Zeytincilikte yeni dönem Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı:
-''Zeytincilikle ilgili mevzuat, günün ihtiyaçlarına cevap verecek
şekilde güncellendi''
-''Eşdeğer zeytin bahçesi tesis etme şartıyla kamu yararı olan stratejik
bazı yatırımlar için esneklik sağlandı''
-''Yönetmelik değişikliği ile aynı zamanda 'zeytinlik sahaların
daraltılamayacağı hükmünü' koruyacak bir uygulama da yürürlüğe konuldu''
ANKARA (A.A) - Zeytincilikle ilgili mevzuatın, günün
ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde güncellediği ve eşdeğer zeytin bahçesi tesis
etme şartıyla kamu yararı olan stratejik bazı yatırımlar için esneklik sağlandığı
bildirildi. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada,
Bakanlıkça uygulamada yaşanan sorunlara çözüm bulmak amacıyla ve ülke ekonomisine
de katkıda bulunmak suretiyle zeytinlik alanları daraltmamak şartıyla,
''Zeytinciliğin Islahı, Yabanilerinin Aşılattırılmasına Dair Yönetmelikte''
değişiklik yapıldığı belirtildi.
Söz konusu yönetmelik değişikliği ile zeytincilikle ilgili uygulamada
karşılaşılan belirsizliklere son verilerek, ''küçük işletme'' ve ''zeytinlik
saha'' tanımına açıklık getirildiği ifade edilen açıklamada, buna göre tarımsal
faaliyette bulunan ve yılda 50'den daha az kişi istihdam eden işletmelerin
''küçük işletme'', orman sınırları dışında zeytin yetiştirmeye elverişli en az 25
dekarlık alanların da ''zeytinlik saha'' olarak belirlendiği kaydedildi.
Zeytin sahalarıyla ilgili yönetmelik değişikliğinin, aynı zamanda
''zeytinlik sahaların daraltılamayacağı hükmünü'' koruyacak bir uygulamayı da
yürürlüğe koyduğu belirtilen açıklamada, değişiklik yapılan yönetmeliğin ilgili
maddesine göre işletmelerin faaliyetlerini sürdürmek için kullanacağı sahalara
karşılık, dikim tekniklerine uygun olarak eşdeğer ağaç sayısı ve büyüklükte il ya
da ilçe müdürlüğünce uygun görülecek alanda zeytin bahçesi tesis etmek zorunda
olacağı bildirildi.
-Yönetmelik değişikliği tarımsal ve ekonomik kalkınmayı teşvik edecek-
Yönetmelik değişikliğinin tarımsal ve ekonomik kalkınmayı teşvik edeceğine
işaret edilen açıklamada şunlar kaydedildi:
''Ayrıca, yönetmelik değişikliği talepte bulunan işletmeye zeytin
alanlarında işlem yapmasına izin verilebilmesi için üç şart taşımasını öngörüyor.
Buna göre, işletmenin yapacağı faaliyetle ilgili alternatif alan bulunmadığını
belgelemesi, olumlu ÇED raporu alması ve Bakanlık Enstitüleri veya üniversiteler
tarafından zeytin ağaçlarının gelişimine zarar vermeyeceğinin belirlenmesi
durumunda, bazı yatırımların yapılmasına izin verilebilecek. Bu şartlara ilave
olarak işletmenin, eşdeğer ağaç sayısı ve alanda zeytin bahçesi tesis etmesi
zorunlu olacak.
Böylelikle hem mevcut üretim yapılan zeytinlik sahaların daralmasını
önlenmiş olacak, hem de ülkemiz açısından stratejik önem taşıyan ve alternatif
üretim sahaları bulunamayan madencilik, petrol, doğal gaz, enerji ve kamu yararı
kararı alınmış diğer faaliyetlerin sürdürülmesine imkan sağlanmış olacak.''
-Neden yeni düzenlemeye gidildi--
Açıklamaya göre, Türkiye'de zeytincilikle ilgili yasal düzenleme ilk defa
1939 yılında yapıldı. Orman arazileri üzerindeki yabani zeytinlerin ıslahını
sağlamak ve atıl durumdaki zeytinciliğe elverişli hazine arazilerinde zeytin
dikimini sağlamak amacıyla ''Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin
Aşılattırılması Hakkında Kanun'', günümüze kadar çeşitli yönetmelik
değişiklikleri ile yürürlükte kaldı. En son 1996 tarihli ''Zeytinciliğin Islahı
ve Yabanilerinin Aşılattırılmasına Dair Yönetmeliğe'' göre uygulanan kanun
hükümleri, o günün koşullarında ekonomik gelişimi teşvik ederken, uygulamadan
kaynaklanan yorumlar nedeniyle günümüz koşullarında tarımsal ve ekonomik
kalkınmanın önünde engel olmaya başladı.
Söz konusu yönetmeliğin ilgili maddesinde yer alan ''Zeytinlik sahalarına en
az 3 kilometre mesafede zeytinyağı fabrikası ve küçük ölçekli tarımsal işletmeler
haricinde herhangi bir tesis ve işletme yapılamayacağına dair'' hükmü, uygulamada
birçok aksaklığa neden oldu. Bu mevzuat ile getirilen sınırlamayı aşabilmek için,
zeytin ağaçlarının kesildiği, çeşitli şekillerde zarar verildiği ve idari para
cezaları ödenmek suretiyle mevzuat yasağının geçersiz hale getirildiği tespit
edildi. Dolayısıyla zeytinliklere çok fazla zarar veren ve geri dönüşü olmayan
durumlar oluştu.
-Türkiye zeytin üretiminde dünya ikincisi-
Tarımsal ürünler içinde önemli bir yeri olan zeytinciliğe 2005'ten
tarihinden beri verilen destekler devam ediyor. Türkiye, dünya sofralık zeytin
üretiminde ikinci, yağlık zeytin ve zeytinyağı üretiminde ise dördüncü sırada
bulunuyor.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın zeytinciliğe verdiği sertifikalı
fidan desteklemeleri zeytin varlığı ve üretiminde büyük artışlar sağladı. Son 10
yılda 600 bin ton olan toplam zeytin üretimi, 2011 yılında yüzde 192-lik artış
ile 1 milyon 750 bin tona, 65 bin ton olan zeytinyağı üretimi ise yüzde 194'lük
artış ile 191 bin tona çıktı. Bu artışlar Türkiye'yi, dünya sofralık zeytin
üretiminde ikinci, yağlık zeytin ve zeytinyağı üretiminde ise dördüncü sıraya
taşıdı.
Üretimde yaşanan bu yükselişte, zeytin ağaç sayısı ve üretim alanlarındaki
artışın da büyük payı oldu. 2002 yılında 600 bin hektar olan zeytin alanları
yüzde 38 artarak 830 bin hektara, zeytin ağacı sayısı ise yüzde 63 yükselişle 99
milyondan 161 milyon bin adede ulaştı.
Üretime paralel olarak ihracatta da artışlar kaydedildi. 10 yıl önce
sofralık zeytin ihracatı 36 bin tonla 31 milyon dolar iken, 2011 yılında 71 bin
tonla 125 milyon dolar olarak gerçekleşti. 2002 yılında 46 milyon dolar olan
zeytinyağı ihracatı ise 2011'de 51 milyon 90 bin dolara çıktı.
|