Edirneli kurbağa toplayıcıları sabahın ilk ışıklarıyla yola koyularak, rızklarını dere ve su birikintilerinde arıyor.
Sabahın ayazında, yaz'kış demeden nerede bir su birikintisi varsa orayı mesken edinen kurbağa toplayıcıları, her günün sabahına daha fazla kurbağa toplama arzusuyla uyanıyorlar. Roman mahallesinde yaşayan yaklaşık 50'yi aşkın kurbağa avcısı sabahın erken saatinde, kasık çizmeleri, kurbağa yakalayacakları kepçeler ve tuttukları kurbağaları koyacakları çantalarıyla mahallenin kahvesinde buluşuyor ve yola koyuluyorlar.
Gruplar halinde girdikleri suda, önce ayaklarıyla suda hareketler yaparak kurbağaların yuvalarından kaçışmalarını sağlıyor ardından yuvalarını terk eden kurbağaları ise uydu anteni büyüklüğünde kepçesiyle topluyorlar.
Kepçe inceleniyor, "sinek" adı verdikleri yavrular eğer kepçeye takılmış ise bu yavrular yeniden yaşam alanlarına bırakılıyor. Tutulan
büyük kurbağalar ise bellerine sarılı çantalara dolduruluyor.
Kilosunu 4, 5 liradan kurbağa işleyen firmalara satan kurbağa avcıları, topladıkları kurbağaları kendilerinden hafta da bir almaya gelen firmaların gelişine kadar havuzlarda bekletiyor.
-HAYALLERİ BÜYÜK
Edirne Kurbağa ve Salyangoz Toplayıcıları Yardımlaşma ve Kalkınma Derneği Başkanı Metin Örs, Aa muhabirine yaptığı açıklamada, erkek kuaförlüğü mesleğini 15 yıl önce kurbağa topmayıcılığı için bıraktığını söyledi.
Onlarca kişinin kurbağa toplayarak ailelerinin geçimini sağladığını anlatan Örs, şunları kaydetti:
"Mesleğimiz belli, 'görünen köy kılavuz istemez' derler ya aynı o cins. Nehirler, Göller bizim mesai alanlarımız, kurbağalar ise ekmek paramız. Mahallemizde 50'yi aşkın aile bu meslek sayesinde geçimini sağlıyor. Sabahları gruplar halinde erken kalkıp
kurbağa toplamaya gidiyoruz. İşimiz kuvvet, sabır isteyen bir iş, saman altında başak aramaya benziyor.
Türkiye'de iki tür kurbağa avcılığı var. Gece ve gündüz avcılığı. Edirne'den başka gündüz avcılığını başaran kurbağacılar çok az, biz her iki avcılıkta da maharetliyiz. Topladığımız kurbağaları da derneğimize ait havuzlarda biriktiriyoruz. Sonra kurbağayı işleyerek Fransa gibi ülkelere ihraç eden firmalar gelip bizden alıyorlar. Topladığımız kurbağaları kilosunu 4, 5-5 lira arasında fiyatla satıyoruz."
-YURT DIŞINDAN TEKLİF VAR-
Gelen bir teklif üzerine Gürcistan'a gideceklerini anlatan Dernek Başkanı Örs, şunları söyledi:
"Gürcistan'da kurbağa toplamamız için bir Türk şirketinden teklif geldi. Yaklaşık 10 kişilik ekibimizle Gürcistan'da kurbağa toplayacağız aynı zamanda bu işi pek bilmeyen Gürcülere'de bu işi öğreteceğiz. Hayalimiz tabii ki belli. Orada kazandığımız paralarla dönüşte kendi işletmemizi kurup, hamallığını yaptığımız bu işin patronları da olmayı istiyoruz."
Derneğin Saymanı Savaş Uzunlardan ise tarım ilaçlarının bilinçsiz kullananların doğadaki birçok canlıya zarar verdiğini ifade ederek, "Özellikle çeltik üreticileri mahsullerinin verimini artırmak için kullandıkları tarım ilaçlarını bilinçsizce çevreye atıyorlar, oda birçok canlı hayvanın ölmesine neden oluyor. Bunların içinde kurbağalar da var. O yüzden çiftçilerimizi kendi ekmeklerini artırmak için yaptıkları bu çalışmalarda bizim ekmeğimize dolaylı yollardan mani olmamalarını rica ediyoruz" diye konuştu.
