Çiftçi Defteri
    TÜRKÝYENÝN EN GÜVENÝLÝR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Þifre
Beni Hatýrla    
Þ. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 21 Kasým 2024 Perþembe
Haberler Yazarlarýmýz Basýndan Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Þuan Buradasýnýz: Ana Sayfa »  Yazarlarimiz » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gýda
 Ýçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancýlýk
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarým
 Çevre, Enerji
 Biliþim, Teknoloji
 Tarým Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarýmsal Desteklemeler

Nobel ödüllü ünlü fizikçi Richard P. Feynman, zaman zaman davet edildi�i çe�itli devlet kurumlar�nda ba��ndan geçenleri kendine has üslubuyla bir mizah yazar�na ta� ç�karacak �ekilde anlatt��� "Muhakkak ki �aka ediyorsunuz bay Feynman" adl� kitab�nda, k�sa bir süre okul kitaplar� seçme komisyonunda görev yapt���n� anlat�r.

Komisyon, çe�itli yazarlarca orta ö�retim ö�rencilerine matemati�i sevdirmek amac�yla haz�rlanan kitaplar aras�ndan seçme yaparken, yaz�m� henüz tamamlanmad��� için sadece ön ve arka kapaklar� bas�lm�� bir kitab�n da nas�l de�erlendirmeye tabi tutuldu�unu; toplaman�n ne kadar e�lenceli bir i� oldu�una örnek olarak da s�cakl�klar� birkaç bin derece olan uzak y�ld�zlar�n toplam s�cakl���n�n hesaplanmas� gibi örnekleri anlat�yor. (Allahtan bizim ders kitaplar�m�zda böyle komiklikler yok da ö�rencilerimiz matemati�i sevipö�reniyorlar.)

Bir süre sonra s�ra fizik kitaplar�na gelir ve "enerji" konusunun çocuklarca ö�renilebilmesi için, kurmal� bir oyunca��, bir otomobili ve bisikletli bir çocu�u hareket ettiren "�ey"in ne oldu�u sorulur ve ard�ndan da hepsini hareket ettiren �eyin "enerji" oldu�u cevab� verilerek, çocuklar�n enerji kavram�n� anlamalar�(!) sa�lan�r.

Feynman'�n tepesinin att��� bu nokta, israrla diploma töreni konu�mas� yapmak için davet edildi�i bir üniversitede nihayet red edemeyip kürsüye ç�kt���nda yapt��� zehir-zemberek konu�mada da örnek olarak verilir. Bu defa orta okul çocuklar� de�il, hayata mühendis vs olarak at�lacak olanlar söz konusudur ve Feynman örnek olarak üniversitede okutulan fizik kitab�n� eline al�r ve enerji konusunun tamamen orta okul çocuklar�na belletildi�i gibi sadece "buna enerji denir" gibi anlat�ld���n� gösterir ve kitab� da oturanlar�n önlerine f�rlat�r.

Sonra da belki merak eden olur diye enerjinin ne oldu�unu tek cümleyle anlat�r:

"Kitapta, oyunca�� hareket ettirenin içindeki yay�n kurulmas�, otomobili hareket ettirenin motorunun içindeki kimyasal tepkime ve bisikletli çocu�u hareket ettirenin de biyolojik olarak adale gücü oldu�unun aç�kland���n� san�yordum. Bunlar� babam, bana küçükken, her ne hareket ediyorsa onu hareket ettirenin güne�in ���mas� oldu�unu anlatm��; sonras�nda da aram�zda �öyle e�lenceli bir tart��ma  geçmi�ti:

-       Ben: Hay�r, oyuncak hareket ediyor çünkü içindeki yay kuruludur.

-       Babam:  Peki yay nas�l kuruluyor?

-       Ben: Ben kuruyorum.

-       Babam: Sen nas�l elini hareket ettirerek kuruyorsun?

-       Ben: Yemek yiyerek.

-       Babam: Yiyecekler güne� ���d��� için büyürler; dolay�s�yla hepsinin hareket etmesinin nedeni güne�in ���mas�d�r.

Böylece, hareket'in, güne�in gücünün dönü�ümü kavram� oldu�unu basitçe anlam��t�m."

Joseph Tainter,  "Karma��kl�k, Sorun Çözme ve Sürdürülebilir Toplumlar" adl� makalesinde, ya�am�m�z�n her saniyesini dolduran sorun çözme u�ra��lar�n�n -her düzeyinin- mutlaka bir enerjiye ihtiyaç gösterdi�ini anlat�rken �öyle diyor:

"Sorun çözmedeki pahal� mâliyete kar�� kaynaklar�m�z� daha ak�ll�ca ve etkince kullanmam�z önerilmektedir. Örne�in Timothy Allen ile Thomas Hoekstra, su?rdu?ru?lebilirlikte, ekosistemlerin yönetiminde, yöneticilerin, süreçlerde eksik olan �eyi saptay�p sadece onu sa�lamalar�n�, gerisini ekosistemin halledece�ini öne sürmü�lerdir. Herhangi ba�ka bir yola ba�vurmadan, yönetim çabas�n� b�rak�n ekosistem (yani gu?ne� enerjisi) halletsin (Allen ve Hoekstra 1992). Ne var ki ayn� zamanda bu da çok bilgi gerektirir, ki o da bizde yoktur. Karma��k ve pahal� ara�t�rma için fosilyak�t yard�m�na ihtiyac�m�z var demektir."

�yi de bunlardan bize ne!

alkol_beyin_hucrelerini_guclendirir.jpgToplumlar ister mevcut refah düzeylerini koruyup sürdürmek, isterse art�rmak istesin, bunun için mutlaka enerjiye ihtiyaç duyacaklar� anla��l�yor. Bir kurma oyunca��n kurulabilmesi, bir konuda bir yöntem ara�t�r�lmas� için masa ba��nda çal���lmas� ya da bir seçim konu�mas�n�n yap�labilmesi, hepsi enerjiye (güne�in ���mas�) gereksinim gösteriyor.

Bunu ya kendiniz makul bir maliyetle üretebileceksiniz -ki bunu bütünüyle yapabilen toplum yoktur- ve ayr�ca oa bunu sürdürebileceksiniz ya da sahip olan birilerinden transfer edeceksiniz.

Transfer edilecek olan do�rudan güne� ���mas� olamayaca�� için, onun dönü�üme u�ram�� formlar� transfer edilir. Yani, yiyecek, kereste, maden cevheri, petrol, insan kayna��, bilgi gibi "de�er"ler..büyütmek için t�klay�n�z!

Bunlardan en az birkaç� herkeste oldu�u için, bu tür kaynaklar uluslararas� tasallut alt�nda OLMAK ZORUNDA'd�r ve bunu önleyebilecek hiçbir kural mevcut de�ildir. Uluslararas� kurallar, bu didi�meyi engellemek için de�il, olur olmaz toplumlar�n kurallar� de�i�tirmesine engel olmak için konulmu�tur.

Bizi ilgilendiren k�s�m, sahip oldu�umuz -yukar�da say�lan- enerji türevleridir.

��te didi�menin -bitmeyecek- kayna�� budur!

�nsan�n ve toplumlar�n refah mücadelesi bitmeyece�ine göre, kaynaklar�n� -do�al say�lmas� gereken- bu tasalluttan korumak için dikkat edilmesi gereken tek nokta vard�r: Yüksek sorun çözme kabiliyetine (SÇK) sahip olmak.

Her geçen gün ilerleyen bilim ve teknoloji, bu gün için sahip olunan SÇK'ni geçersiz k�lmaktad�r. O halde, her toplum için de�i�mez vizyon, SÇK'ni günün ko�ullar�na uygun düzeyde tutabilmek olmal�d�r.

Bunun fark�nda olan ve olmayan toplumlar keskin çizgilerle bellidir. Fark�nda olmayanlar, sürekli olarak, sorunlar�n�n kayna�� olarak "d�� mihraklar"� görürler. Fark�nda olmayanlar�n sokak yurtta�� durumundakiler, buna kar�� çare geli�tirebilecek ak�l-fikir düzeyine sahip olamayacaklar� için "mallar�n� boykot etmek", "bayraklar�n� yakmak", "milli mar�lar�n� �sl�klamak" gibi ba��rma-ça��rma tav�rlar�yla kar�� koymaya çal���rlar.

Fark�nda olanlar ise tasallutun mekani�ini anlam��lar ve her geçen gün, transfer ettikleri "de�er"ler yoluyla bu mekani�i (yani SÇK) daha geli�tirmektedirler.

Yap�lmas� gereken, Sorun Çözme Kabiliyeti kavram�n� dikkate alarak, olup biteni tekrar anlamland�rmak ve sonras�nda da SÇK'ni güçlendirmeye çal��maktan ibarettir.

05 Haziran 2011 Pazar

http://www.tinaztitiz.com/yazi.php?id=1192

...

 

Ekleme Tarihi
05.06.2011
Ekleyen Ki�i
T�naz Titiz


 D��ER YAZILARI