Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 26 Kasım 2024 Salı
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  GÜNLÜK » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler

Yakut kırmızı rengi ile reçelini yemeğe alıştığımız vişne, içerdiği mineral ve vitaminler sayesinde, birçok hastalığa karşı koruma kalkanı yerine geçiyor.

İçeriğinde bulunan ve meyveye kırmızı rengini veren “antosiyanin” ise vişneye hücre yenileme yani antioksidan özelliğini kazandırıyor. Günde bir bardak vişne suyu tüketimi ile vücut günlük antioksidan ihtiyacını karşılıyor. Kalp ve damar hastalıklarından kansere hastalık riskini azaltmaya yardımcı olan vişne, kas ağrılarının hafifletilmesi, hafıza gelişimi ve kilo dengeleme gibi konularda da etkin rol oynuyor. Hemen her iklim koşulunda yetişebilen vişne meyvesi, Türkiye’nin her bölgesinde yetiştiriliyor. Dünyanın ikinci büyük vişne üreticisi koltuğuna yerleşen Türkiye’de, dünya vişne üretiminin % 16sı gerçekleştiriliyor.

Canlı kırmızı rengi ve tatlı ekşi tadından dolayı, yıllar boyu özellikle reçel ve turta yapımında kullanılan ve daha çok suyu ile karşımıza çıkan vişne, içeriğinde bulunan doğal bileşikler sayesinde birçok hastalığa karşı koruyucu kalkan görevi görüyor. Tam bir vitamin ve mineral deposu olan vişne meyvesinde bulunan A ve C vitamini ile sodyum, potasyum, kalsiyum ve fosfor mineralleri, özellikle ateşli hastalıklara karşı güçlü bir silah.

Yakut kırmızısı vişnenin “ekşi” artıları saymakla bitmiyor…

Ferahlatıcı etkisi yüksek bir meyve olan vişnenin şeker oranı kirazdan düşük olduğu için daha az kalori içeriyor. Diareyi kesmesi ve idrar söktürücü özellikleri, mide ve karaciğerin düzenli olarak çalışmasına yardımcı olmasının yanı sıra, vücutta biriken fazla suyun dışarı atılmasında etkin rol oynuyor. Sindirim sisteminin dengeli ve düzenli fonksiyonu için önemli bir meyve olan vişne ile ilgili yapılan ön araştırmalar gösteriyor ki; vişnedeki “antosiyanin”ler, kolon kanseri riskini de önemli ölçüde azaltıyor.

Kırmızının Gücü: “Vişneye can alıcı kırmızısını veren ‘Antosiyanin’ neye yarıyor?”

Kırmızı ve mor renkli meyve ve sebzelerde, çiçeklerde, morumsu yapraklı ağaçlarda bulunan renk verici bir madde olan antosiyanin, içinde bulunduğu meyvede çok güçlü bir antioksidan yani hücre yaşlanmasını önleyici bir etki yaratıyor. Antosiyanin yardımıyla sağlıklı dokuları ve hücreleri koruyan vişne böylelikle, anti-aging özelliği de taşıyor ve kanser ile kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riskini azaltıyor. Antosiyanin oranının yükseldiği koyu renkli olan vişnelerde, aynı zamanda daha fazla miktarda minerale rastlanıyor.

Japon beslenme uzmanları tarafından, Tsuda Üniversitesi’nde 2003 yılında gerçekleştirilen bir araştırmaya göre, hipoinsülinemi ve hipoglisemiye yol açabilen yüksek yağ içeren besinlerin verdiği söz konusu zararlar, antosiyanin sayesinde dengelenebiliyor. Diğer bir deyişle, şeker düzeyi düşük olan vişne, kilo kontrolünde önemli bir görev üstleniyor. Michigan Üniversitesi’nde yapılan çalışmalar, antosiyanin maddesinin kolesterolün, kan şekerinin düşürülmesi ve karaciğerde daha az yağ birikimi konusunda çok etkili olduğunu ortaya çıkarıyor. Vişne ise, antosiyanin açısından en zengin meyveler arasında yer alıyor.

