ÇAYKUR Genel Müdürü Sütlüoğlu:
''Çayımızı dünyaya daha fazla tanıtmamız gerekiyor.
RİZE (A.A) - ÇAYKUR Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu, Türk çayını
dünyaya daha fazla tanıtmaları gerektiğini, bunun anahtarının da organik çay
olduğunu söyledi. Sütlüoğlu, Rize Gazeteciler ve Muhabirler Derneği'nde düzenlediği basın
toplantısında, bu yıl 20 Mayıs'ta başladıkları yaş çay kampanyasını 23 Ekim'de
tamamladıklarını belirtti. Birinci sürgünde 238 bin ton, ikinci sürgünde 233 bin ton, üçüncü sürgünde
de 182 bin ton olmak üzere 653 bin ton civarında yaş çay satın aldıklarını
bildiren Sütlüoğlu, ''Bu da son dönemlerdeki en yüksek alım yapılan yıllardan
birisi oldu. Aldığımız yaş çayın bedelini üreticilere bir sonraki ay ödedik. Şu
an sadece Ekim ayında aldığımız 34 bin ton yaş çayın bedeli olan 33 milyon lira
kaldı. Bunu da bu ay içinde ödemeyi planlıyoruz. Bugüne kadar üreticilere 606
milyon lira civarında ödeme yaptık'' dedi. Sezona, yaş çayın tüm bölgelerde aynı anda gelmesinden dolayı sorunlu
başlanıldığını, çay tarihinde bunun ilk kez olduğunu anlatan Sütlüoğlu, şunları
söyledi: ''Bu nedenle üreticilerimiz zor durumda kaldı. Özel sektördeki bazı firmalar
vatandaşın bu zor durumundan faydalanmaya çalıştı. Fiyatı düşürdü, çay almamaya
başladı. Bunun için biz de kotaları ÇAYKUR tarihinin en yüksek seviyesine
çıkararak vatandaşın mağduriyetini önlemek istedik. Bütçemizi 60 bin ton kadar
aştık. Vatandaşın sorununu çözmek için üretici lehine fedakarlık yaptık.
Üreticilerimize fırsatçılara fırsat vermemeleri, çaylarını alacağımızı söyledik.
Böylece birinci sürgünü en az sancı ile atlattık. İkinci ve üçüncü sürgün ise
daha rahat geçti. Özel sektör birinci sürgünde 216 bin ton, ikinci sürgünde ise
211 bin ton civarında yaş çay aldı. Son sürgünün rakamları ise henüz belli
değil.'' Bu yıl 120 bin ton civarında kuru çay ürettiklerini, şu anda 107 bin ton
civarında kuru çay stokları olduğunu ifade eden Sütlüoğlu, ''Bu yıl şu ana kadar
76 bin ton kuru çay çay sattık. Randımanımız son yıllarda ortalama 18 civarında
gerçekleşiyor. Bu yıl da tam olarak belli olmamasına rağmen 18'in üzerinde
olacağını tahmin ediyoruz'' diye konuştu.
-Tanıtım tırları deprem bölgesinde-
Sütlüoğlu, çayın tanıtımı için tüm fuarlara katılmaya çalıştıklarını, bu yıl
şu ana kadar yurt içinde 12 fuara katıldıklarını dile getirerek, ''Ayrıca çok
sayıda da festival, tanıtım günü ve etkinliğe katıldık. Simav'da meydana gelen
depremde 2 seyyar tanıtım tırımızı bölgeye gönderdik. Son olarak da Van'da
meydana gelen deprem nedeniyle tanıtım tırlarını Van ve Erciş'e gönderdik.
Tanıtım tırlarımız Erciş'te 2 ayrı çadır kentte hizmet vermeye devam ediyor.
İkram ettiğimiz sıcak çayla depremzedelerimizin içini ısıtmaya çalışıyoruz'' diye
konuştu.
ÇAYKUR'un kadrolu olarak bin 255 memur, 3 bin 241 işçisi olduğunu, ayrıca 7
bin 997 de mevsimlik işçi olmak üzere toplam 12 bin 493 çalışanı olduğunu
belirten Sütlüoğlu, şunları kaydetti: ''Yaptığımız çalışmalarla 205 bin üreticimizden 195 bininin cep telefonu
numarasını aldık. Böylece müstahsillerimizle ilgili konularda bilgilendirme
yapıyoruz. Diğer müstahsillerimizin de cep telefonu numaralarını bize
ulaştırmasını istiyoruz. Çünkü yapacağımız her türlü çalışmada kendilerine
ulaşacağız. Ayrıca Beyaz Masa Projesini hayata geçireceğiz. Üretici, tüketici ve çalışan
gibi tüm kesimleri içine alacak proje çalışmalarını gelecek sezon başında
faaliyete geçirmeyi planlıyoruz. Kurban Bayramından sonra da sosyal medyada da
etkin olarak yer alacağız.''
Genel Müdür Sütlüoğlu, şu anda 6 bin 600 civarında olan günlük
kapasitelerini 7 bin 400 tona çıkartmayı planladıklarını bildirerek, şöyle dedi: ''Paketleme fabrikasının taşınması, yeni yeşil çay fabrikaları kurulması
çalışmaları var Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri ile dış pazarların damak
tadına uygun çaylar üretmek için çalışma da yapmak istiyoruz. Ancak bunun için
prosedürlerin tamamlanması gerekir. Çünkü bir kamu kuruluşuyuz. ÇAYKUR,
Türkiye'nin güçlü bir markasıdır. Ama dünyaya daha fazla tanıtmamız gerekiyor.
Bunun anahtarı da organik çaydır. Bölgemiz organik çay üretimi için oldukça
uygun. Çayımızda zararlı böcekler olmadığı için kimyasal mücadeleye gerek
olmuyor. Bunun için de çayımızda kimyasal maddeler olmuyor. Kimyasal gübreden de
vazgeçtiğimiz organik gübre kullandığımızda organik üretime geçmiş olacağız.
Organik gübre üretimi için çay atıklarını kullanmak için çalışmalarımız
sürüyor.''
Kaçak çaylarda birçok zararlı madde olduğunu, bunların ciddi sağlık
sorunlarına yol açtığını vurgulayan Sütlüoğlu, ''Bunu vatandaşlarımıza
anlatmalıyız. Çaydaki pestisit kalıntıları ölümcül sağlık sorunlarına yol açıyor.
Oysa bizim ürettiğimiz çayda böyle bir sorun yok. bunu vatandaşlarımıza iyi
anlatmalıyız'' diye konuştu. Ellerindeki çayın tamamını satamadıklarını, bu nedenle stok baskısı
oluştuğunu kaydeden Sütlüoğlu, ''Bunun için iç pazarımızı artırmak, aynı zamanda
da yurt dışına açılmamız gerekiyor. Bunlarla ilgili ciddi çalışmalar yürütüyoruz.
Ancak bunlar bir anda olacak işler değil. Sonuç almak uzun zaman alır. Çayımızı
sıradan bir ürün olmanın dışına çıkarmalıyız. Bu nedenle pazarlama konusuna
ağırlık vereceğiz'' diye konuştu. Sütlüoğlu, sektörle ilgili doku kültürü laboratuvarı oluşturma çalışmaları
yürüttüklerini, burada yeni ve daha kaliteli fidan üretimi yapılacağını, böylece
ileriye yönelik çaylık alanların kaliteli fidanlarla değiştirilmesi yönünde
çalışma yapılabileceğini kaydetti.
|