Bakan Eker: Dünyada açlığı çözebilecek genel geçer bir formül yok Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, dünyada 900 milyon insanın açlık sorunu ile karşı karşıya kaldığını bunun karşısında ise 1 milyar 400 milyon kişinin de yemeğe bağlı problemlerden muzdarip olduğunu söyledi. Açlığa ortak bir hareket şekli ve projenin bulunmadığını anlatan Eker, "Maalesef bu yaman çelişkiyi çözecek genel geçer basit bir formül de yok. Her yere uygulanabilen, herkese tatbik edilebilir ve sonuç alınabiliri basit bir formülü de yok." dedi.
Birleşmiş Milletler (BM) tarafından her yıl kutlanan Dünya Gıda Günü, Türkiye Gıda Sanayii İşverenleri Sendikası (TÜGİS) ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın ortak girişimiyle kutlanıyor. Gıda güvenliği konusunda her yıl farklı bir konuya dikkat çeken etkinliklerin bu yılki temasını aile çiftçiği oluşturdu. Grand Cevahir Otel'de düzenlenen toplantıya sendika çatısı altında bulunan gıda üreticisi firma temsilcileri ile Bakan Mehdi Eker ve İstanbul Valisi Vasip Şahin ile FAO Türkiye Temsilcisi Yuriko Shoji katıldı.
Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, dünya çapında milyonlarca insanın açlık sıkıntısı çektiğini ve hedeflerin bu konuda tutturulamadığını anlattı. Dünyada 900 milyon aç insan bulunduğunu ve ortada yaman bir çelişki bulunduğunu belirterek dünyada milyonlarca insanın da fazla yemek yüzünden obezlik sorunuyla karşı karşıya kaldığını kaydetti. Eker, "Küresel ölçekte bakıldığında 900 milyon insan aç. Konulan hedefler tutulamıyor. 900 milyon aç, 6 milyon çocuk açlık ve açlığa bağlı sorunlardan ölüyor. Çelişki yaman bir milyar 400 milyar insan bunun yarısı obez olmak kaydıyla bunlar da fazla yemekten problemli." dedi.
Ortadaki bu yaman çelişkiyi çözebilecek basit bin formül bulunmadığını ifade eden Eker, konunun dünyanın farklı bölgelerinde yaşayan insanların yer yüzünün pozisyonuyla ilgili olduğunun altını çizdi. Herkesin kendine ait birey olarak topluma ait bir tasavvur geliştirmesi gerektiğini, yeni bir bakış açısı geliştirmesi gerektiğini söyleyen Eker, "Kimi varlıktan, tokluktan, kimi yoksulluktan... Dünyanın her bölgesindeki insanların kendi coğrafyası ile ilişkili, kendi ekonomik durumuyla ilgili problemler var. Maalesef bu yaman çelişkiyi çözecek genel geçer basit bir formül de yok. Her yere uygulanabilen, herkese tatbik edilebiliri ve sonuç alınabilir basit bir formülü de yok." şeklinde konuştu.
Aile çiftçiliğinin önemli olduğunu modern yöntemlerle yapılan işler mahallinde üretim azaltılıyorsa tehditin arttığını belirten Eker, yöntemin öneminin burada ortaya çıktığını belirtti. Üretim altyapısı olanların kendi ve bölgelerindeki insanların ihtiyaçları için bu üretimi yapmaları gerektiğini anlatan Eker, bu sistemin yönetimler tarafından desteklenmesi ile kırsalda yaşayan milyonlarca insanın gıda güvenliğine kavuşabileceğinin altını çizdi. Eker, "Türkiye'nin gıda güvenliği problemi yok. Bu önemli bir konu. Vatandaşımızın tamamını besliyoruz, 35 milyon turisti besliyoruz, 18 milyar dolarlık da ihracat yapıyoruz tarım ve gıda ile alakalı. Kendimizle alakalı çok şükür sorununuz yok ama bunun teminat alınması gerekiyor. Küresel gıda problemine daha fazla katkı sağlamak açısından daha yapacak çok işimiz var." ifadesini kullandı.
Toplantıda konuşan BM -FAO Türkiye Temsilcisi Yuriko Shoji, faaliyetin dünyadaki açlığın önlenmesi için önemli bir girişim olduğunu, ortaya konulan vizyonun 69 yıl önce kurulan FAO'nun kuruluş gerekçesi olduğunun altını çizdi. Shoji, "63 gelişmekte olan ülke, 2015 yılına kadar kronik yetersiz beslenme oranını yarıya indirmek için Binyıl Kalkınma Hedefi'ne ulaşmıştır. Bu veriler bize açlığa karşı verdiğimiz mücadeleyi kazanmak için siyasi kararlılık, bütünsel bir yaklaşım , sosyal katılım ve dünyadaki gıdanın yüzde 80'ini üreten aile çiftçilerinin önemini göstermiştir." şeklinde konuştu.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) verilerine göre dünya genelinde 805 milyon insanın yetersiz beslendiği belirtildi. Açlığa karşı verilen mücadeleyi kazanmak için siyasi kararlılık ve bütünsel bir yaklaşımın gerekliliğini savunun FAO Türkiye ofisi yetkilileri, aile çiftçiliğinde kadın ve gençlerin varlığının önemli olduğuna işaret etti. (CİHAN) |