Kanser tedavisinde yardımcı olarak kullanılan bir mantar türü, Denizli'nin Hacıeyüplü köyünde yetiştiriliyor.
Agroma Mantar firması tarafından kültür mantarlarının yanı sıra üretilen "reishi (ganoderma lucidium)", piyasada "kırmızı mantar" veya "ölümsüzlük mantarı" olarak da biliniyor. Sert olduğu için doğrudan yenmeyen, tozu kullanılan reishinin kurusu toptan 600, perakende ise bin ile 2 bin 500 lira arasında satılıyor.
Agroma Mantar'ın sahibi olan Türkiye Mantarcılar Derneği Başkanı Mehmet Atmaca, şapkalı ve yaprak kültür mantarının yanısıra 2000 yılından beri egzotik ve ilaç yapımında kullanılan mantar türleri de yetiştirdiklerini söyledi. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Köy Hizmetleri Araştırma Enstitüsü'nde 6 yıl mantar üzerinde çalıştığını ifade eden Atmaca, TÜBİTAK ile Pamukkale, Ege, Ankara, Ondokuz Mayıs ve Çukurova üniversiteleriyle ortak projeler yaptıklarını, bunlara KOSGEB'in, Teknoloji Geliştirme Merkezi (TEKMER) kanalıyla destek verdiğini belirtti. Agroma'nın, bakanlığın tek özel ar-ge kuruluşu durumunda olduğunu vurgulayan Atmaca, "Reishi mantarı üretimi, 200 metrekarelik yer ve 50 bin liralık yatırım gerektiriyor. Kendini 1,5 yılda amorti ediyor. Şu anda 20 çeşit mantar üretiyoruz ancak 50 çeşit üzerinde de çalışmalarımız devam ediyor." dedi.
Reishi mantarının tabiatta çok nadir bulunduğunu, uzun araştırmalar sonucu üretim teknikleri geliştirilip ilaç endüstrisinin hizmetine sunulduğunu anlatan Atmaca, "Kanser tedavisinde yardımcı olarak, kalp hastalıkları ve kolesterolde kullanılıyor. Sert olduğu için yenmiyor. Toz olarak kaynatılıp, çay gibi içeceklere günlük 1-2 gram katılıyor." şeklinde konuştu.
Reishi üretiminin diğer mantarlardan farklı olduğunu aktaran Atmaca, ürün vermeye 6 ayda başlayan bitkinin daha sonra her torbadan birer tane çıktığını, günlük üretimden 3-4 kilogram kuru mantar elde ettiklerini kaydetti.
Reishinin piyasada yeni tanındığını söyleyen Mehmet Atmaca; Almanya, Polonya, Romanya ve İsviçre'den talep olduğunu, gerekli belgeleri tamamladıktan sonra ihraç edeceklerini söyledi. Mantarın faydalı bir besin olduğunu ve çok yenmesi gerektiğini belirten Atmaca, "Dünyada kişi başına yılda ortalama 2,5 kilogram mantar yenirken Türkiye'de 400-500 gram civarında. Dünyayı yakalayabilmek için beş kat daha fazla mantar yememiz gerekiyor." diyerek sektörün geleceğinin parlak olduğuna işaret etti.
Pamukkale Üniversitesi Mantar Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Kudret Gezer ise Türkiye'de ekolojik farklılıklardan dolayı zengin mantar çeşitleri bulunduğunu söyledi. Kültür mantarı dışındakilerin, zehirli olabileceği korkusuyla genellikle yenmediğini vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Gezer, son yıllarda mantarcılık konusunda yatırımların arttığını, Denizli'deki bazı sanayicilerin bile tekstili bırakıp mantara yatırım için araştırma yapmaya başladığını belirtti.
http://www.samanyoluhaber.com/ |