ÇİFTÇİ BALIK TUTMAYI ÖĞRENMELİ !
TÜRK ÇİFTÇİSİ BALIK TUTMAYI NİÇİN ÖĞRENMELİ ?
Doç.Dr. Orhan ÖZÇATALBAŞ
Akdeniz Universitesi, Ziraat Fakultesi, Tarim Ekonomisi Bolumu, 07058, Antalya
ÖZET
Tarım ürünleri üreticileri balık tutmayı öğrendiğinde kendini ve sektörü kurtarabilecek güce erişebilir, o halde tarımsal destekler çiftçimizin kendi ayakları üzerinde durmasını sağlayacak şekilde uygulamaya konmalı, dolayısıyla “ çiftçilere balık vermek yerine, balık tutmayı öğretecek bir anlayışla” desteklerin planlanması, uygulanması ve değişimin bu yönde geliştirilmesi üzerinde durulmalıdır.
TARIMSAL DESTEKLER ÇİFTÇİNİN BALIK TUTMAYI ÖĞRENMESİNİ ÖZENDİRMELİ
Çiftçiye verilen desteklerde amaç netleştirilmeli ve mevcut DGD anlayışı değişmelidir. Dolayısıyla tarım sektörüne yönelik çiftçilere verilen desteklerde, destekleme yönteminin yeniden ele alınması üzerinde durmak doğru olacaktır.
Bilgiye, doğru bilgi kullanımına üreticilerin yönlendirilmesi için uzman bilgi ve TARIM Danışmanlığı hizmetlerine verilen desteğin dikkate değer hale getirilmesi gereklidir.
Tarımsal Desteklerde yaklaşım, yayımın felsefesi olan “BALIK TUTMAYI ÖĞRETME” ye dayanmalı, bu prensiple hareket edilmeli, üretimi ve verimliliği artırmayı teşvik etmeyen, teknoloji kullanımını özendirmeyen, kaynakları etkin kullanma becerisi kazandırmayan, üreticiyi sürekli pasif ve bağımlı bırakan “ŞİMDİ BALIK VEREYİM, SONRA TEKRAR VERİRİM” anlayışından uzaklaşmak gerekiyor.
Ayrıca tarımsal yapının bunu destekleyecek şekilde iyileştirilmesi, işletme parçalanması ve küçülmesinin önüne geçilmesi gerekiyor. Örneğin Türkiye’de ortalama işletme büyüklüğü 6 ha iken AB’de en az 3 kat daha fazladır. Ölçek ekonomisinin avantajlarından yararlanmak için optimal işletme büyüklüğüne işletmelerimizi getirmemiz gerekiyor. Ayrıca kaynak kullanım etkinliğini düşüren arazi parça sayısı ise yine çok önemli, Bölgelere göre değişmekle beraber ortalama 5-6 adet olan parça sayısı, bazı bölgelerde 10-12 parçaya kadar çıkıyor. Bu yapıyla ekonomik prensipleri hayata geçirmek ve rekabet edebilir bir sektör oluşturmak çok olanaklı değil hatta mümkün değil. Dünyadaki diğer üreticilerle ve fiyatlarla rekabet etmek için verimliliğin artırılması ve mutlaka kaynak kullanım etkinliğinin geliştirilmesi gerekir. Bunun için tarımsal yapının düzeltilmesine yönelik mevcut uygulamalar yanında köklü ve orta ve uzun vadede sonuç alınacak stratejiler geliştirilip, uygulamaya konulmalıdır. Tarımsal yapıdaki yetersizliklerin önlenmesine yönelik alınacak köklü önlemlerle eşzamanlı olarak iyi tarım uygulamalarının benimsenmesi sağlayacak şekilde yayımın etkinliğinin artırılması, özel yayımın yani Tarım Danışmanlığı sisteminin geliştirilerek, üreticilere sunulacak desteklerin bu doğrultudaki gelişmeleri teşvik edecek güce kavuşturulması gerekiyor. Kısaca Çiftçimizin “BALIK TUTMAYI ÖĞRENECEK” şekilde uygun destekleme yöntemleriyle desteklenmesi gerekiyor.
Sonuç olarak Türk tarımının gelişmesi ve sorunlarının üstesinden gelebilmesi için;
· Çiftçilerimizin kendilerini geliştirme olanaklarına sahip olmalarını sağlamak üzere, balık tutmasını öğretecek uygun yayım ve destekleme politikalarıyla desteklenmesi
· Tarımsal işletme yapısının düzeltilmesi ve bunun için köklü ve sürdürülebilir (işletme büyüklüğü, parça sayısı vb.) önlemlerin alınarak hayata geçirilmesi
· Tarım Danışmanlığı sisteminin amaca uygun şekilde geliştirilmesi
· Üreticilerin güçbirliğinin yararlarından yararlanmak üzere örgütlenmesi
· Üretimde verimlilik ve kaliteyi artışını teşvik ederek, rekabet gücünü artıracak uygulamalarla desteklenmesi gerekiyor.
______
Sözün Özü
Bir yıl sonrasını düşünüyorsan tohum ek,
Ağaç dik, on yıl sonrası ise tasarladığın,
Ama yüz yıl sonrası ise düşündüğün, halkı eğit.
***
Bir kez ürün verir ekersen tohum
Bir kez ağaç dikersen on kez ürün verir,
Yüz kez olur bu eğitirsen halkı.
***
Balık verirsen bir kez doyurursun halkı,
Öğretirsen balık tutmasının hep doyar karnı.
Kuan – TZU (Çin Ozanı)
|