MAKİNE SEKTÖRÜ STRATEJİ BELGESİ -ERKUNT TRAKTÖR GENEL MÜDÜRÜ ZEYNEP ERKUNT ARMAĞAN: ''BELGENİN İÇİNDE RAHAT ATILACAK ADIMLAR OLDUĞU GİBİ, GERÇEKLEŞEMEYECEK YA DA GERÇEKLEŞMESİ ESNASINDA BAŞKA DÜZENLEMELERE İHTİYAÇ DOĞURACAK PLANLAR DA VAR'' -''TÜRKİYE'DE 25 YAŞIN ÜZERİNDE 600 BİN TRAKTÖR VAR. İSTİSMARA KAPALI, KONTROLLÜ VE YILLARA YAYGIN BİR PLAN İLE BU TRAKTÖRLERİN HURDAYA AYRILMASI, TRAKTÖR SEKTÖRÜNÜN ÜRETİM EĞRİSİNİ YILLAR BOYUNCA ÜST SEVİYELERDE TUTAR'' -TARMAKBİR GENEL SEKRETERİ SELAMİ İLERİ:'' -''BELGEDE BİZİM AÇIMIZDAN BİR EKSİKLİK YOK. SEKTÖRÜN GÖRÜŞLERİ DİKKATE ALINMIŞ. SEÇİMDEN SONRA UYGULAMALARDA GELİŞME BEKLİYORUZ''

ANKARA (A.A) - Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün tarafından açıklanan Makina Sektörü Strateji Belgesi, tarım makinaları ve traktör üreticileri tarafından olumlu bulundu. 

     Erkunt Traktör Genel Müdürü Zeynep Erkunt Armağan, belgenin içinde rahat atılacak adımlar olduğu gibi, gerçekleşemeyecek ya da gerçekleşmesi esnasında başka düzenlemelere ihtiyaç doğuracak planlar da bulunduğuna dikkat çekerken, ''25 yaşın üzerindeki traktörlerin hurdaya ayrılması için mekanizma oluşturulması'' konusunun belgeye girmesinin özellikle çok önemli olduğunu vurguladı. 

     Armağan, ''Türkiye'de 25 yaşın üzerinde 600 bin traktör var. İstismara kapalı, kontrollü ve yıllara yaygın bir plan ile bu traktörlerin hurdaya ayrılması, traktör sektörünün üretim eğrisini yıllar boyunca üst seviyelerde tutar'' dedi. 

     Türk Tarım Alet ve Makinaları İmalatçıları Birliği (TARMAKBİR) Genel Sekreteri Selami İleri de, belgede kendi sektörleri açısından bir eksiklik görmediklerini, sektörün görüşleri dikkate alınarak belgenin oluşturulduğunu söyledi. 

     Erkunt Traktör Genel Müdürü Zeynep Erkunt Armağan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, makina sektörü strateji belgesinde, rahat atılacak adımlar olduğu gibi, gerçekleşemeyecek ya da gerçekleşmesi esnasında başka düzenlemelere ihtiyaç doğuracak planlar da bulunduğuna dikkati çekerken, özellikle kullanılmış makina ithalatı ile ilgili kararlara dikkati çekti. 

     Bazı kararların yanlışlıklara neden olmasından endişe ettiğini belirten Armağan, şöyle konuştu: 

     ''Yerli üretimi bulunan makinelerde ikinci el ithalat sınırlamasının, AB üyeliğine kadar devam etmesi planlanıyor. Bu plan, beraberinde çok doğru tanımları ve bilinçli uygulamaları da gerektiriyor. Makine sektöründe birbirinin yerine geçebilen çok makina var, ama hepsi gerçekten aynı verimle aynı işi yapıyor mu? Bu bir soru işareti. Bunun için önce yurtiçi makine sanayinin ürün çeşitliliğini dünya seviyesine çıkarması, sonra ithalata kısıt konulması doğru olacaktır. Ayrıca burada üretilen makinelerin fiyatlandırması da önemli.(Nasıl olsa ikinci el ithalatına sınır kondu) mantığı ile gerçek dışı fiyatlama yapılmamasına dikkat edilmeli. Bu planın bence doğru kısmı da cesurca verilmiş (AB üyeliğine kadar devam edecek) kararıdır. Ülkemizde AB üyeliği telaşı ile bugüne kadar o kadar çok yanlış yapıldı ki. Sanki şimdiden AB üyesiymişiz ve yaptırımlar uygulanmaya başlamış gibi, bir çok yanlış ürünün ithalatına kayıtsız, şartsız, vergisiz, tahditsiz izin verildi. AB üyesi ülkelerin uygulamadığı ya da kendi ülkelerinin kuralları ile beraber yumuşatarak uyguladıkları kurallar, bizde yurt içi üretime haksız rekabet yaratmak pahasına uygulandı. Mesela, bizden gönderilen yeni ya da ikinci el traktörlere gümrük vergisi uygulayan pek çok ülkede üretilen traktör, Türkiye'ye 1 kuruş vergi ödemeden ithal edilebildi yıllardır.''      

