Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 22 Aralık 2024 Pazar
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  HABERLER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler
 

TSÜAB, sektörün tanıtımı ve sektöre zarar veren açıklamalar konusunda karşı atağa geçiyor.

ANKARA (A.A) - Fatma Orhan - Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan'ın ''domates tohumluğu'' açıklamaları ile gündeme gelen Türk tohumluk sektörü, sektörün tanıtımı ve sektöre zarar veren açıklamalar konusunda karşı atağa geçiyor.

Tohum Sanayici ve Üreticileri Alt Birliği (TSÜAB), genetiği değiştirilmiş organizmalar GDO ve tohumluk konusunda bilimsel verilere aykırı konuşan ve sektöre zarar verenlere yönelik hukuki mücadele başlatıyor. Birlik, ilk olarak, genetiği değiştirilmiş tohumla ilgili sözleri nedeniyle Okan Bayülgen hakkında dava açmak için çalışma başlattı.

TSÜAB Başkanı İlhami Özcan Aygun, ''Türk tohumculuk sanayi, övünülecek bir noktaya geldi, kimsenin yıpratmasına izin vermeyiz. Bizi mafya, silah tüccarı yerine koydular. Yeter, artık masaya yumruğumuzu daha sert vuracağız'' dedi.

Tohumlarla ilgili gerçek dışı, bilimsel bilgiye dayanmayan değerlendirmelerin sebze meyve satışlarınını, ihracatı, tohum üreticilerini olumsuz etkilediğini belirten Aygun, sektörün tanıtımı amacıyla düzenlenen toplantıda yaptığı açıklamada, sektörle hiç ilgisi olmayan insanların bilimsel gerçeklere aykırı yaptığı açıklamalar yüzünden, tohumla ilgili doğruları insanlara anlatmakta ve inandırmakta zorlandıklarını söyledi.

''Tohumun içine yerleştirilen mekanizmalar ile insanların 20 yıl sonra öleceği'' gibi iddiaların hurafeden başka bir şey olmadığını ifade eden Aygun, son günlerde yapılan açıklamalarla tohumcuların ''silah tüccarı, mafya'' yerine konduğunu öne sürdü.

Türk tohumculuk sektörünün son yıllarda büyük bir başarı yakaladığını ifade eden Aygun, tahıllarda kullanılan tohumluğun yüzde 90'dan fazlasını, sebzelerde ise yüzde 40'ını ürettiklerini belirterek, ''Herkes ithal edilen tohuma bakıyor, ihraç edilen 10 milyar dolarlık gıdaya bakmıyor. Bu tamamıyla bizim eserimiz'' dedi.

Türkiye'de GDO'lu tohum üretilmediğini ve kullanılmadığını, GDO hakkında bilimsel verilere aykırı açıklamaların sektöre büyük zarar verdiğini vurgulayan Aygun, konu ile ilgisi-bilgisi olmayan insanların bu konuda konuşmasını önlemek amacıyla, bundan sonra bu tür açıklamalar yapanlar hakkında hukuki yollara başvuracaklarını, ''masaya yumruklarını daha sert vuracaklarını'' söyledi.

 

-REKLAM FİLMİNDE ''UYGUN FİYATA ROL ALACAK'' SANATÇI ARANIYOR-

 

İlhami Özcan Aygun, ayrıca, sektörü ulusal ve ulusal düzeyde tanıtmak amacıyla, çok tanınmış insanların rol alacağı bir tanıtım filmi çekmek istediklerini, bu filmde rol alacak sanatçı arayışlarının sürdüğünü açıklarken, öneri götürdükleri bir ''ünlünün'' yok yüksek ücret istediğini, ''uygun fiyata rol alacak'' sanatçı aradıklarını belirtti.

Aygun, çekilecek tanıtım filminin, özellikle tohum ihraç edilen ülkelerde de gösterileceğini bildirdi.

Türkiye'nin dünya ölçeğinde önemli bir tarla ve sebze meyve üreticisi olduğunu, bu üretim potansiyeline paralel olarak 150'den fazla bitki türünde binlerce bitki çeşidine ait tohumluk üretildiğini anlatan İlhami Özcan Aygun, şu bilgileri verdi:

''Türkiye tohumculuk endüstrisi, ticaret hacmi olarak dünyada ilk 15 ülke arasındadır. Son yıllarda, yılda 150 milyon dolarlık ithalata karşın yıllık ihracat 70 milyon dolara ulaştı. Bazı tarla bitkileri ve çoğunlukla sebze tohumu ithal edilirken, mısır, ayçiçeği, pamuk ve bazı sebze tohumlukları ihraç ediliyor. Türkiye'de üretilen sebze tohumluklarının ithal edilen tohumluklardan kalite ve verim yönünden hiç bir farkı yoktur. Birçok uluslararası tohum üreticisi şirket, üretim üssü olarak Türkiye'yi tercih etmektedir. Türkiye ekolojik açıdan çok üstün özelliklere sahiptir.''

GDO'lu bitkilerin, tohumlukların Türkiye'de hiç bir zaman üretimine izin verilmediğini, tohumlukların ithalatı ve dağıtımının da yapılmadığını vurgulayan Aygun, şöyle devam etti:

''GDO'lu ürünler konusundaki tartışmalar, mısır ve soya gibi ürünler üzerinde yoğunlaşması beklenirken, medyada sebze-meyveler ön plana çıkarılıyor. Türkiye'de yetiştirilen sebze-meyveler, transgenik değil. Yüz binlerce çiftçi ailesini ve milyonlarca tüketiciyi ilgilendiren sebze-meyvelerin bu tartışmalara konu edilmesi, son derece yanlış ve yanıltıcı.

Yurtiçinde üretilen tarla ve sebze bitkilerinin GDO'lu tohumdan elde edildiği, ekilen tohumlardan yetişen bitkilerin bir daha tohum vermediği, soframızdaki her şeyin GDO'lu ürünlerden elde edildiği gibi gerçek dışı ve sorumsuz iddialar bile ortaya atılmıştır. Magazin programı yapanlar, spor programı yapanlar, dini program yapanlar bile tohum, sebze-meyve tohumluğu hakkında konuşuyor.

Ülkemizde üretilen ve tüketilen buğday ve domatesler hakkında inanılmaz tehlike ve korku imaları yaparak, tüketiciler, üreticiler, ihracatçılar, ithalatçıların zihninde yanlış izlenimler oluşturulmasını sağlamak ve bunun getireceği ekonomik sorunlar nasıl izah edilebilir. Önüne gelen hayal gücü sahibinin üreticilerimizin ekmek parası üzerine bilim kurgu senaryoları üretmesi kabul edilemez.'' 

 

 

 

 

http://www.gercekgundem.com/

Ekleme Tarihi
01.01.1900
Ekleyen Kişi
gidatarim2


Link: Tohum üreticilerinden atak




  HABERLER
>> Arşiv İçin Tıklayınız