Ayçiçeği, pamuk, şekerpancarı ve kanolada kullanılan Imidacloprid aktif maddesi arılara büyük zarar veriyor. Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği'nin girişimiyle yasaklanan kimyasal ilaç yüzünden bal üretimi yüzde 20 ile 30 arasında azaldı. Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Bahri Yılmaz, söz konusu aktif maddenin arıların hafızasını bozarak kaybolmasına yol açtığını, bunun da yıllık 20 bin ton daha az bal üretimine neden olduğunu söyledi. Yılmaz, "Arılarımız kayboluyor. Bunda kullanımı yasaklanan tarım ilaçlarının büyük etkisi var." dedi.
Antalya Arı Yetiştiricileri Birliği'nin düzenlediği 2. Antalya Arıcılık Konferansı, Tarım İl Müdürlüğü Konferans Salonu'nda yapıldı. Toplantının açılışında konuşan Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Bahri Yılmaz, son üç yıldır arıların kaybolduğuna dikkat çekti. Üniversitelerin desteğiyle bunun sebebini araştırdıklarını ve arıların neden kaybolduğuyla ilgili ciddi bulgular tespit ettiklerini kaydeden Yılmaz, "Ayçiçeği ve pamuk ekimi sırasında tohumun böceklerden zarar görmemesi için Imidacloprid ile yoğrularak tarlaya ekiliyor. Bu ilaç toprakta üç yıl kaybolmuyor. Zehiri bitkinin çiçeğine kadar çıkıyor. Polen toplamaya giden arı bu çiçekten aldığı zehirle hafızasını kaybediyor. Yolunu bulamıyor. Dolayısıyla kovana geri dönemiyor." diye konuştu.
Imidacloprid tarım ilacının Avrupa'nın bütün ülkelerinde yasaklandığına dikkat çeken Yılmaz, şöyle devam etti: "Ama bizde hala pamuk, şekerpancarı, kanola, ayçiçeğinde kullanılıyor. Özellikle kanola ve ayçiçeğinde kaçak kullanılıyor. İlaç firmaları stoklarını bitirmek istiyor. Bu arada da bizim arılarımız bitiyor. Bunu Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'na aktardık. Bakanlık söz konusu aktif maddenin kullanımı ve ithalatını yasakladı."
Yılmaz, arıların ölmesine müsaade etmeyeceklerini, konuyla ilgili mücadelelerinin devam edeceğinin altını çizdi. Yılmaz, Çevre ve Orman Bakanlığı ile başlattıkları bal ormanları projesi hakkında da bilgi verdi. Bu projeyi özenli bir şekilde devam ettirdiklerini anlatan Bahri Yılmaz, proje kapsamında Ege ve Akdeniz bölgelerindeki çam ormanlarının envanterini çıkardıklarını aktardı. Bakanlığın ormanları arıcılara açmasından da büyük memnuniyet duyduklarını dile getiren Birlik Başkanı, "Arıcılar artık para vermeden ormanda konaklayacak. Ormana zarar vermemek koşuluyla, ormanlardan sonuna kadar yararlanacağız. Ormanları da zenginleştireceğiz." ifadelerini kullandı. Bahri Yılmaz, yurtdışından 21 ton arı sütü ile 200 ton polen ithal edildiği bilgisini verirken arıcılardan polen ve arı sütü üretimine ağırlık vermelerini istedi.
GLİKOZ ŞURUBUNU BAL DİYE SATIYORLAR
Sahte bal olaylarına da değinen Birlik Başkanı Bahri Yılmaz, şunları kaydetti: "Arıcıların bir başka sorun da glikoz şurubunu bal diye satılması. Bu şekilde TSK'ya satılan 700 bin paket balı ihbar ederek toplatılmasını sağladık. Bunu yapmaya devam edeceğiz. Bizim hedefimiz sofradan kavanoza kadar balı izlenebilir bir ürün haline getirmek."
ANTALYA ÜÇ MEVSİM BAL ALINABİLEN ENDER BÖLGELERDEN BİRİ
Antalya Arı Yetiştiricileri Birliği (AYBİR) Başkanı Hasan Yavuz ise Antalya'nın zengin flora yapısıyla arıcılık için önemli bir konuma sahip olduğunu belirtti.
Özellikle narenciye bölgesi olması nedeniyle ilkbaharda kaliteli bal üretimi gerçekleştiğine işaret eden Yavuz, Antalya'nın arıları kışlatma bakımından da Türkiye'nin en uygun iklimine sahip olduğunu dile getirdi.
Yavuz, "Hayvancılığın desteklenmesi kapsamında bu yıl 1135 üyemiz toplamda 714 bin TL destekleme ödemesinden faydalandı. Arıcılık Kayıt Sistemi'ne göre Antalya Arı Yetiştiricileri Birliği üye sayısı ve kayıtlı 172 bin koloni varlığı ile Türkiye'de dördündü sırada bulunuyor." bilgilerini verdi.
ARICILIK DESTEĞİ 7 LİRAYA ÇIKTI
Tarım İl Müdürü Bedrullah Erçin, dünyadaki ballı bitkilerin yüzde 70'inin Türkiye'de bulunduğunu kaydederek, "Bunu değerlendiremiyoruz. Dünyadaki 63,5 milyon kovan varlığının 5,5 milyonu Türkiye'de. Kovan varlığı olarak dünyada ikinciyiz, fakat üretim olarak aynı seviyede değiliz. Bunun en önemli nedenlerinden birisi profesyonelleşme eksikliği. Ayrıca işletmelerimiz küçük. Ana arı kullanımının henüz istenilen seviyeye gelmedi." şeklinde konuştu. Erçin, 2010 yılında kovan başı desteğin 7 liraya çıktığını, arıcılığa toplamda 25 milyon lira destek verildiğini aktardı.
Orman Bölge Müdürü Recep Kaşan, bal üretiminin yüzde 85'inin ormanlık alanlardaki çiçek ve çamdan temin edildiği bilgisini verdi. Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından Afyon'da başlatılan bal ormancılığını Antalya'da bal vadilerine dönüştürmeyi planladıklarını kaydeden Kaşan, bunun için üç pilot bölge belirlediklerini, bunun yanında biyolojik çeşitliliği geliştirme çerçevesinde bal üretimini destekleyen ağaçlandırma çalışmalarına ağırlık verdiklerini bildirdi.
sondakika.com |