Şeker pancarı alım kampanyası sessiz sedasız başladı. Fiyat henüz belli değil. Üretici, pancarını sökerek bölgesindeki şeker fabrikasının alım merkezine teslim ediyor.
Türk Şeker ve özel fabrikalar pancar çiftçisine avans ödemesi yapıyor. Nisanda da pancar bedellerinin tamamının ödenmesi bekleniyor.
Türkiye İstatistik Kurumu verilerinde, 2009 yılı pancar üretimi 16 milyon 400 bin ton tahmin ediliyor. Pancarı üreten çiftçi sahip olduğu kota kadar üretim yapıyor. Şeker fabrikaları da faaliyet gösterdikleri bölgede ve sahip oldukları kota çerçevesinde pancar alıyor. Başka bölgelerden pancar alması yasak.
Birkaç yıl öncesine kadar kampanya dönemleri çok hareketli geçerdi. Açıklanan fiyat ülkenin gündemine girer, tartışılırdı. Çiftçi söktüğü pancarı traktöre yükler alım merkezlerinin önünde uzun kuyruklar oluşturur, bazen teslim etmek için günlerce beklerdi. Fire ve polar oranları göz kararı ile belirlenir, tartışmalara neden olurdu.
Kampanya dönemini yerinde görmek için, en büyük üretim bölgelerinden biri olan Konya' ya ulaşmak için gece yarısı yollara düştük. İzmir'de 400 bini aşkın Konyalı'nın yaşadığı iddia edilir. Ama, İzmir'den Konya'ya direkt uçak yok. Sabaha karşı 04.30 uçağı ile İstanbul'a oradan Konya'ya uçmanız gerekiyor.
Konya uçağında sağımızda, solumuzda Japon yolcular var. Öğreniyoruz ki, Japonlar Mevlana'ya merak salmış. Konya'ya gelen Japon turist sayısı her geçen gün artıyor.Konya Şeker İcra Kurulu Üyesi Sefa Çağlayan'ın rehberliğinde havaalanından doğruca Cihanbeyli'ye gidiyoruz. Sefa Çağlayan yol boyunca Konya Şeker'in yatırımlarını anlattı. Bu yatırımların bir bölümünü yerinde görmek için, gün içerisinde 600 kilometreyi aşkın yol gittik. Doğrusunu söylemek gerekirse, gördüklerimiz yorgunluğumuzu unutturdu.
Türkiye'nin sahip olduğu tarımsal potansiyelin doğru ellerde ve akılcı politikalarla nasıl katma değere dönüştüğünü, tarladan sofraya sağlıklı ve güvenilir gıda zincirinin masal olmadığını, iyi bir entegrasyonla sağlanabileceğine tanık olduk, gurur duyduk.
Ayrıntılarını daha sonra paylaşırız. Fakat, şeker pancarının şeker üretimi için hammadde olmanın ötesinde tarımsal ekonomiye ne kadar büyük katkı sağladığını görmek için Konya Şeker modelini incelemek yeter de artar bile. Özellikle "pancar üretmeyelim, Avrupa'da şeker ucuz" diyen aklı evvelerin bu modeli incelemelerinde yarar var.
Şeker fabrikalarını bir iki milyar dolarlık özelleştirme geliri olarak görenlerin de bu modelden öğreneceği çok şey var.
Konya'daki ilk durağımız Cihanbeyli'deki Pan-Plast damla sulama boru fabrikası. Fabrikanın hemen yanında pancar alım merkezi var.
Pancar ekicileri önceden aldıkları randevu ile pancarını sökerek alım merkezine getiriyor. Gelen her traktörden numune alınıyor. Alım merkezinin girişindeki laboratuvarda yıkanıyor, temizleniyor ve elektronik hassas tartılarda fire oranı belirleniyor. Sonra pancardaki polar oranı yani şeker oranı yine ileri teknoloji ürünü cihazlarla belirleniyor. Çiftçiye bu değerler dikkate alınarak ödeme yapılıyor. Firenin düşük poların yüksek olması çiftçiye daha çok kazandırıyor.
Laboratuvarda elde edilen veriler Konya Şeker'in araştırma-geliştirme biriminde değerlendiriliyor ve çiftçiye kullanacağı gübreden sulamaya, tohumdan söküme kadar pek çok konuda yön veriyor.
Sefa Çağlayan'ın verdiği bilgilere göre, eskiden fire oranları göz kararı ile yapılır, çok tartışma çıkardı. Polar oranı ise bir köyün ortalaması üzerinden hesaplanır. Yüksek polara sahip pancar üreten çiftçi adeta cezalandırılırdı.
Şeker pancarında polar oranı çok önemli. İri pancarda polar oranı daha düşük, küçük pancarda daha yüksek. Dünyada polar oranı yüzde 13 ile yüzde 22 arasında değişiyor. Konya Şeker, polar oranını en yüksek seviyelere ulaştıran kurumlardan biri.
Polar oranı yüzde 1 artırıldığında şeker üretimi de yüzde 1 artıyor. 15 milyon ton pancarda yüzde 1'lik artış 150 bin ton şeker ve 300 milyon lira ek gelir demek. Bunu sağlamak için çabalar sürüyor. Çiftçinin doğru gübre, toprağa ve yöreye uygun tohum kullanması için çalışmalar yapılıyor. Her tarla için özel analizler yapılıyor. Kök verimi ve şeker verimi yüksek tohumlar geliştiriliyor.
Çumra'da 1000 baş hayvan kapasiteli hayvan kreşini, Seydişehir ile Beyşehir'in tam ortasında ve adını da bu iki ilçeden alan Seydibey dondurulmuş patates üretim tesislerini, Altınekin ilçesindeki Altınekin tohumluk üretim ve işleme tesisini, bünyesinde 15 tesis bulunan dünyanın en modern şeker fabrikalarından biri olan Çumra Şeker Entegre tesislerini gezdik. Geziden sonra bütün bu tesislerin yaratıcısı, yöneticisi Konya Şeker ve Pankobirlik Başkanı Recep Konuk ile sohbet ettik.
Şeker fabrikalarının özelleştirme adı altında haraç mezat satışa çıkarıldığı bu dönemde şeker pancarı üretiminin önemini, ekonomiye katkısını ve Konya Şeker modelini yazmayı sürdüreceğiz.
Dünya Gıda Günü
Ziraat Mühendisleri Odası ve Kimya Mühendisleri Odası, Dünya Gıda Günü etkinlikleri kapsamında "Küresel Kriz, Türkiye ve Gıda Güvencesi" konulu sempozyum düzenliyor. Konuşmacı olarak katılacağımız sempozyum bugün saat 10.00'da Ankara'da Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi'nde başlayacak.
Ali Ekber YILDIRIM
http://www.dunyagazetesi.com.tr/ |