McDonald's dünyanın önemli spor karşılaşmalarının başlıca sponsorlarından biri. Bunu da sporseverlere McDonald's ismini hatırlatmak için yaptığını düşünmek yanlış olmaz.
Ancak küresel hamburger devinin İngiltere ve Kuzey Avrupa bölge müdürü Steve Easterbrook ise, aynı görüşte değil.
Şirketin mönülerinde ve restoranlarında büyük yenilikler getirmesiyle ünlenen Easterbrook, "Marka bilinci yaratma peşinde değiliz biz. Spor karşılaşmalarının sponsorlukları bize pek fazla satış getirmiyor. Aslında, Dünya Kupası bizim için zararlı bile oldu. Kupa karşılaşmaları sırasında restotanlarımızın satışlarında yüzde 5-6 arasında düşüş kaydedildi. Zira insanlar maçları evlerinde, televizyondan seyretti." diyor.
McDonald's 1976 yılından bu yana Olimpiyatlara, 1994 yılından bu yana da Dünya Kupası'na sponsorluk yapıyor.
Easterbrook, spor karşılaşmalarını desteklemekle, McDonald's şirketinin, adını duyurmaktan ziyade, yerel şubelerin sahipleri ve yerel personelle temas içinde olmayı hedeflediğini söylüyor.
Şirketin ayrıca, toplum bazında, spor faaliyetleriyle ilişkili olmaya çalıştığını belirten Easterbrook, bu çerçevede futbol antrenörleri yetiştirilmesine ya da Olimpiyatlar için gönüllü bulunmasına destek verildiğini bildirdi.
Yakında Chicago'ya taşınarak şirketin küresel marka yetkilisi konumuna yükselecek olan 43 yaşındaki Steve Easterbrook, McDonald's'ın sporu desteklemesinin şirkette çalışanların da moralini yükselttiğini kaydetti.
McDonald's, İngiltere'de 85 bin kişiye iş olanağı sağlıyor ve günde 2,5 milyon müşteriye hizmet ediyor.
McDonald's'ın yeni, genç kuşaklara ulaşmak için gençliğe yönelik futbol projelerini desteklediğini düşünen, çocuklarda öbezitenin bunca yaygınlaşmasından McDonald's'ı sorumlu tutan kesimler de var.
Ancak Steve Easterbrook, "Gençlerin kalorilerini yakmalarına yardımcı olabiliriz. İnsanlar ayda iki üç kez gidiyorlar McDonald's'a... Bunu obezitenin nedeni olarak göstermek, çok aşırıya kaçılmış bir sonuç." diyor.
http://proje.hurriyet.com.tr/