İZMİR - Zeytin ve zeytinyağında bu yıl rekoltenin mevsimsel sorunlar nedeniyle yarı yarıya düşmesi ihracatçıları İspanya ve Yunanistan'da fason üretim yaptırmaya yöneltti.
Marka sahibi ve uluslararası pazarını kaybetmek istemeyen firmalar gelen siparişleri Türkiye'den karşılayamadığı için diğer ülkelerden karşılıyor. Zeytinde yok yılında bu sorunun yaşandığını belirten iharacatçılar ise Dahilde İşleme Rejimi'nin (DİR) hayata geçmesi talebini yineledi.
Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Nedim Güreli, 2005 yılında 98 bin ton zeytinyağı ihraç edildiğini, bu rakamın yıldan yıla düşerek 2010 yılında 18 bin tona kadar gerilediğini, 2011 yılında ise ihracatın 10 bin tonun altına düşeceğini tahmin ettiklerini dile getirdi.
Güreli, "2011 yılında ihracat daha da düşecek çünkü artık birçok firma, ki benim firmam da dahil gelen siparişleri Türkiye'de karşılayamadığımız için İspanya'ya yaptırıyoruz. Firmalar zeytinlerin bir kısmını da Yunanistan'a yaptırıyorlar. Özellikle marka sahibi firmalar. miktar olarak rakam veremiyorum ama özellikle markalı yağda müşteri kaçırmamak için çoğu arkadaş zeytinyağını İspanya'da yaptırıyor, zeytinciler de Yunanistan'da yaptırıyor. Ama sonuçta onlar rakiplerimiz biz de onlardan stok fazlasını alıyoruz" diye konuştu.
DİR'e izin verilmediği için bu yıl da ihracatın düşüşünün devam edeceğini kaydeden Güreli, "Dolayısıyla Türkiye'nin ihracatı geçen senenin de yarısına inecektir. Yani aşağı yukarı sıfıra inmiş olacak" diye konuştu. Türkiye'de dış pazarlarda markalaşma hedefi olmadığını, süreklilik arz etmeyen bir üründe marka olmanın mümkün olmadığına işaret eden Güreli, ihracatçıların DİR taleplerini üç yıldan bu yana dile getirdiklerini söyledi.
DİR talebi 3 yıldır gündemde
Güreli, "Bizim DİR talebimiz üç senedir gündemde. Zaten bu talebimiz haklı olduğu düşen ihracat rakamlarından görülüyor. İktisatta çok kesin matematik kuralları var, ekonomi gönül işi değil. İzni verecek olan devlet. Bu izni vermiyor, seçim olduğu için bu sene de vermez. Ayrıca kamuyounu üretici mağdur olur diye yanıltıyorlar. Halbuki DİR ile Türkiye'ye giren malların satılması mümkün değil. Çünkü devlet gümrük oranı kadar teminat mektubu alıyor" diye konuştu. Güreli, "Ben aynı zamanda Türkiye İhracatçılar Meclisi'ndeyim. Şöyle söyleyeyim; DİR ile Türkiye'nin yaptığı ithalat 26 milyar dolar, buna karşı yaptığı ihracat 50 milyar dolara yakın. Yani tüm sektörlerde DİR yasaklarsanız Türkiye'nin ihracatı yarıya düşer. İthalatı da 26 milyar dolar azalır. Türkiye Afganistan seviyesine iner. DİR demir çelikte, tekstilde, unda, buğdayda serbest zeyitn ve zeytinyağında serbest değil" şeklinde konuştu.
Bu yıl verim yarıdan daha da az
Güreli, bu sene ürün verminin düşük olduğunun altını çizerek sözlerini şöyle tamamladı; "Bu yıl daha çok ürün olacaktı ama olmadı. Bu mevsimsel etkilenmeden kaynaklandı. Aydın çok iyi ürün yapan kent. Çiçekte çok iyi bağladı, o bağlayan çiçeğe göre Aydın'da 60-70 bin ton yağ yapacaktı. Ama o hafta yağmur yağdı, güneş açtı, çiçek kurudu ve döküldü. 70 bin ton yapacak yerde 20 bin ton yağ çıktı. Şimdi yapacağınız bir şey yok. Tabiata bağlı bir konu. Ama siz bir marka yarattınız, ABD'de bir rafa ürünlerini koydunuz. Sonra da 'sen bu sene yağ satma, seneye bende bol olacak, seneye vereyim' diyemezsiniz. Uluslararası ticarette böyle bir olay yok."
http://www.kobiden.com/ |