Mantı Keyfi'nin yaratıcıları Mukadder ve Yakup Aksoy'un hedefi mantı satıp çok para kazanmak değil, mantı gibi milli bir yiyeceğimizle küresel bir fast food markası yaratmak. 'Kentacky'nin sakallı dedesinin burada olduğu gibi bizim anneannemiz de Amerika'da birilerine gülümseyebilmeli' diyorlar. Sadece özkaynaklarıyla 1 milyon dolar yatırım yapmışlar. Bugün 60 kişi istihdam ediyorlar.
Mukadder ve Yakup Aksoy, "En iyisini anneler yapar sonra biz" sloganıyla yola koyulan "Mantı Keyfi"nin sahipleri. 18 yıllık evliler, mütevazı bir yaşamları, 14 ve 8 yaşında iki oğulları var. Girişimcilik öyküleri hepimize ders olacak cinsten.
Mali Müşavir Mukadder Aksoy ve üst düzey yönetici Yakup Aksoy genç yaşta emekli olup Kavacık'ta kahvaltılık lüks ürünler satan market işletmeye başlarlar. Kısa sürede çok iyi kazansalar da bu işin geçici olduğunun farkındadırlar. İki oğullarına bırakacak, geliştirecekleri bir işin araştırmasını yaparken akıllarına mantı gelir. Bir kadın tutarak evde mantı çeşitleri yaptırmaya başlarlar. Bir hafta içinde yirmi çeşit mantı ortaya çıkar.
Markette müşterilerine mantı tadımları yaptırırlar. Beğenilen çeşitleri paketleyip dondurup satmaya başlarlar. Üç ay sonra Beltur, Hidiv, Çamlıca, Sarı Köşk gibi belediyeye ait yerlere mantı vermek üzere anlaşma yaparlar. Yanlarında çalışan kadınların sayısı yediye çıkar.
Bu arada kendilerine ait bir yer açmaya karar verirler. Tesadüfler birbirini kovalar, Bolulu Profesyonel Aşçılar Derneği'nin bir davet yemeğinde mantılarını tanıtırlar. Beş yıldızlı otellerin şefleri de mantıları beğenince bu kez otellere, lüks restoranlara da vermeye başlarlar. Beş ay gibi bir sürede hem lüks restoranların, otellerin tedarikçisi olmak hem de Kavacık'taki restoranın kapısında kuyruklar oluşması ikisini de çok mutlu eder.
Kavacık'ta ikinci bir şube derken müşterilerin gazına gelerek kısa sürede Etiler, Kanlıca, Polonezköy derken bir anda beş restoran bir market ve üretim yerinin sahibi olurlar. Ama kurumsal bir kimlik kurmadan bu plansız büyüme, denetimsiz kasalar iki yıl sonra iflası getirir. Hiç kimseyi suçlamazlar ama yaşadıklarından da ders alırlar. Marketi ve restoranların tümünü gazete ilanı ile satışa çıkarırlar.
Tabii ki 2007'deki iflastan sonra toparlanmaları kolay olmaz. Bu zor günlerinde THY satın almacıları tarafından iyi mantı yaptıklarının keşfedilmesi ve 2008 yılında ana mönülerinde mantıya yer vermeleri Aksoy'ları biraz olsun rahatlatır.
Yeni hedeflerini üretim ve satış olarak belirlerler. "Mantıları aynı kaliteyle yapalım, herkes kendi dükkânının başında dursun" diyerek 2008 yılında franchising sistemini kurarlar. Şu an franchising verdikleri sekiz Mantı Keyfi var. Aynı zamanda lüks restoranlara ve otellere de mantı vermeye devam ediyorlar. Bu yıl sonuna dek de şube sayısını AVM'ler başta olmak üzere 25'e çıkarmayı planlıyorlar. Bu sistemle bir yer açmak isteyenlerin 80-120 bin lira arasında özkaynak finansmana sahip olması gerekiyor. Aylık öngörülen ortalama kazanç ise 8 bin lira.
Yurtdışından da şube açma talepleri var ama etli ürün ihraç edilemediği için şimdilik mesafe kat edememişler. 2011'e dek kendi aile bütçeleri ile kalkınmalarını tamamlayıp Balkanlar'da bir ülkede üretim tesisi kurup Avrupa'ya açılmayı hedefliyorlar.
Mantı Keyfi'nin benzerlerinden en büyük farkı mantıyı "fast food" olarak sunabilmeleri.
Kadınlar tarafından üretim merkezinde yapılan mantılar üretimde porsiyonluk paketler halinde hazırlanıp donduruluyor. Şubelerde dört dakika pişme süresi ile beşinci dakikada mantı servis ediliyor.
Kepekli, kızarmış, kıymalı, ıspanaklı, karidesli, buharlı mantı ve mini çiğbörek gibi çeşitleri var. Mantı Keyfi'ndeki tüm çeşitler çok özel bir lezzete sahip. Yakup Aksoy bunun sırrının dürüstlükte, yani en iyi malzemeyi kullanmakta olduğunu söylüyor. Ama bu lezzette Mukadder Hanım'ın tariflerdeki küçük sırlarının da önemi büyük.
Mantı mönülerinin fiyatı 9 TL ama kriz sonrası müşterilerini uzaklaştırmamak için 7 TL'ye indirmişler. Mantı, sos ve yoğurdun ayrı ayrı bölümlere konduğu paket servisiyle de Mantı Keyfi satış hasılatı % 40 oranında artmış. Festivallerde yürürken elde yenebilecek şekilde de bir tabak tasarımı geliştirmişler.
2007'den bu yana İstanbul Lezzet, Chill Out, Yat Yarışları, Rock'n Coke gibi büyük kapsamlı etkinliklerde binlerce kişiye mantı yedirmişler. Bu yıl da Rock'n Coke ve Formula 1'de elli binin üzerinde kişiye hizmet vereceklermiş.
Aksoy'lar üstüne basa basa hedeflerinin mantı satıp çok para kazanmak değil, çiğbörek mantı gibi milli bir yiyeceğimizle bir fast food markası yaratmak olduğunu söylüyor. "Kentucky'nin sakallı dedesinin burada olduğu gibi bizim anneannemiz de Amerika'da birilerine gülümseyebilmeli" diyorlar.
referansgazetesi.com |