Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin, Mamak Çöplüğü’nde gerçekleştirdiği proje ile elektrik üretimi ardından, kaliteli ve lezzetli domates üretimine başlandı. Mamak Çöplüğü’nde şimdi de kozmetik alanda faydalanmak üzere yosun üretimi yapılıyor.
Önce üstü kapatılan çöplükte, daha sonra metan gazından elektrik elde edildi, kurulan seralarda en güzel ve en lezzetli domatesler üretildi. Şimdi de çöplükte yosun serası kuruldu. Mamak Çöplüğü’nde kurulan yosun serası, temiz havanın, biyodizelin ve enerjinin yeni adresi olacak.
Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin, çevreyi koruyan ve katkı sağlayan Mamak Çöplüğü’ndeki Katı Atık Yönetimi Projesi kapsamında deneme üretimine başlayan yosun serası; bir çok alanda olduğu gibi bölgenin, Başkent’in ayrıcalıklı bölgesi haline gelmesinde önemli rol oynayacak. Yosundan üretilen yağ miktarının, bitki ve sebzelerden üretilen yağ miktarından 200 kez daha faydalı olabildiğini belirten yetkililer, yapılan araştırmalar neticesinde biyodizelin, yosun serası sayesinde gıda tarımına engel olmadan, uygun maliyetle üretiminin sağlanabileceğini
kaydettiler.
YOSUN SERASI TEMİZ ENERJİ KAYNAĞI
Yosun serasının, Mamak Çöplüğü’nde dünyanın gelişmiş ülkeleri ile eşzamanlı olarak deneme üretiminin başladığını ve atmosferi kirleten organik kaynakların yerine geçecek verimli, temiz bir enerji kaynağının geliştirilmesinin amaçlandığını belirten yetkililer; konuyla ilgili şunları ifade ettiler:
“Bütün dünya için teknolojisiyle henüz uygulama safhasındaki bu proje, Mamak Çöplüğü’nde kurulan serada, yosun üretimi konusunda yapılacak araştırmalarla yeni boyutlar kazanacak. Mamak Çöplüğü’nün değişen ve her geçen gün gelişen yüzü, şimdi de yosun üretiminden elde edilecek enerji ve çevreye katkıyla devam edecek. Ayrıca, projenin bir diğer aşamasında da serada üretilen yosundan elde edilecek kompostun (parçalanmış organik madde) toprak zenginleştirici olarak tarımsal üretimde kullanılması da araştırılacak.”
Yosun serasında, verimli ve temiz bir enerji kaynağını geliştirmeye çalıştıklarını ifade eden yetkililer, üretim sırasında ortama karbondioksit beslemesi yapılarak, hem yosunun ihtiyacı olan besinin sağlandığını, hem de iklim değişikliğine neden olan karbondioksit emisyonlarının atmosfere salınımının engellendiğini söylediler. Yetkililer, “Üretilen yosunun anaerobik (oksijensiz) ortamda değerlendirilmesi ve bu sırada oluşan biyogazdan enerji üretilmesi sağlanıyor. Üretilen bu enerji ise yine seranın ısıtılmasında ve aydınlatılmasında kullanılıyor.” dediler.
Fosil yakıtların muadili olabilecek enerji tarımının geliştirilmesi sayesinde, fosil yakıtlardan kaynaklanan çevresel kirliliğin de önüne geçileceğinin altını çizen yetkililer, tesis sayesinde karbondioksit gazının iklim değişikliğine neden olan olumsuz etkisi ortadan kalkarak, seradan üretilecek oksijenin çevre için olumlu bir etki sağlayacağını açıkladılar.
BİYODİZEL KULLANIMINDA DA ALTERNATİF
Yosunun biyodizel üretim potansiyelinin belirlenmesiyle, biyodizelin gıda tarımına engel olmadan üretilmesinin de bu tesisle sağlanacağını ifade eden yetkililer, şunları ifade ettiler:
“Dünyadaki uygulamalara bakıldığında, gıda olarak tüketilen tarım ürünlerinin (ayçiçeği, mısır vb.) biyodizel üretiminde kullanıldığı görülmektedir. Bu da gıda fiyatlarının kontrolsüz bir şekilde artmasına ve gıda olarak kullanılan ürünlerde kıtlığa neden olmaktadır. Yosun gibi gıda olarak tüketilmeyen ürünlerin biyodizel üretim potansiyelinin araştırılması, bu olumsuzlukları önleyerek, ülkemizin enerji tarımı politikası için faydalı olacak.”
Yosundan üretilen yağ miktarının, en iyi performans sağlanan bitki ve sebzelerden üretilen yağ miktarından 200 kez daha faydalı olabildiğini belirten yetkililer, proje kapsamında da benzeri sonuçlara ulaşılması durumunda, biyodizel üretiminde yosunun uygun maliyetlerle üretilmesinin, projeden sağlanabilecek faydaları artıracağını anlattılar.(CİHAN) |