Toplantıda GDO'lu ürünlere, diyabet hastalığına, kaçak akaryakıta ve tüketici haklarının korunmasına dikkat çeken Tonguç, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un yürürlüğe girdiği 1995 yılından beri tüketici haklarının korunmadığını, hükümetlerin de yeterli özeni göstermediğini iddia etti. Tüketici hak ihlâllerinden örnekler veren Gülçin Tonguç, GDO'lu ürünlerin etiketlere yazılmadığını, bazı çikolatalarda GDO'lu soya jelatini kullandığını söyledi.

 

ABD'de üretilen çikolatalarda kullanılan soya jelatinin GDO'lu olduğunu, Türkiye'de de deneme amacıyla böyle ürünler imal edildiğini belirten TÜKODER Şube Başkanı, bunların insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkisi bilinmesine rağmen hükümetin hiçbir yasaklama kararı almadığını söyledi. Tonguç, "Bilim insanları, 13 yıldan fazladır ithal edilerek ülkemizde satılan GDO'lu ürünlerin, ileride çok büyük zararlar doğuracağını ve insan sağlığını tehdit ettiğini açıklamaktadır. Bunları üreten ve pazarlayan tarım ve gıda şirketlerinin tek amacı, daha çok satmak ve daha çok kâr elde etmektir." şeklinde konuştu. Temel gıda maddelerinin el yaktığını, tüketicilerin ucuz, kalitesiz ve merdivenaltı üretimden gelen gıdalarla beslenmeye zorlandığını iddia eden Gülçin Tonguç, nişasta bazlı şeker ve fruktoz kullanılan gıdaların da insan sağlığı üzerindeki etkisi etrafında dönen tartışmaları hatırlattı. Tonguç, Kocaeli Üniversitesi'nce yapılan bir araştırmada 17 bin çocukta diyabet tespit edildiğini aktararak, hükümetin bunları dikkate alması gerektiğini söyledi.