Giresun İl Çevre ve Orman Müdürü Ali Hıdır, kırsal kesimde yaşayan vatandaşların şehirlere göçmesinin, yaban hayatın gelişerek türlerin popülasyonunun artmasını sağladığını söyledi.
Hıdır, Aa muhabirine yaptığı açıklamada, Giresun'da yaban hayatının 2005 yılından sonra çok ciddi manada gelişim gösterdiğini söyledi.
Bu gelişimi sahadaki yaban hayatı türlerinden gün geçtikçe sayıları artan özellikle karaca, çakal, tilki ve diğer türlerden anladıklarını ifade eden Hıdır, yörede son zamanlarda yırtıcı hayvanlardan ayı ve vaşak gibi türlerde de gözle görülür bir gelişme sağlandığını tespit ettiklerine değinerek, şunları kaydetti:
"Özelikle ayı ve vaşak türlerinden görüntü alarak sahada tespit etmeye başladık. Bu gelişimin ana sebeplerinden biri, yaban hayatı sahalarının insan baskısından kurtulmuş olmasıdır. Kırsal kesimde yaşayan vatandaşların şehirlere göçmesi, yaban hayatın gelişerek türlerin popülasyonunun artmasını sağlamaktadır. Göçler nedeniyle buralardaki tarımsal alanlardaki kimyasal ilaçlar ve gübrelerin azalması yaban hayatın gelişimini artırmıştır."
Hıdır, 2011-2012 av sezonunda birinci grup kuşlarda avlanmanın 29 Ocak 2012'de biteceğini, yaban hayvanlarında ise 26 Şubat 2012'de avlanmalarının yasaklanacağını hatırlatarak, şöyle devam etti:
"Çakal ve karatavuk gibi türlerin avlanmaları serbest olmasına rağmen yöredeki popülasyonunun daha da artması amacıyla av yasağı getirdik. Bu tür hayvanların popülasyonunu olumlu seviyeye getirmek için av yasağı devam edecek. Çakalın bir özelliği domuzla olan dengesidir. Çakal, domuzun yavrularıyla beslendiği için domuz sayısındaki artışı bir şekilde engellemiş olacağız.
Giresun'da popülasyonunda artış gösteren bir türde yaban keçisidir. Yöremizde, tüm Türkiye'de avı yasak ve korunan türlerden olan yaban keçisinin popülasyonunda da çok ciddi artış söz konusu. Giresun'un iç kesimlerdeki Şebinkarahisar, Alucra ve Çamoluk ilçelerinde gruplar halinde gezinen yaklaşık 60 ile 80 kadar yaban keçisi tespit ettik. İlerleyen zamanlarda konuşlandıkları alanları yaban hayatı geliştirme alanı olarak ilan edeceğiz. Vatandaşlarımızdan özelikle yaban keçilerini avlamamalarını, yaşam alanlarını rahatsız etmemelerini istiyoruz. Avladıkları takdirde 5 ile 10 bin liraya varan idari para cezaları söz konusu. Bu konuda sıkıntıya düşmemeleri ve hayvanların popülasyonunun artmasını engelleyici davranışlarda bulunmamaları için vatandaşlarımızdan duyarlılık bekliyoruz."
-"Doğal dengenin bozulması tüm canlı türlerini olumsuz etkiliyor"
Yaban hayatının gelişmesinin doğal dengenin kendi içinde normalleşmesini sağladığını, doğal dengenin bozulduğu zaman insanlar başta olmak üzere tüm canlı türlerinin olumsuz etkilendiğine dikkati çeken Hıdır, şunları kaydetti:
"Bunun en canlı örneklerini geçmişte Avrupa'daki veba salgınlarında görebiliriz. Veba salgınının aslında farelerden bulaştığını biliyoruz. Avrupa'da kedi popülasyonundaki azalmadan dolayı fareler artmış ve insanların vebaya yakalanmasına neden olmuştur. Bu salgın, kedi besleme kültüründen dolayı Anadolu'ya bulaşmamıştır. Doğal denge insan eliyle bozulduğu zaman yine dönüp dolaşıp insana zarar vermektedir. Avrupa'da yaşanan bu olay bunun çok açık bir örneğidir. Türkiye'de hayvan sevgisinin yaşam biçimimizin içinde yer alması, doğal dengenin sürdürülmesine katkı sağlayıp insan yaşamının da sağlıklı olmasına etkisi vardır."
Hıdır, Merkez Av Komisyonunca 2011-2012 av döneminde av yasağı bulunan, örnek avlak olarak tespit edilen ve yaban hayvanı yetiştirildiği için avlanmanın yasak olduğu bölgelerde avlanan kişilere 184 lira ile 10 bin lira arasında değişen para ve 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezaları uygulanarak suç aletlerinin tamamına el konulduğunu, vatandaşların bu konuda dikkatli olmaları gerektiğini vurguladı.