     -25 YAŞ VE ÜZERİ TRAKTÖRLERİN HURDAYA AYRILMASI HEDEFİ      

     Strateji belgesinde yer alan '''25 yaş ve üzeri traktörlerin hurdaya ayrılması için hurda bedeli ödenmesi konusunda mekanizma oluşturulması'' kararını da değerlendiren Armağan, bu konunun uygulama tarihi ve detaylarının belli olmadığını kaydetti. 

     Ama yıllardır hükümetler tarafından traktör için uygulanabileceği telaffuz dahi edilmeyen bu gerekliliğin Eylem Planı'na girmiş olmasının çok önemli bir adım olduğunu vurgulayan Armağan, ''Önemli bir başlangıç. Tahmin ediyorum ki, uygulama detayları sektör katılımcıları ile beraber saptanacaktır'' dedi. 

     Bu uygulamanın, öncelikle tarım sektörünü olumlu etkileyeceğine dikkati çeken Zeynep Erkunt Armağan, traktörlerin yenilenmesiyle tarımda verimin artacağını, çevreye verilen zararın azalacağını, tarımsal üretimde işletme maliyetlerinin düşeceğini, çiftçiye bir çalışma şevkinin geleceğini söyledi. 

     Burada, projenin devamlılığı ve istismarlara kapalı olması açısından çok dikkatli adım atılması gerektiğini belirten Armağan, şöyle devam etti: 

     ''Türkiye'de 25 yaşın üzerinde 600 binin üzerinde traktör var. İstismara kapalı, kontrollü ve yıllara yaygın bir plan otomotiv sektörünün önemli bir parçası olan traktör sektörünün üretim eğrisini yıllar boyunca üst seviyelerde tutar. Mutlaka ki üretim artar, ancak ölçek ekonomisi kurallarına göre de maliyetin düşmesi beklenir. (Piyasa nasıl olsa çok iyi, fiyatlarımı artırıvereyim) türü ucuz bir düşünceye sahip imalatçılar kaybeder. 

     Denetim mekanizması iyi çalışmalı. Eski traktörlerin hurda olarak teslim edildiğinden emin olunmalı. Türkiye'ye 2010 yılında 24,5 milyon ton hurda ithal edildi. Bu proje kapsamında Türkiye, 2,8 milyon ton hurdasını kendisi üretebilir ve ithalatın yüzde 12'sinin önüne geçmiş olunur. Bu, demir çelik ve döküm sanayicilerini de rahatlatır.''      

     -''ÇİFTÇİNİN YÖNLENDİRİLMESİ VE YERLİ ÜRETİME ÖNCELİK VERİLMESİ ŞART''      

     Hurda teşviğinin devreye girmesinden sonra, çiftçinin doğru traktörü alması için mutlaka akademik yönlendirme yapılması gerektiğine işaret eden Armağan, ''Gereğinden büyük traktör almak çiftçinin hayali, ancak yanlış bir adım olur. Hem gereğinden büyük yatırım ve işletme maliyeti, hem de gereğinden büyük ekipman ihtiyacı yaratır. Doğru başlayan bir proje, milli bir külfete dönüşür. Karar verme ve denetim mekanizması mutlaka doğru tanımlanmalı ve doğru çalıştırılmalı'' dedi. 

     Armağan ayrıca, ''AB üyeliğine kadar'' şartı konulmak sureti ile hurda teşviği uygulamasında Türkiye'de imalat yapan firmalara öncelik verilmesini isterken, montaj yoğunluklu üretime dikkat edilmesi gerektiğini, aksi takdirde bu teşviğin ithalatı artırabileceğini öne sürdü. 

     ''Türkiye'ye inandığını'' ifade eden Armağan, ''Genel olarak bilinçli ve topyekun hareket etmeyi gerektiren bir plan. Uygulama aşamasında çıkacak bürokratik sorunlara göre, hızlı davranarak düzeltici, kolaylaştırıcı adımlar atabilirsek, başarılı olacağını düşünüyorum. Hedeflere ulaşılmasını diliyorum'' diye konuştu.      

     -''MAKİNA SEKTÖRÜNÜN GÖRÜŞLERİ DİKKATE ALINMIŞ'' 

     Türk Tarım Alet ve Makinaları İmalatçıları Birliği (TARMAKBİR) Genel Sekreteri Selami İleri de şimdiye kadar makina sektörünün yol haritasının olmadığını ve ortaya güzel bir yol haritasının ortaya çıktığını söyledi. 

     İleri, AA muhabirine yaptığı açıklamada, strateji belgesinin hazırlanmasında sektör kuruluşlarının destek verdiğini ve bakanlığın bu görüşleri dikkate aldığını belirterek, şöyle devam etti: 

     ''Bu belge dinamik değil, statik bir belge. Gerektiğinde sektörün görüşü alınarak değişiklikler yapılabilecek. Taleplerimiz değerlendirildi ve bizim açımızdan belgede bir eksiklik yok. sektörün yol haritasının belirlenmesi ve özellikle 25 yaşından büyük traktörler için hurda teşviğinin devletin resmi belgesine girmesi çok önemli. 

     Ayrıca, sübvansiyonlu kredi ile makina satışlarında, sübvansiyonun oranın artırılması ve yeni kaynaklar bulunması söz konusu. Bunları çok olumlu buluyoruz ve seçimden sonra olumlu gelişmeler bekliyoruz. Sektör bunları çok uzun süredir bekliyordu.''