Son zamanların ‘trendi’ vitamin haplarını yuttukça daha güçlü, daha sağlıklı mı oluyoruz? Hayır! Vitamin, mineral ve benzeri doğal mucizelerden faydalanma işi, bu haplara gerek kalmadan, sadece doğru beslenerek de başarılabilir. Yani bu mucizeler besinlerin kendisinde zaten bol bol var. Bu yazı işte bu besinlerle, o doğal mucizelerle ilgili kısa bir özettir...
GÜNE bir vitamin hapı ile başlamak neredeyse, bir “modern yaşam trendi”oldu. Çoğu insan kahvaltıdan sonra bu haplardan yutmadan evden çıkmayı ayıp sayıyor, bu işi bilmeyenlere de “üzülerek!” bakıyor. Her köşede yeni bir “vitaminci dükkanı”nın açılması, eczanelerin en fiyakalı köşelerinin bu haplara ayrılmasının nedeni de bu. Peki, doğru mu yapıyoruz?
Bu hapları yuttukça bedenimiz daha güçlü, sağlığımız daha mı iyi oluyor? Hayır! Vitamin, mineral ve benzeri doğal desteklerden faydalanmak iyi bir şey ama mucizelerden faydalanma işi bu haplara gerek kalmadan, sadece doğru beslenerek de başarılabiliyor. Yani bu mucizeler besinlerin kendisinde zaten bol bol var. Bu yazı işte bu besinlerle, o doğal mucizelerle ilgili kısa bir özettir...
Guavayı, mangoyu boş verin
Ama ben yine de siz,e “Osman Hoca bize bir liste verecek, biz de onlarla beslenip sağlıklı ve uzun bir ömür süreceğiz” diye düşünmeyin derim! Çünkü;
1) Ömrü uzattığı kanıtlanan herhangi bir besin hala bulunabilmiş değil!
2) Hiçbir besin üç beş gün yenip içilince, ne hastalıklardan korur ne de ömrü uzatabilir.
Evet! Kanserden şekere, koroner kalp hastalığından hipertansiyona, yaşam kalitesini bozan pek çok sorun beslenme tarzınızdan etkileniyor. Bu doğru bir bilgi ama, bunun için Reichi mantarı, altın çilek, guava, mango gibi lüzumsuz ve pahalı yiyecekleri boş verip, çözümü, turp, lahana, üzüm, nar, kayısı, şeftali, sarımsak, soğanda aramak gerekiyor.
Bizim manavdan ‘vitaminler’
Bu nedenle, biz de vitamin dosyasını açarken işe çarşıda, pazarda, markette, manavda satılan doğal besinlerden başlamayı düşündük. Sağlığı destekleyip güçlendiren “özel besinler” listesi aslında bir hayli uzun.
Ne iyi ki, toplumumuzun beslenme alışkanlıkları içersinde bunların çoğu zaten var. Ben sizi zaten kullandığımız, ucuz, kolay bulunabilen, tadından hoşlandığınız yiyecekler hakkında sizi bilgilendirmek istiyor, “Brokoliyi, avokado veya Brüksel lahanasını, altın çilek ya da Acai Berry, Reichi’yi filan bir kenara bırakın, mahalle pazarınız veya manavınızda bulunan ucuz ve bildik yiyeceklere odaklanın” diyorum.
Ve çok önemli bir şey daha...
Çok ama çok önemli bir noktayı bir daha hatırlayalım: İyi ve güzel bir ömür sürmek için sadece “bedeninizi beslemeniz” yetmez, “ruhunuzu da beslemek” zorundasınız. Yani, sevmeli, hoş görmeli, iyi olmalı, keyif almalı, huzura odaklanmalı, korkudan, endişeden uzak, inanç yapısı güçlü ve zengin, iyi duygularla yoğunlaşan bir “ruhsal beslenme planınızın” da olmasına özen göstermelisiniz...
www.hurriyet.com.tr
|