Bilim adamları karbon salınımının yüzde 75’inden kentleri sorumlu tutuyor. ABD, Çin ve Birleşik Arap Emirlikleri'nde "sıfır karbon salınımlı kentler" kuruluyor.
Geleceğin kentleri ulaşımın bisikletle ya da yürüyerek sağlanabileceği şekilde tasarlanıyor. Ancak bu sıfır karbon salınımlı kentlerin küçük olacağı anlamına gelmiyor. Her bölge toplu taşıma konusunda kendi kaynağına sahip olacak. Böylece kent sakinleri otomobillerini çok daha seyrek kullanacak.
"İdeal kentler", kendi kaynaklarını kullanıyor ve fosil yakıtlar dışındaki enerji kaynaklarından yararlanıyor.
Almanya Federal İmar ve Kadastro İdaresi'nden (BBSR) Karl Peter Schön ve Andre Müller, "Sıfır karbon salınımı-Hayal ve gerçek arasında" başlıklı çalışmalarında küresel olarak uygulanan en iyi kent projelerini inceliyor.
Birleşik Arap Emirlikleri'nin başkenti Abu Dabi'de, 6 yıl önce Masdar adında bir ekolojik model kentin yapımına başlandı.
Bu model kenti inşa eden mühendisler, çöl bölgesinde hangi güneş enerjisi panelinin daha verimli çalıştığını görmek için testler yaptılar. Masdar'da trafik düzenlendi, kent yeşillendirildi, sokaklara temiz hava aktaran bir düzenek geliştirildi.
Mali kriz çöldeki projeyi etkilediği için Masdar'da şimdiye kadar sadece birkaç yapı ve araştırma enstitüsü kurulabildi.
Andre Müller, Şanghay'daki uydu kent Lingang New City'de farklı bir hava olduğunu ve insanların şimdiden bu bölgeye taşınmaya başladığını belirtiyor. Merkezinde yapay bir göl bulunan kentte; mağazalar, yürüyüş yolları, tramvay ve diğer tüm hizmetler kent sakinlerinin ellerinin altında. Kent planlamacıları şehrin enerjisini rüzgâr, güneş, jeotermal ısı ve deniz suyundan elde etmeyi planlıyor.
Müller'e göre, Çin hükümeti bu projeyi destekliyor ve yaklaşık 800 bin kişinin Lingang New City'de yaşaması bekleniyor. Ayrıca Müller, Lingang New City'de ekonomik ve bireysel ihtiyaçların karşılanabilmesi için planlamaların yapılmış olduğunu ekliyor.
Lingang New City'nin kuruluşunda ekonomik büyüme ve kentin yeni sakinleri birincil, yenilenebilir enerji kaynakları ise ikincil öneme sahip. Şehrin enerji kaynağı olarak nükleer enerji santralleri ve kömür santralleri düşünülüyor.
Arizona'daki Tucson şehrinin eteklerindeki Civano'nun kenti ekolojik projesi bulunuyor. Mimarların Pueblo kabilelerini ilham alarak inşa ettikleri kentte evler geri dönüşümlü malzeme kullanılarak yapılıyor. Bu evleri soğutmak için, çöl bölgelerinde kullanılan geleneksel yöntem sayesinde enerji tasarrufu sağlanıyor. Civano ekolojik projesi türünün tek örneği.
Binlerce kişinin yaşadığı bir metropolün yeniden yapılandırılması oldukça maliyetli. Schön, Avrupa'daki demografik daralmanın bu şekilde bir modernizasyon olduğunu belirtiyor. Mülk sahipleri ve kentsel gelişme kavramı için finansal yardım çok önemli görülüyor.
Model projeler işletmelere yeni teknolojileri doğada test etme şansı veriyor. Örneğin Fransa'da Lyon şehrinde yaşayan kişiler, yakın bir zamanda eski sanayi bölgesi Confluence'den elektrikli otomobil kiralayabilecekler.