Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 11 Ocak 2025 Cumartesi
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler

 IMF-Dünya Bankası toplantısı biterken biz yine IMF anlaşması konusuna geldik.

Bu konuda böyle bir anlaşmaya ve IMF desteğine gerek olmadığını söyleyenler var. Anlaşma olursa gelecek 45 milyar doların artan bütçe açığının kapatılmasına kullanılmasını ve Hazine'nin bankalardan iç piyasadan borçlanmasının azaltılarak, bankaların iş dünyasına, reel sektöre daha fazla kredi vermesine yol açacağını belirterek anlaşmayı isteyenler var. IMF'den gelecek paranın belediyelerin 2011 seçimleri öncesi harcamalarına yol açıp yeni sorun yaratabileceğini, bunun için de dikkatli olunmasını önerenler var…

IMF-Dünya Bankası toplantılarının son bulmasının ardından yine geldik Türkiye-IMF anlaşmasına. Bir yandan Orta Vadeli Program'da yer alan gelecek yıl büyümesi yüzde 3.5 için IMF ile anlaşmaya gerek yok deniliyor. Bir yandan da hızla büyüyen yıl sonunda 62.8 milyar liraya yükselecek ve gelecek yıl da 50 milyar liralık bir seviyede olacağı tahmini yapılan bütçe açığı nedeniyle kaynağa ihtiyacı olan Türkiye'nin IMF'den stand-by ile 45 milyar dolarlık bir kaynak sağlayabileceği, bu nedenle IMF anlaşmasının yapılmasının faydalı olacağını düşünenler var.

Bu düşüncede olanlar, hem Hazine'nin yüksek borçlanmasını yurtiçinde bankalardan sağlamasının, bankaların iş dünyasının kredi taleplerini olumsuz karşılamalarına yol açtığını, IMF'den gelecek fonun Hazine tarafından bütçe açığı için kullanılmasının bankaların elini rahatlatıp özel sektöre yönelmelerine yol açacağını, bu nedenle IMF anlaşmasından gelecek kaynağın önemli olduğunu belirtiyorlar. IMF anlaşmasından yana olanlardan bir bölümü yüzde 3.5'lik büyümenin Türkiye için yeterli olmadığını, son yıllarda büyümenin yüksek seyrine neden olan doğrudan yabancı sermaye girişinin de azaldığını bu nedenle IMF'den gelecek paranın büyümeye ivme kazandırabileceğini de öne sürüyorlar.

IMF ile stand-by yapılması ile gelecek 45 milyar doların bir yıl içerisinde çekilebilme imkanı var. Bu konunun bir başka konunun da üzerine dikkatle bakılması gereğini ortaya koyuyor. IMF tartışmaları sırasında hükümet adına yapılan açıklamalarda iki konuda IMF taleplerine tepkiden söz ediliyordu. Bunlardan biri vergi denetiminin özerkleştirilmesi, diğerinin belediye harcamalarının kontrol altına alınması olduğu belirtiliyordu.

 Arkadaşımız Mehmet Kaya'nın belediyelerin durumunu ortaya koyan haberi, seçim yılı olan 2011 öncesi belediyelerin harcama denetiminin önemini ortaya koyuyor. IMF'yle anlaşılmasında belediyeler konusuna disiplin getirilmemesi halinde hızla artan belediye harcamaları ve belediyelerin Hazineye olan borçlarının 2011 seçimleri öncesi çok ciddi sorunlara yol açabileceği görülüyor.

2008 yılının ilk çeyreğinde 128 milyon lira fazla veren yerel yönetimlerin kontrol edilebilir bilgi içinde olan konsolide bütçeleri 2009 yılının ilk çeyreğinde 807 milyon açık verdi. Aynı dönemde harcamalar 7.6 milyar liradan yüzde 42 artışla 10.8 milyar liraya yükselirken, belediyelerin işletme mülklerinden elde ettikleri gelirde sadece 1 milyar liralık artış gözlendi. Belediyelerin vergi gelirlerinde ve doğrudan aldığı vergilerde ise aynı dönemde hiçbir artış olmadı.

Hazine Müsteşarlığı'nın Ağustos 2009 ayı sonu itibariyle 27.5 milyar liralık kamu alacağının yüzde 55'lik 14.3 milyar liralık bölümü belediyelerden. Bundan daha önemlisi bu borçlardan vadesi gelen yaklaşık üçte birlik 8 milyar 751 milyon liralık bölümünün 7 milyar 95 milyon liralık yüzde 90'lık bölümü belediyelerden kaynaklanıyor.

Hazine Müsteşarlığı bu tablonun farkında ve belediyelerin hesaplarının BİT'ler nedeniyle kontrol altında olmadığı ve bilinemediğini düşünüyor. O nedenle belediyelere yıl içinde yazı göndererek bu türden faaliyetleriyle ilgili bilgi talep etmiş, ancak bugüne kadar bu çağrısına çok az yanıt almış. Belediyelerin Belediye İktisadi Teşekkülleri (BİT'ler) hakkında ne kamuda ne de başka bir yerde toplu bir bilgi olmamasından ve bunun önemli bir olumsuzluğa yol açmasından şikayet ediliyor.

Bu açıdan da IMF ile anlaşma yapılıp 45 milyar dolar alınırsa bunun bütçe açığını kapatma yönünde kullanılarak, Hazine'nin iç borçlanmasını azaltması isteniyor. Böylece, bankaların iş dünyasına daha fazla kredi verebileceğini ve bunun hem yeni yatırımlara, hem piyasanın canlanmasına, hem de büyümeye yol açabileceği belirtiliyor. IMF'den alınacak para 2011 seçimleri öncesi bundan önceki seçim döneminde olduğu gibi popülist bir tutumla belediye harcamaları yönünde kullanılırsa, getireceği sonuç önemli bir olumsuzluk olur…

 

Osman Arolat

http://www.dunyagazetesi.com.tr/

Ekleme Tarihi
09.10.2009
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız