Yeni eğitim- öğretim yılı büyük bir farkı da beraberinde getirdi. Bu fark, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'in, 21 Temmuz 2011 tarihinde 41 sayılı "Okul Kantinlerindeki Gıda Satışı" genelgesiyle birlikte artık okul kantinlerinde gazlıkolalı içecek ve cips satışının yapılmıyor olmasıydı. Bunun yerine kantinlerde süt, ayran, taze meyve suyu ve tane ile satılan meyveler yer alıyordu. Bu kurallara uymayan kantincinin anlaşması ise fesh ediliyordu. Dün sabah genelgeye uyulup uyulmadığını ve obeziteyle savaşta atılan ilk adımın nasıl uygulandığını kendi gözlerimizle görmek için İstanbul Beşiktaş'taki 100. Yıl Mustafa Kemal İlköğretim Okulu'na gittik. İlk olarak bir veli gibi kantini denetledik. Kantinci Mustafa Şimşek hazırlıklıydı. 4 yıldır bu okulda kantin işlettiğini söyleyerek, hemen genelgeyi gösterdi. Sheraton Oteli'nde 15 yıl servis müdürlüğü yaptığını anlatan Şimşek, "Kantinimizde süt, ayran, meyve var. Sağlıklı sandviçler ve tostlar var. Kesinlikle gazlı içecekler yok. Öğrenci de veli de bu durumdan memnun. Kuralları çiğnemeye niyetim yok. Genelgeye uymazsam işimi kaybedebilirim" dedi. 

 

 

Okula yeni adım atan minikler kadar, üst sınıftakiler de beslenme çantalarıyla geliyor. Velilerin ise yüzü gülüyordu. Çünkü çocukları için en sağlıklı gıdaları kendi elleriyle hazırlamışlardı. Akılları onlarda kalmayacaktı. Bu yıl 1C sınıfına başlayacak olan Melisa Karasu'nun annesi Zehra Karasu, beslenme çantasına sandviç, üzüm, domates ve salatalık koymuş. Okulun bahçesinde tost yiyen Ahmet Kaan ve Yiğit Batan'ın elinde ise kola yerine ayran var. Anneleri Nursel Batan, "Kantinden tost aldık. Yanında da ayran. Eskiden olsa 'Kola içeceğiz' diye tuttururlardı. Kantinde yok. Mecburen ayran içecekler. Allah razı olsun bu genelgeyi çıkaranlardan" diyor. Okula gelen öğrencilerin neredeyse yüzde 80'inin elinde beslenme çantası var. Cemal Eren ikinci sınıf öğrencisi. Annesi Züleyha Can, oğluna peynirli marullu sandviç hazırlamış. Züleyha Can, "Peynirimiz özel seçilmiş. Marulları güzelce yıkadım. İçim çok rahat" diyor. Hale Doğan da bu yıl birinci sınıfa başlayan oğlu Tuna Doğan için güzel bir beslenme çantası hazırlamış. Doğan, beslenme çantasındaki elmasını, sandviçini gösterirken, "Annem hepsini benim için hazırladı" diyor. Okula yaptığımız obeziteyle mücadele ziyaretinden, öğrenciler ve veliler tam not aldı. Tabii ki okulun kantincisi Mustafa Şimşek de. Gıda satış genelgesi herkesin dilinde. Genelgeye uyum ise yüzde yüz. 

 

 

Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ziya Mocan, okul kantinlerindeki yeni düzenlemeyi değerlendirdi ve çocukların tüketmesi gereken besinleri açıkladı. 

 

 

Çocuğumuz, yediği bir hamburger ile yaklaşık 350-400 kalori alabilecekken, bu miktar kaliteli bir beslenme prensibi ile 250-300 kalori civarına düşer. Bu; sebze, et, yoğurt ve ekmek grubu besinlerle sağlanabilir. Çocuklarımız kendilerine uygun bir besin bulamadığında aç kalmayı tercih edebilir ve obezite ile mücadele noktasında ters etkileşime girebilir. 

 

 

Taze sıkılmış meyve sularından aldıkları vitaminler ve yoğurt, ayrandan alacakları kalsiyum büyüme ve gelişme dönemindeki çocuklarımız için çok önemlidir. Kefir, meyveli yoğurt, tam buğday ekmeği ile yapılmış tost veya sandviçler, sebze yemekleri, bal veya pekmez ile tatlandırılmış kek, kurabiye gibi ürünlerin satılması uygun olur. Bu şekilde yılda ortalama 5 santim uzayan çocuklarımızın aldığı kilo, kontrollü şekilde sağlanmış olur ve vücut ağırlıklarındaki artış dengede tutulmuş olur. 

 

 

Beslenme çantasına su koymalıyız. Ayrıca kefir yine yetişkinlerin olduğu gibi çocukların da tüketmesi gereken sudan sonra en çok tavsiye edebileceğimiz içecektir. Muadili olarak ayran kullanılabilir ancak kefir mutlaka denenmelidir. Taze sıkılmış meyve suları veya yüzde 100 katkısız meyve suları da yine beslenme çantasında yerini almalı. 2-3 saatte bir besin tüketmek kan şekeri dengesi ve okul başarısını artırması açısından gereklidir. Bunun için şeftali, muz, elma, nektarin, üzüm, mandalina, armut, portakal, kuru meyveler kolaylık sağlayacaktır. Meyveler ara öğün saatlerinde tüketilecek besin olmaları açısından beslenme çantasına eklenmelidir. Ayrıca taşınmaları kolay olan yağlı tohum dediğimiz fındık, badem, ceviz, fıstık da beslenme çantasında yerini almalıdır. Tam buğday ekmekleri ile hazırlanmış sandviçler de beslenme çantasına ilave edilmeli. 

 

 

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, 2011-2012 eğitim öğretim dönemini öğretmen adaylarından özür dileyerek açtı. Hayırsever bir vatandaş tarafından yaptırılan Haymana Yenice Dilaver Temizhan Çok Programlı Lisesi'nde düzenlenen törene katılan Dinçer, selefi Nimet Çubukçu'nun seçimlerden önce verdiği "55 bin kadro" sözünü gerçekleştiremedikleri için tüm öğretmen adaylarından özür diledi. Dinçer, "Çok çaba sarf ettik, maalesef bize ayrılan azami kadro bu kadar. Affedin bizi" dedi. 

 

 

İlk ders zilinin çalmasıyla birlikte yaklaşık 16 milyon öğrenci ve 700 bin öğretmen 2011-2012 Eğitim ve Öğretim Yılı'na başladı. Okullarına koşan 16 milyon öğrenci sayısı ise birçok ülkenin nüfusundan çok daha fazla. Bu sayı 16 milyon 407 bin 491 olan Hollanda nüfusunun biraz altında kalırken; 15 milyon 185 bin 844 kişinin yaşadığı Kazakistan'ın nüfusuyla neredeyse aynı. 700 bin olan öğretmen sayımız ise, nüfusu 688 bin 345 olan Bahreyn'i geçerken, 300 bin 101 nüfuslu İzlanda ve 498 bin 534 nüfuslu Malta'yı neredeyse ikiye katlıyor.

 

 

 

 

 

 

http://www.sabah.com.tr/