Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 27 Nisan 2024 Cumartesi
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler

 
 
 
 Osman MÜFTÜOĞLU
 [email protected]

 
 
 
 
Aşure diyetini denediniz mi?
 
Elimde bana e-posta ile yollanan ve orta yaşlı, obezite sınırında kilolu bir hanımefendi için hazırlanan iki haftalık bir diyet listesi var.

Listeyi kim hazırlamış bilmiyorum ama şundan eminim: Hazırlanırken inanılmaz atraksiyonlar yapılıp “akla ziyan” beslenme mucizelerine imza atılmış!

Diyetin 10’uncu gününde önerilen “günlük beslenme planı” aynen şöyle: Sabah kahvaltıya aşure yiyerek başlıyor, öğle yemeğinize aşureyle devam ediyorsunuz. Akşam yemeğinizde de yine aşure var. Yani sabah, öğle, akşam her öğün sadece aşure yiyorsunuz. “Olur mu?” filan demeyin, “olmuş”! “Bu diyetle olsa olsa aşerilir!” derseniz de haklısınız. Günde üç kez bakkal şekeri, fruktoz ve nişasta bombası aşure yiyen her bedende “şeker aşermeleri”nin başlaması kaçınılmazdır...

YUMURTA GÜNÜ DE VAR

Diyeti sakın “aşure diyeti” deyip de gırgıra almayın ve ıskalamayın, çünkü diyetteki mucizeler sadece aşureyle de sınırlı değil. Diyetin dokuzuncu günü de yumurtaya ayrılmış.
Sabah kahvaltıda bir adet haşlanmış yumurta yiyorsunuz, öğle ve akşam yemeklerinde de yine birer tane haşlanmış yumurta ile idare ediyorsunuz.
Yumurta günü aşure gününden biraz daha insaflı: Kuşluk ara öğününde ananas, ikindi ara öğününde ananas ve bağırsak çayı, gece ara öğününde ise hazım çayı da var.
Öyle ya akşama kadar tıkınıp durdunuz, önünüze geleni yiyip içtiniz, bütün bunların hazmı için size mutlaka yatmadan önce hazım çayı lazım!

DİYET Mİ, İŞKENCE Mİ?

İsterseniz şimdiye kadar gördüğüm en garip ve egzotik diyet planının içinde biraz daha tur atalım: İlk iki gün hiçbir şey yemeyecek, sabah, öğle, akşam kerameti kendinden menkul sıvı çorbalar, ödem attığı ileri sürülen -ve içinde ne olduğu bilinmeyen- bitkisel çaylarla idare edeceksiniz. Açlık orucunuza ikinci günde de devam etmek ve ilave olarak laksatif etkili -yani içinde bağırsaklarınızın canına okuyabilen sinameki otu bulunan- bir çayı da içmek zorundasınız.
Diyeti hazırlayanlar ikinci gün biraz daha insaflı davranıp öğlene “noel”, akşama “kış” çorbası içmenize izi vermişler. Noel çorbası nedir, kış çorbası nasıl bir şeydir ben bilmiyorum, bilenler bilmeyenlere anlatsın.

ÇAKMA ÇAYLARA DİKKAT!

Ayrıca listede daha pek çok “çakma çay” da var. Mesela “tokluk çayı” bunlardan biri. 30 yıllık hekimim, en az 20 yıldır beslenme konusunda ve geleneksel tıp alanında bir şeyler öğrenmeye gayret ederim ama bu tokluk çayı ne anlama gelir bilmiyorum. Bir de “sistit çayı” var ki onu hiç anlamadım.
Adına diyet listesi denen ve aslında her türlü sağlıksız beslenmeyi size önerebilen bu saçmalıkların aslında yüzlerce, binlerce benzerleri var.
Birkaç kilo yağ kaybını diyet olmaktan çıkarıp işkence haline getirmek isteyen pek çok “çakma diyetisyen” ise ortalıkta dolaşıp duruyor, diyet yazıyor, tahlil istiyor, sağlık tavsiyeleri veriyor.

BENDEN SÖYLEMESİ

Daha önce de yazdım ama bir daha hatırlatayım:
Diyet yapmak ciddi bir iştir. Sağlığa önemli bir müdahaledir. Metabolizmada çok etkin değişikliklerin nedenidir. Diyetlerin etkileri sadece metabolizmanız ile de sınırlı değildir. Psikolojik sonuçları da vardır.
Bu nedenle adına ister diyet, ister zayıflama programı, ister detoks deyin. Kilo vermeye karar verdiğinizde ne yapmak istediğiniz konusunda doğru ve ciddi bir karar verin. Bu işin magazinel bir konu olmadığını, çakma veya şaklaban çözümlerle sonuç alınamayacağını aklınızdan çıkarmayın.
Eğer bu ön koşullara dikkat etmezseniz bir gün siz de kilo vereceğim diye bedenini, metabolizmasını, hormonal sistemlerini alt üst eden, hipoglisemiler içinde kıvranıp duran ve psikolojisi bozulan yüzlerce diyet mağdurlarından biri haline gelebilirsiniz.
Diyetisyen diyetisyen dolaşan ve 60-70 kiloyla başladığı zayıflama macerasını 100 kiloyu geçip de mide ve bağırsaklarının bir kısmını kaybederek obezite cerrahisi merkezlerinde tamamlayan diyet gazilerinden biri olmak istemiyorsanız herhangi bir diyete başlamadan önce lütfen çok dikkatli olun.
Önerilerden emin değilseniz bırakın bu 3-5 kilo yağ fazlası bedeninizde kalsın, o yağların oluşturacakları zararlar çakma diyet listelerinin verebileceği biyolojik ve psikolojik zararların yanında solda sıfır kalır.
Ne yapmalı
Eğer tıbbi bir denetimden geçmeden, üç-beş kiloluk bir fazlalıktan kurtulmak istiyorsanız, şu beş tavsiyeye uymanız yeterli:
1 Daha az yiyin, abur cubur atıştırmayı kesin.
2 Ekmek, pirinç, nişastalı besinler ve undan üretilen her şeye, şekere, tatlılara, alkole ve meyve sularına ara verin.
3 Akşam yemeğini erken ve az yiyin.
4 Acıktığınızda ayran, yoğurt veya peynirle açlığınızı yatıştırın, olmadı 8-10 fındık veya badem ile geçiştirin.
5 Her gün
30-45 dk. tempolu yürüyüş yapın, yürüme veya başka bir aktiviteyi ısrarla uygulayın.











http://www.hurriyet.com.tr/
Preferences
§
1
2
3
4
5
6
7
8
9
0
-
=
Backspace
Tab
q
w
e
r
t
y
u
i
o
p
[
]
Return
capslock
a
s
d
f
g
h
j
k
l
;
'
\
shift
`
z
x
c
v
b
n
m
,
.
/
shift
English
alt
alt

Ekleme Tarihi
11.01.2014
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Etiketler: Osman MÜFTÜOĞLU,Aşure diyeti
Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız