Tablet gıdalar, moleküler mutfak uygulaması ile Antalya'da gerçeğe dönüştü. Kalsiyum ve sodyum kullanılarak rakı, kavun ve peynir bilye şeklindeki tablete sığdırıldı
21’inci yüzyılın mutfağı olarak belirtilen moleküler mutfak uygulaması ile Türk mutfağına özgü tatlardan ’rakı, kavun ve peynir’ ile ’rakı, balık ve limon’, Türkiye’de ilk kez Rixos Dowtown Antalya’nın mutfak şefi Şeref Özalap tarafından bir tablette buluşturuldu.
14 yaşından beri aşçılıkla iç içe olan, sektördeki 20 yıllık profesyonel meslek yaşamının 10 yılını geçirdiği İngiltere’de 16 kez en prestijli aşçılık ödülünü kazanan Özalp, moleküler mutfak üzerinde ise 6 yıldır çalıştığını dile getirdi.
Özalp, moleküler mutfağın en önemli özelliğinin teknoloji kullanmak suretiyle malzemelerin moleküler yapılarıyla oynamak ve bir araya gelmesi düşünülmeyecek malzemeleri birlikte sunmak olduğunu kaydetti.
Türk mutfağına ilişkin ilk uygulamayı rakı, kavun ve peynir üzerinde yaptıklarını aktaran Özalp, "Önce bu ürünleri bilyecikler şeklinde ayrı ayrı düzenliyoruz. Ardından bilye büyüklüğündeki her bir tabletin içinde birer çay kaşığı rakı, peynir ve kavun birleştirilebiliyor.
Birleştirme işlemi için de kalsiyum ve sodyum kullanılıyor. Aynı uygulamayı rakı, balık ve limonda da gerçekleştirdik. Hazırlanışı yaklaşık bir gün alıyor ve 5 saate kadar tüketilmeli ya da derin dondurucuda bekletilerek çok daha uzun süreli kullanımı da mümkün.
Dünyada olan bütün meyve ve sebzelerden moleküler mutfak çalışma yapılabilir. Biz de mutfağımızda isteğe göre rahatlıkla 500’e yakın çeşit uygulayabiliyoruz. Örneğin çikolata ile viski de de yapılabilir" diye konuştu.
Moleküler mutfak uygulamalarında yağ oranları çok düşük olduğu için özellikle mankenlerin çok ilgisini çektiğini belirten Özalp, Türkiye’de yeni olan moleküler mutfağın Avrupa ve Amerika’da çok ilgi gördüğünü, ancak bu konuda profesyonel olarak hizmet veren aşçı sayısının ise 5 civarında olduğunu kaydetti.