İZMİR - Yıllardır pamuktan iyi para kazanamadığı için mısır, narenciye ve buğday üretmeye başlayan pamuk üreticilerinin, fiyatların yükselmesiyle yeniden beyaz altına dönmesinin ithalatı da azaltacağı öngörülüyor.
Geçtiğimiz yıllarda üretimi 1 milyon tonlardan, 400 bin tonlara gerileyen pamuk, bu yıl emtialar arasında en çok kar ettiren ürün oldu. Kilogramı 7.5 -7.8 TL'den işlem gören pamukta üretimin artışıyla beraber ithalatın düşecek olması piyasalarda olumlu karşılandı.
Ulusal Pamuk Konseyi Başkanı ve İzmir Ticaret Borsası Yöentim Kurulu Başkan Yardımcısı Barış Kocagöz, ekim alanlarının artışının doğal olarak pamuk üretimin artışını getireceğini, üretim artışının ise direkt ithalatı etkileyeceğini dile getirdi. Bu yıl ekim alanlarında yüzde 50'ye yakın bir oranda artış beklediklerini kaydeden Kocagöz, "Bu artış elbette ki üretimin de yüzde 50 artması anlamına gelmiyor, verime bağlı. Sonuç olarak eğer ki pamukta en az geçen sene kadar verim alınabilirse, o zaman yüzde 50 artış direkt üretim rakamlarına yansır. Bu da yaklaşık 230-250 bin ton arası bir eksta pamuk girişi demektir. Senelik olarak 850 bin ton civarında ithalat yaptığımız düşünülürse ve bu rakamın 250 bin tonu daha Tükiye'den karşılansa, ithalat rakamı 650 bin tona düşer. Bu çok iyi rakam" diye konuştu.
Kocagöz, 650 bin ton ithalatın bile bugünkü fiyatlarla 3 milyar dolarlık bir rakamı ifade ettiğini söyleyerek, "Geçmişte 450 bin ton pamuk üreten bir Türkiye var, gelecekte ise 650-700 bin, 1 milyon ton üretim rakamına ulaşacak olan bir Türkiye. Sonuç olarak ithalat yapacak olan iplikçilerin, kendi programlarını ayarlamalarında fayda var. Önceliğin ülke tohumunda olması lazım" şeklinde konuştu.
Beklenti 600 bin ton civarında
Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Emre Kızılgüneşler, sektörde pamuk konusunda olumlu bir bekleyişlerinin bulunduğunu belirti. Pamuk fiyatlarının artmasıyla üreticilerin yeniden pamuğa yöneldiğini, dolayısıyla uzun zamandır kaybedilen, Ege Bölgesi'nde narenciyeye kaptırılan pamuk alanlarının geri döndüğünü ifade eden Kızılgüneşler, bu yıl beklentilerinin 600 bin ton civarında olduğunu, bu rakamın Türkiye'nin tekstil ve konfeksiyon sektörü için çok önemli bi miktar olduğunu vurguladı.
Kızılgüneşler, "Bizim sektör olarak 900 bin ile 1 milyon ton arasında pamuğa ihtiyacımız var. Özellikle kurun bu kadar dalgalandığı zamanlarda kendimize ait pamuğumuz olursa, sektör olarak çok rahat zamanlar geçireceğimizi düşünüyorum. Bu nedenle ithalatın düşecek olması ve üretimin artması çok olumlu bir gelişme" diye konuştu. Pamuk miktarındaki artışın fiyatlarda orta ve uzun vadede biraz genişlemeye yol açacağına işaret eden Kızılgüneşler, "Pamuk fiyatlarının biraz daha makul ve mantıklı seviyelere geleceğini düşünüyorum. Çünkü şu anda pamuğun bulunduğu rakam gerçekten çok yüksek" şeklinde konuştu.
GAP'ı devreye almadan açık kapanmaz
Ege Çifçiler Derneği Başkanı Hulusi Tanman ise, yaşanacak artış ile ithalatın düşeceğini tahmin ettiğini ifade ederek, pamuk ekim alanlarının artmasına karşın fiyatların bu şeklide yüksek gideceğini düşünmediğini söyledi. Tanman, "Çünkü ekim alanları sadece Türkiye'de değil dünyada da artıyor. Pamuk fiyatlarında da düşüş olacaktır. Türkiye'nin ithalat faturasının düşeceğini tahmin ediyorum. Üretimin 950 bin tonlara kadar çıkabileceğini tahmin ediyorum. Olumlu bir gelişme, ancak üreticinin bu kadar çok pamuk üretmesinin lehine olup olmayacağını göreceğiz. Bu kadar fazla pamuk çıktığı taktirde, fiyat düşecek ama ithalatın düşecek olması son derece olumludur" dedi.
Pamuktaki en önemli problemin girdi maliyetleri olduğunun altını çizen Tanman, "Tamamen mekanize bir üretime mecbur olduğumuz pamukta, akaryakıt ve gübre fiyatlarının bu seviyelerde olması, kazanç miktarlarının düşmesine neden oluyor" dedi. Tanman, Türkiye'nin GAP'ı tamamen devreye sokmadan ithalat açığını kapatmasının mümkün olmadığını kaydeden Tanman, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye 1.5 miyon ton pamuk işleyip, 900- 950 bin ton pamuk ürettiği sürece dışarıdan pamuk ithal etmeye devam edecektir. GAP'ın tam manasıyla devreye girmesiyle ancak olabilir, ancak GAP'ın da da kendisine göre özel sorunları var. Dolayısıyla ithalat devam eder."
TSÜAB Başkanı Özcan: Pamuk tohumu sıkıntısı yok
Tohum Sanayicileri ve Üreticileri Alt Birliği (TSÜAB) Başkanı İlhami Özcan Aygun, Türkiye'de pamuk tohumunun karaborsaya düştüğüne ilişkin haberlerin doğru olmadığını bildirdi.
Son günlerde oldukça fazla gündeme gelen tohum sıkıntısı haberlerinin pamu üreticilerinin endişeye girmesine yol açtığının altını çizen Aygun, "Bu durum pamuk yetiştiricilerinin bir anda pamuk tohumu üreticisi firmalara yoğun tohum talebini ortaya çıkardı. Bu kısa talep döneminde henüz pamuk tohumu üretiminin tümünün sertifikasyon işlemleri de tamamlanmadığından tüm talepler karşılanamadı ve bu ise pamuk tohumunun yokluğu gibi değerlendirilerek kamuoyuna yanlış ve yanıltıcı bilgiler verildi" dedi.
Üreticiye 13 bin 500 ton tohum verilecek
Türkiye'deki üretimin ihtiyacı fazlasıyla karşılayacak seviyede olduğu bilgisini veren Aygun, "2010 tohum üretim dönemi içinde gerçekleştirilen sertifikalı pamuk tohumu üretimi 9 bin 600 ton civarında. Aynı dönem içinde ihraç amaçlı gerçekleştirilen OECD sertifikalı pamuk tohumu üretimi ise 5 bin 750 tondur. Bir önceki yıldan devreden pamuk tohumu stoğu ise 3 bin 900 ton düzeyinde" dedi. Bu çerçevede ekim döneminde piyasaya arz edilecek tohum miktarının 13 bin 500 ton olacağını kaydeden Aygun, pamuk ekim alanlarının 500 bin hektardan 650 bin hektara çıkması yönündeki beklentinin gerçekleşmesi halinde bile ihtiyacı karşılayacak kadar tohumun bulunduğuna dikkat çekti.
http://www.kobiden.com/ | 
