığımız dönemde KOBİ'lere destek verecek, yol gösterecek bir yapının oluşturulmasının önemli olduğunu belirtiyorlar. Riskler karşısında çözümler üretilmezse, batan sistem dışına çıkan kurumların ekonomiye zarar vereceğinin altını çiziyorlar.
Bu açıdan baktığımızda KOSGEB'in yeniden yapılanması olumlu ve riskler karşısında kuruluşlara destek verebilecek, onları fonlayarak önlerini açabilecek gibi gözüküyor. Ancak, bu yeniden yapılanmanın bazı ayakları henüz eksik. Bunların başında görev alanı çok genişleyen ve kullanabileceği fon miktarı artan kuruluşun, buna uygun bir insan malzemesine ve uzman kadrosuna sahip olmaması geliyor. Sadece sanayide üretici KOBİ'lerle ilgili değerlendirme yapabilecek bir yapıdaki insan gücüne sahip olan KOSGEB'in insan yapısının mutlaka desteklenip güçlendirilmesi lazım. Ayrıca, yeni dönemde yüzde 95'i 10 kişinin altında istihdam yaratan KOBİ'lerin zihni modellerini değiştirip, ölçek büyütme yolunda yerli yabancı işbirlikleri ve ortaklıklar konusunda eğitilmeleri gerekiyor. Bu da bu alanda uzmanları gerektiriyor. Bu alanda da kurumun yine yeni uzmanlarla desteklenmesine ihtiyaç var. Ayrıca , işbirlikleri ve birleşmeleri kolaylaştırıcı yeni yasal düzenlemeler de söz konusu olacaktır. Bunlarında hazırlanması lazımdır.Doğaldır ki, yeni döneme ayak uyduramayacak ve elenecek kuruluşlar olacaktır. Bunun ayıklanmanın vahşice değil, daha az sancılı olması için de bazı yeni önlemler gerekecektir. Bütün bu alanlarda da KOSGEB doğrudan yada dolaylı bazı görevler üslenmek durumunda kalacaktır. Örgüt henüz buna da hazır değildir.
Bütün bunlar KOSGEB'ten bugünden yarına büyük imkanlar yaratmasını beklemeden, abartıdan kaçınarak adım adım kendi teşkilatlanmasını güçlendirerek, oluna cesaretle devam etmesini gerektirmektedir. KOSGEB yönetimine bu yönde başarılar dilerim.
Osman AROLAT
http://www.dunyagazetesi.com.tr/ | 
