İSTANBUL - Bir karton paket geliyor kapınıza. İçinde, özenle kağıtlara sarılmış Ege otları, mis kokulu domatesler, ayakkabı boyası değmemiş zeytinler... Paket bir çiftlikten geliyor, İpek Hanım Çiftliği'nden. Özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir'de çocuklarına sağlıklı yemek arayışındaki annelerin kulaktan kulağa yaydığı bir çiftlik bu. Sahibi Pınar Kaftancıoğlu, bütün bir sisteme meydan okuyor bu çiftlikte. İnsan sağlığını tehdit etmeyi göze alarak girilen kâr yarışına, organik tarım sertifikalarının ticarileşmesine, GDO'ya, toptancılara, hallere...
Macera bir maille başlıyor. Size gelen mailde çiftlikte o hafta toplanan ürünler ve fiyatları yer alıyor. Listede istediğiniz ürünleri seçip maili Pınar Kaftancıoğlu'na gönderiyorsunuz. Önceden bir ödeme istenmiyor. İnsanların birbirine güvendiği, sevgiyle ürettiği farklı bir dünyadan geliyor çünkü ürünler. Birkaç gün sonra kurye şirketi siparişinizi kapınıza kadar teslim ettikten sonra banka hesabına ücreti yatırıyorsunuz.
Çiftlik Aydın-Nazilli'de Ocaklı Köyü'nün biraz dışında, beş dekarlık alan üzerine kurulu. Pınar Kaftancıoğlu, İstanbul'dan, iş hayatının yoğun rekabetinden bunalıp 40 yaşında bu çiftliği kuruyor. Önce sadece kendisi ve çocukları için yetiştiriyor ürünleri. Ancak toprak verimli o da iş bilir olunca üretim hızla artıyor. Bu sefer büyükşehirlerdeki tanıdıklarına paketleyip mahsüllerinden göndermeye başlıyor. Kulaktan kulağa yayılıyor ürünlerinin tazeliği, doğallığı, lezzeti... Talep yağıyor Pınar Kaftancıoğlu'na. O da her hafta taze toplanan ürünleri yazdığı bir mail formatı oluşturuyor, kendisinden talep edenlere bu mail listesini yolluyor. Gelen siparişleri köylülerle birlikte paketleyip kuryeyle 24 saat içinde ulaştırıyor.
Amerika'da örnekleri var
Sebze ve meyveler Beydağı'nda dağınık halde bulunan arazilerinde yetişiyor. Civar köydeki kadınlara iş kapısı yaratıyor Pınar Kaftancıoğlu. Ancak talep ne kadar artarsa artsın, işini ticarileştirmeye direniyor, hala "Bu benim hobim" diyor. Pınar Kaftancıoğlu'nun yarattığı model ve gördüğü ilgi, pek çok insan için yepyeni bir iş hayalini filizlendirebilecek kadar cesaret verici. Türkiye'de bir örneği yok bu çiftliğin, ama Amerika'da bu tarz birçok çiftliğin olduğunu anlatıyor. "Paranın ikinci planda tutulduğu, güven temeline dayanan, dostane pek çok çiftlik var Amerika'da. Kendi üretimlerini düzenli olarak metropoldeki evlere gönderiyorlar " diyor.
Ünlüler de çiftliğin müdavimi
Bugüne kadar İpek Hanım Çiftliği'nden alışveriş yapmış müşterilerin sayısı 1000'i geçmiş. Pınar Kaftancıoğlu çok sayıda ünlü ismin de müşterisi olduğunu belirtiyor: "Bazı müşterilerim sadece senenin belli aylarında sipariş verir, bazıları her hafta düzenli... Sipariş verenler arasında CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin var mesela rahatça söyleyebileceğim. YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan... Bunlar ilk aklıma gelenler."
Ağırlıklı olarak İstanbul ve Ankara'dan geliyor siparişler. İzmirliler haftasonu bizzat çiftliğe gelip alışveriş yapmayı tercih ediyor. Kaftancıoğlu, "Tek tük de olsa Mersin, Adana, Kayseri, Trabzon, Iğdır, Şırnak, Antalya gibi illerden de müşterilerim var" diyor.
Toprak, emeklilik maaşınızı verir size
Pınar Kaftancıoğlu'na "Böyle bir çiftlik kurmak isteyenlere ne tavsiye edersiniz?" diye soruyoruz. Anlatıyor: "Parayı, karlılığı falan unutmalarını. En azından geri plana atmalarını... Söylediğim gibi, bana göre bir ''iş'' değil bu, keyifli, güzel ve faydalı bir hobi. İş dünyasında yıllar boyu saç tellerini kaybetmiş bir insanın 40 yaşından sonraki kurtarıcısı olabilir bu iş. Öyle devasa birikimler yapmalarına gerek yok. Bir tatillerinde aralardan köy evi, arazi bakınsınlar kendilerine. Toprak, emeklilik maaşınızı verir size."
Kaftancıoğlu çiftlikle sadece kendisi için değil, bölge köylüleri, özellikle kadınlar için de yeni bir hayat başlatmış. "Benim derdim aslında köyde, köyün kadınları ile bu işi yapmaktı. İyi de yaptık beraber. İyi kazandılar. En büyük mutluluk bu benim için. Kocaya muhtaç olmayan, kendi ayakları üzerinde durabilen kadınlar görmek... Bir şekilde payım olduğunu bilmek..." diyor.
Pınar Kaftancıoğlu 300 dönüm arazide yetiştiriyor ürünleri. Tarım işçisi olarak 35 civarında çalışanı var. Gündelik işleri yapan, sadece belirli dönemlerde kabak, patlıcan dizme gibi işlerimi yapanlar eklenince, çalışan sayısı yaz sonlarında 100'ü geçiyor.
Nasıl sipariş veriliyor?
Çiftlikten sipariş vermenin en kolay yolu; "[email protected]" adresine bir eposta atmak. Size ürünleri ve fiyatlarını içeren bir liste yollanıyor. Siparişiniz iki günde evinize geliyor. Daha detaylı iletişim bilgileri için www.ipekhanim.com sitesini ziyaret edebilirsiniz.
Organik sertifikası almayı reddediyor
İpek Hanım Çiftliği her hafta çeşitli ürünlerden oluşan bir paket oluşturuyor. 110 TL'lik bu paket yufkadan peynire, sebze meyveye kadar pek çok mutfak ihtiyacını karşılıyor. Bu paketi ısmarlayandan kurye ücreti alınmıyor. Yok ben farklı ürünler arasından seçim yapmak istiyorum diyenler onlarca ürünlük listeden seçim yapıyor. 8.5 TL kurye ücreti ödüyor. Zeytinler demirsiz, ayakkabı boyasız. Kahverengi çekirdekleri ele veriyor doğallıklarını. Çiftlikte hiçbir yabancı tohum kullanılmıyor. Kaftancıoğlu organik tarımın ticarileştiğini belirterek organik sertifikası almayı reddettiğini anlatıyor.
Listeden birkaç ürün ve fiyatı şöyle:
Ürün Fiyatı (kg)
Havuç- yapraklı 4 TL
Karışık Ege otu 5 TL
Ebegümeci 2.5 TL
Patates-yeni sökülmüş 3.5 TL
Kuru patlıcan 4 TL
Nohut Unu 10 TL
Yeşil tarhana 20 TL
Acı pul biber 25 TL
Kuru kayısı 22 TL
Küllü zeytin 15 TL
Mandalina 2.5 TL
El mantısı 20 TL
Köy yoğurdu 10 TL
http://www.kobiden.com/bu-ciftlik-sisteme-meydan-okuyor_9328_haber.html |