Greenpeace ile Avrupa Yenilenebilir Enerji Birliği'nce hazırlanan ''Enerji (D)evrimi Senaryosu'' açıklandı.
Yıldız Şale Köşkü'nde Türkiye'nin enerji politikalarını tartışmaya açmak amacıyla düzenlenen çalıştayda, ''Türkiye'nin Enerji (D)evrimi'' raporunu açıklayan Greenpeace Uluslararası Yenilenebilir Enerji Direktörü Sven Teske, raporda, 5 enerji politikasını hedef olarak belirlediklerini, bunların ''fosil yakıtların yüzyıl sonuna kadar tamamen devreden çıkarılması, eşitliğin ve adaletin sağlanması, temiz ve yenilenebilir çözümlerin geliştirilmesi ve merkezi olmayan enerji sisteminin yerleştirilmesi, kalkınmanın fosil yakıtlardan bağımsızlaştırılarak kirli ve sürdürülemez bir enerjiyi aşamalı olarak devreden çıkarılması'' olduğunu kaydetti.
Senaryoyu hazırlarken iki farklı yöntem kullandıklarını, birisinin ileriye yönelik tahminde bulunmak, bugünkü politikaların sürdürülmesi halinde sonraki 20 yılı hesaplamak; ikincisinin de geleceğe doğru bir hedef belirleyerek, geriye doğru çıkarımlarda bulunmak olduğunu söyledi.
Teske, Türkiye'nin bu senaryoda OECD ülkeleri arasında yer aldığını, senaryonun mantığındaki ilk adımın enerji verimliliğinin tüm sektörlerde sağlanması, ikinci adımın yapısal değişikliklerde merkezileştirilmemiş enerji politikaları gütmek, üçüncü adımın enerji verimliliğini sağlayan ulaşım araçlarının kullanılması olduğunu kaydetti.
Raporda, enerji kaynaklarında akıllı tüketim, üretim ve dağıtımın esas alındığını, çevre dostu tüm yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılmasının öngörüldüğünü ifade eden Teske, ilk aşamada enerji tüketiminin düşürülmesi, ardından da yenilenebilir enerji kaynaklarına geçilmesinin hedeflendiğini söyledi.
Teske, enerji talebi açısından en önemli faktörün nüfus artışı ve ekonomik gelişmişlik olduğunu, 73 milyon olan Türkiye nüfusunun 2050 yılında 99 milyona çıkmasının öngörüldüğünü belirtti.
Türkiye'de GSMH'daki büyümenin önümüzdeki yıllarda yüzde 5 olarak hesaplandığını, devletin ise AB yaşam standartlarına ulaşabilmek için yüzde 7-8 oranında bir büyüme hedeflediğini dile getiren Teske, 2009-2050 yılları arasında referans senaryoya bağlı kalarak potansiyel büyüme ve iyimser senaryo arasında ortalama yüzde 6,3'lük bir oranı senaryo için ekonomik büyüme hedefi olarak belirlediklerini kaydetti.
Teske, Türkiye'nin enerji talebinin referans senaryoda yılda 3 bin 531 petajul (Pj) olduğunu ve 2050 yılında 2,8 kat artarak 9,872 Pj'ye çıkacağının, enerji devrimi senaryosunda ise birincil enerji talebinin 2030 yılında yıllık 7,582'ye, 2050 yılında da 5,574 Pj'ye gerileyeceğinin öngörüldüğünü vurguladı.
Türkiye'de ise enerji tedarikleri içinde yenilenebilir enerji kaynaklarının payının yüzde 12 olduğunu, enerji devrimi senaryosunda bu oranın 2020 yılında yüzde 20, 2030'da yüzde 28,3, 2050'de de yüzde 50'ye çıkarılmasının öngörüldüğünü dile getiren Teske, Türkiye'de enerji sektöründe teknolojiye ağırlık verilmesi ve ağırlıklı olarak kömür, gaz ve petrol kullanan ülkede çeşitliliğe vurgu yapılması gerektiğini söyledi.
Teske, nükleer enerjinin ne referans enerji ne de enerji devrimi senaryosunda yer aldığını, bunun da pahalı olmasından kaynaklandığını savundu.
Türkiye'nin gündeminde iki önemli konu bulunduğunu, bunlardan birinin Kopenhag toplantısı, diğerinin de TBMM'de geri çekilen Yenilenebilir Enerji Yasası olduğunu ifade eden Teske, Türkiye'nin sera gazı salımlarını yüzde 11 değil, yüzde 25 azaltabileceğini kaydetti. Teske, ''Türkiye AB'yi önemsiyorsa AB'nin 2020 hedeflerini şimdiden benimsemeli ve bu hedeflere uygun yeni bir enerji planlaması yapmak durumunda'' dedi.
Greenpeace Akdeniz Enerji ve İklim Kampanyası Sorumlusu Hilal Atıcı da, Türkiye'de şimdiye kadar ciddiye alınmayan iklim değişikliğinin son birkaç yıl içinde ciddi şekilde politik gündeme oturduğunu, hem ekonomik kalkınma, hem de enerji güvenliği sağlanarak iklimin korunabileceğini bu raporla göstermek istediklerini söyledi.
Atıcı, enerji verimliliğinin, nüfus artışı ve ekonomik kalkınmaya rağmen sera gazı salınımlarında ciddi düşüşlerin, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelerek başarılabileceğini kaydetti.
RAPORDAKİ ÖNERİLER
Raporda, enerji devrimini gerçekleştirmek ve tehlikeli iklim değişikliğini önlemek için enerji sektöründe önerilen politika ve icraatlar şöyle sıralandı:
''2 derece küresel ısınma limitiyle uyumlu salım azaltım hedeflerinin yasal olarak benimsenmesi. Verimsiz santrallere cihazlara, araç ve binalar ile birlikte fosil ve nükleer santral tesislerine tanınan tüm teşvikler ve diğer destek biçimlerinin devreden çıkarılması. Kirletenlerin ödeme yapmak zorunda kalacağı etkili bir salım ticaret sisteminin oluşturulması, zorlayıcı ve sürekli gelişen verimlilik standartlarının yerleştirilmesi. Yenilebilir enerji içeren yasal hedeflerin konması ve istikrarlı bir destek mekanizmasının garantilenmesi. Yenilenebilir enerji gelişiminin önündeki engellerin kaldırılması ve elektrik piyasasında reform yapılması. Yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği için pazarlama, eğitim ve bilinç artırma çalışmalarının yaygınlaştırılması, enerji verimliliği, düşük karbonlu araçlar ve yenilenebilir enerjide araştırma ve geliştirme çalışmalarına destek verilmesi.''
http://www.haber7.com/haber/ |