Günde bir bardak vişne suyu, vücudun günlük antioksidan ihtiyacını karşılıyor…

Beslenme uzmanları, günlük antioksidan ihtiyacının karşılanması adına günde 3,000 – 5,000 ORAC (Oksijen Radikalleri Emilme Kapasitesi) ünite alınmasını öneriyor. Yaklaşık 100 gram vişne suyu konsantresinde ise, 12,800 ORAC ünite bulunuyor. Bu da gösteriyor ki, günde bir bardak olarak tüketilecek vişne suyu, vücudun antioksidan ihtiyacını ciddi ölçüde karşılıyor. American Journal of Clinical Nutrition (Amerikan Klinik Beslenme Yayını) tarafından 2006 yılında yapılan açıklamaya göre vişne, kırmızı şarap, bitter çikolata ve portakal suyunu geride bırakarak, en yüksek antioksidan içeriğe sahip 50 besin arasında 14üncü sırada yer aldı.

Doğal bir ağrı kesici: Vişne Suyu !

Michigan Eyalet Üniversitesi tarafından yürütülen bir araştırmaya göre, “antosiyanin” olarak bilinen kırmızı kimyasalların aynı zamanda kas ağrılarını hafifletebileceği belirtiliyor. Spor egzersizleri ve ağırlık çalışmalarının hemen sonrasında oluşan geçici kas zedelenmelerinde, içeriğindeki antosiyanin sayesinde vişne etkin rol oynuyor. Yaklaşık olarak 100 – 120 vişnenin antosiyanin içeriğine sahip olan bir şişe vişne suyu, ağrı kesici yerine doğal ve keyifli bir alternatif sunuyor.

Zihin açıklığı için vişne suyu !

Damar sertleşmesini önleyen, kan basıncını düzenleyen ve iltihaplanmaları durdurucu özelliğe sahip olan vişne, aynı zamanda halk arasında “zihin açıklığı”  olarak tabir edilen zeka açıklığı ve hafıza gelişimi için de son derece faydalı. Tufts Üniversitesi tarafından yapılan açıklamaya göre antosiyanin, beyin hücre duvarlarına en etkili şekilde nüfuz ederek antioksidan koruması gerçekleştiriyor. Uzmanlar, sürekli olarak öğrenmeye koşullanmış öğrencilerin, günde bir bardak vişne suyu tüketmesini öneriyor..

Türkiye vişne üretiminde dünya ikincisi !

Hemen her türlü iklim koşulunda yetişebilen ve Türkiye’nin her bölgesinde üretimi yapılan vişne, meyve suyu üretimine oldukça uyumlu bir meyve olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye İstatistik Kurumu’na göre, dünya vişne üretimi verilerine bakıldığında Türkiye, 186 bin ton ile Polonya’nın ardından, tüm dünyada ikinci sırada yer alıyor. 2008 verilerine göre, 2002 – 2008 yılları arasında % 86 oranında önemli bir artış gösteren ve dünyanın ikinci büyük vişne üreticisi koltuğuna yerleşen Türkiye’de, dünya vişne üretiminin % 16sı gerçekleşiyor. Türk tüketicisi tarafından en çok tercih edilen iki tat arasında yer alan vişne, bu defa şeftali nektarının ardından % 24 oranla yine ikinci sıraya yerleşiyor.

MEYED hakkında
1993 yılında kurulan MEYED (Meyve Suyu Endüstrisi Derneği) bünyesinde 35 üye firma bulunmaktadır. Sektördeki firmaların tümünü buluşturan MEYED, 1997 yılından bu yana IFU (ULUSLAR ARASI MEYVE SUYU ÜRETİCİLERİ FEDERASYONU) ve 2005 yılından bu yana AIJN (AVRUPA MEYVE SUYU BİRLİĞİ) nin üyesi. Derneğin başlıca amaçları; meyve suyu kavramını kamuoyuna doğru tanıtmak, sektör içi işbirliğini geliştirmek, firmalar arasındaki bilgi değişimini hızlandırmak, konu ile ilgili araştırmaları desteklemek, kamuoyunu ve ilgili kuruluşları meyve suyu faydaları konusunda bilgilendirmektir.

haber7.com

Ekleme Tarihi
12.03.2009
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız