Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 24 Kasım 2024 Pazar
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  GÜNLÜK » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler

Sahte lokmanlara dikkat!

Hazırladığı bitkisel kürlerle bir çok hastanın şifa bulmasında yardımcı olan ünlü herbalist Şevki Güngör, son zamanlarda sahte lokmanların türediğini belirterek, "Bitkiler konusunda bilgi sahibi olmadan bu işi para kazanmak için yapanlar var. Bu iş bilinçli yapılmadığı zaman korkunç sonuçlar doğurabilir" dedi.

Babasından lokmanlığı devralan Şevki Güngör, bitkisel tedavide teknolojiyi de kullanarak Manisa'nın Kırkağaç ilçesinde Ege Lokman adında modern bir tesis kurdu. Son iki yılda kendisine gelen iki bine yakın hastanın kayıtlarını bilgisayar ortamında tutan Güngör, yaptığı tüm uygulamaları kayıt altına aldığını söyledi. Hastanede tutulan "hasta dosyası" gibi kendisinin de kişiye özel dosyalar oluşturduğunu kaydeden Güngör, bitkisel ürün tedavisi olan hastaların ilk haftadan başlayarak elde edilen raporları, hastalık seyrini bu dosyalardan takip ettiğini dile getirdi.

Ege Lokmanı olarak bilinen Şevki Güngör, son zamanlarda sahte lokmanların da türediğini belirterek şöyle konuştu: "Özellikle kanser hastalarını sömürenler var. Bitkiler konusunda bilgi sahibi olmadan bu işi para kazanmak için yapanlar var. Bu şahısların kanserin bütün türlerine ve diğer hastalara aynı bitkisel ürünü verdiklerini duyuyoruz. Bu çok yanlış, bu iş bilinçli yapılmadığı zaman korkunç sonuçlar verebilir." Kendilerinin daha bilimsel çalıştığını vurgulayan Güngör, şu açıklamayı yaptı: "Bizim burada standart bir uygulama yok. Her hastalığın kendine göre bitki ürünü var. Doktorlar tarafından teşhis konulmuş kanser türü hastalıklarda, hastaların film ve raporlarına bakarak, patoloji ve kan tahlilleri sonuçlarını görerek, hastanın kullanabileceği bitkisel ürünü veriyoruz. Bize genelde kanser türü hastalar geliyor ama diğer hastalıklara yakalananlar da çok geliyor. Kalp damar tıkanıklığı, şeker hastaları, ülser ve daha birçok hastalığa uyguladığımız yöntemler var. Tabii ki biz sadece doktorlar tarafından teşhis konulmuş hastalıklara bitkisel ürünler veriyoruz. Yani insanlar yanımıza geldiğinde hastalığını bilmesi gerekiyor. Onu muhakkak tam teşekküllü bir hastaneye yönlendiriyoruz önce. Çünkü, hastalığı bilmezsek ne vereceğimizi bilemeyiz."

Kanser hastalığının birçok türü olduğunu anlatan Güngör, şunları söyledi: "Hatta her türünde birkaç çeşidi var. Örneğin hasta; 'Akciğer kanseriyim' der. Ama bu yetmez. Akciğer kanserinin hızlı yayılan türü var, başka organları saran türü var, beyne ulaşan türleri var. Bunları ancak raporlarına baktıktan sonra görebiliriz, anlayabiliriz. Bitkisel tedavi dozajlarını ona göre uyguluyoruz. Rast gele veya ticaret karı yapıp fazla para kazanalım diye çok sayıda ürün vermiyoruz."
 
 

STANDART BİR UYGULAMA YOK

Her hastalığın kendisine göre bitki ürünü olduğunu dile getiren Güngör, sözlerini şöyle tamamladı: "Kanser türü hastalıklarda genelde film ve raporlarına bakarak, patoloji ve kan tahlilleri sonuçlarını görerek, hastanın kullanabileceği bitkisel ürünü veriyoruz. Her hastalığın bitkisel tedavisi ayrı ayrı ürünlerden oluşur. Hatta hastanın yaşı, kilosu ve fiziksel durumu bile vereceğimiz ürünlerin dozajı açısından çok Önemli. Muhakkak durumunu bilmemiz gerekiyor. Mesela mide veya bağırsak kanseri olan hastalara macun verilmemesi lazım. Bu macunu verirsen hastanın midesinde ya da bağırsağında kanama yapabilir." (İHA)

Ekleme Tarihi
17.01.2012
Ekleyen Kişi
şahin yaylacı

Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız