Dünyayı  Dünyayı etkileyen ekonomik kriz Türk tarımını da finansal açıdan olumsuz etkilemiştir. Özsermayenin yetersiz olduğu tarım sektöründe kriz nedeniyle fiyatların düşük seyretmesi ve bazı özel bankaların kredileri kısıtlaması, bu imkanı kullanıp kredisini kapatmak isteyen borçlu çiftçilerimizin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri’ne vadesi gelen kredilerini kapatmakta zorlanmasına neden olmuştur. Bakanlar Kurulumuzun alacağı kararla devre faizlerinin ödenmesi koşulu ile 18 aylık zirai işletme kredi vadelerinin 36 aya çıkarılması ile yatırım ve işletme kredi limitlerinin ayrı değerlendirilmesi üreticilerimizi çok rahatlatacaktır.

Ülkemizde ürün destekleme primleri oluşan piyasa fiyatları ile hedef fiyatın farkı olarak genelde hasattan sonra açıklanmaktadır ve bir çok üründe prim sistemine geçilmiş olması Türk tarımı için sevindiricidir. Ancak ülke ekonomisi için katma değeri yüksek olan pamuk fiyatlarının, tekstil sektörünün içinde olduğu şartlardan dolayı düşmesi sonucu, korkarız ki gelecek yıl çiftçilerimiz tamamen pamuk ekiminden kaçacak ve pamuk açığımız daha da artacaktır. Bu nedenle gelecek yıl pamuk ekim alanlarının daha da azalmaması için pamuk primleri ekimi özendirecek seviyelere çekilmeli ve gelecek yılın sadece pamuk destekleme primi ekim hazırlıklarından önce, en geç Mart ayı içinde açıklanmalıdır. 

Ülke ekonomisinin içinde bulunduğu durumdan dolayı tüm sektörlere olan destekler artarken tarım sektöründe  2008 yılı destekleme primleri % 10 kesintiye uğramıştır. Üreticilerimizin bu konudaki haklı tepkilerine kulak verilmeli ve son başvuru süresi beklenmeden hububat, pamuk, soya ve mısır destekleme primlerine başvuran üreticilerin sıralamasına göre ödemelerin bir an evvel başlatılması yapılan kesintiyi biraz olsun telafi edecektir.  

Ziraat Bankası’nın katkılarıyla Çukurova’da su tasarrufu ve verim artışı sağlayan modern sulama yöntemlerine geçen üreticilerimiz Tedaş’ın açıkladığı ve sanayi sektöründen de pahalı tarımsal sulama enerji fiyatlarına çok tepki göstermektedir. Bu yanlışlığın giderilmesi üreticilerimiz açısından sevindirici olacaktır.

Türk tarımında, global rekabet gücü açısından girdi maliyetlerinin aşağı çekilmesi çok önemlidir. Mazot ve gübreye verilen destek yetersiz olmasına rağmen olumlu bir başlangıç olarak görülmektedir. Ancak verimi direk ilgilendiren gübredeki % 18 KDV oranının % 1’e  ve gübre girdileri ithalatında uygulanan % 6 gümrük vergisinin sıfırlanması ile gübre maliyetlerinin % 23 düşmesi, üreticilerimizi maliyet ve finansman açısından rahatlatacaktır.

Dünya ekonomilerindeki tüm olumsuz gelişmelere rağmen bereketli ve bol kazançlı bir tarım sezonu geçirmemiz dileğiyle, saygılar sunarız.

Behçet Homurlu

Adana Çiftçiler Birliği Başkanı