Adana İdare Mahkemesi, Ülkemiz ve Adana için Önemli Bir Karar Alarak Toprağa ve Doğaya Sahip Çıkmıştır Prof. Dr. İbrahim Ortaş, Çukurova Üniversitesi, [email protected]
Pamuk Araştırma Merkezi Alanı Ve Çevresi Mutlak Tarım Arazisidir Konusu Mahkemece Tescil Edilmiştir Adana 1. Idare Mahkemesi Tarafından verilen kararda (ESAS NO 2011/2005 ve KARAR NO: 2012/1228) özetle uzun zamandır hukuk mücadelesi verilen Çukurova Üniversitesi pamuk Araştırma Merkezinin yanı başındaki arazilerin 5403 sayılı toprak koruma yasasına uygun olarak tarım toprağı olduğu konusunda son kararı vermiş bulunmaktadır. Kararla uzun zamandır verdiğimiz mücadelenin doğru olduğu, bu tür konularda haklı olmak kadar haklılığımızın savunulması gerektiği de ortaya çıkmıştır. Mahkemenin kararı bizler için ders niteliğinde olduğu için ve konuyu önemsediğim için bir kez daha sizlerle paylaşmak istedim. Çünkü bu karar yalnız Çukurova Üniversitesinin topraklarını değil bütün Türkiye toprakları için emsal teşkil etmesi bakımından çok önemlidir. Karar açıkçası kamu eli ile üniversiteden alınan ve TOKİ’ye hastane yapılmak üzere verilen alanın yanı başında yine TOKİ hastanesine hizmet etmek üzere ayrılan “otopark, eczane, kafeterya ve sosyal ihtiyaç alanları” için Adana Toprak Koruma Kurulu kararı ile tarımsal niteliğini kaybetmiş alan için açılan davada ilgili yerin mutlak tarım toprağı olduğu ve söz konusu alanlar için alternatif yerlerin bulunabileceğini belirtmiştir.
Toprak Koruma Kurulu Kararlarının Alınmasında Mülki Amirin Etkisi Bazen İstenmeyen Sonuçlar Doğuruyor Hepimizin bildiği gibi Toprak Koruma Kurulu İl Valisinin başkanlığında kamu kurumlarından üye olan ilgili memurlar tarafından karar alınmaktadır. Açıkçası merak ediyorum Toprak Koruma Kurlundaki Üniversite temsilcisi dışındaki arkadaşlarımız hangi etkinin altında kalarak 2 metre derinliğinde toprağı olan bir tarım toprağının vasfını kaybetmiştir şeklindeki kararın altına imza atmışlardır. Bu karar bile tek başına insanımızın güç ilişkisine ve makama ne denli bağlı olduğunu göstermesi bakımından düşündürücüdür. Otoritenin yetki ve gücü karşısında anında kararını değiştirmenin veya zorunlu olarak boyun eğmenin yaşamımız için ne denli zararlar oluşturulduğunu anlıyorum. Doğal olarak devlet memuru olan arkadaşlarımızın bu kararların alınmasında ne denli zorlandıklarını da anlamıyor değilim. Yine de beklentim yanlışa yanlış demeleridir. Okumuş, toplumun önünde olan kişilerin kendi çıkarından çok insan ve doğanın çıkarını savunması beklenir. Tarihsel olarak da büyük bir sorumluluk gerektirir.
İdari Mahkemenin Ders Niteliğindeki Kararı Söz konusu alana yönelik ilgili mahkeme kararında söz konusu tarım arazisi üzerinde toprak yasasına ve ilgili Adana 2 İdare mahkemesinin 29.06.2010 tarih ve E:2010/511, K 2010/769 sayılı kararda TOKİ hastanesi ve diğer ticari alanlar ve bu alanın yanında gereksinim duyulan ek gereksinim için önerilen alan tarım alanlarının alternatifinin olduğu açık olarak belirtilmiştir. Mahkeme kararında dava konusu taşınmazlarda öngörülen sağlık tesisi ile ticaret alanının kentin farklı bölgelerinde konumlandırılabilecek kullanımlar olduğu, bu alan üzerinde öngörülmelerini zorunlu kılan herhangi bir nedenin bulunmadığı, buna karşın ulaşım, altyapı, arazi yapısı gibi olanaklar yönünden eşdeğer, hatta daha uygun nitelikte çok sayıda alanın bulunduğu yolunda tespitlere yer veren bilirkişi raporunun aksinin kanıtlanamadığı, bunun yanı sıra söz konusu alan 1. sınıf tarım arazisi olduğu, sulama olanağına sahip, sıfıra yakın eğimiyle düz veya düze yakın bir taşınmaz olduğu, bu özellikleriyle tanımsal niteliği korunacak alan olarak belirlenmesinin tarım arazilerinin korunması ilkelerine ve kamu yararına uygun olduğundan bahisle dava konusu taşınmazlarla ilgili olarak nazım imar planı değişikliği yapılmasına yönelik büyükşehir belediye meclisi karanının iptaline karar verildiği görülmektedir. Ders Niteliğinde Karar, Pamuk Merkezi Araştırma Alanı I. Sınıf Tarım Toprağı, Üzerinde Bina Yapılamaz, Bina Yapımı İçin Alternatif Yerler Mevcuttur Mahkeme kararı ile bu durumda ayrıca da, yukarıda yer alan mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinde, 5403 sayılı Yasa’nın 13. maddesinde düzenlenen ihtiyaç, faaliyet ve yatırımlar için mutlak tarım arazilerinin tarımsal amaç dışı kullanım taleplerine, alternatif alan bulunmaması ve kurulun uygun görmesi şartıyla ve toprak koruma projelerine uyulması kaydıyla ve Bakanlar kurulunun karar vermesi ile sağlanır. Ancak ilgili hastane için alternatife alanın söz konusu olduğu ancak bunun dikkate alınmadığı, gibi dava konusu taşınmazların sulu mutlak tarım arazisi olduğu gerçeğine rağmen ilgili Toprak Koruma Kurulu kararında yapılan hastane yeri için somut alternatif alan bulunup bulunmadığı hususunda somut bir tespitin dosyaya ibraz edilemediği, öte yandan yukarıda anılan tarımsal etüt raporunda il genelinde daha düşük potansiyele sahip arazilerin bulunduğunun belirtilmesi, yine yukarıda anılan Mahkeme kararında belirtilen bilirkişi raporunda da, sağlık tesisi alanının kentin farklı bölgelerinde konumlandırılabilecek bir kullanım olduğu, bu alan üzerinde öngörülmesini zorunlu kılan herhangi bir nedenin bulunmadığı, buna karşın ulaşım, altyapı, arazi yapısı gibi olanaklar yönünden eşdeğer, hatta daha uygun nitelikte çok sayıda alanın bulunduğunun belirtilmesi karşısında, alternatif alan değerlendirmesi mevzuata uygun yapılmadığı gibi hastane yeri için daha uygun nitelikte alternatif alanlar bulunduğu anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Denilmektedir. TOKİ Hastanesi İçin Daha Önce Alınan Karar Ve Bu Durum Diğer Arazilerin Amaç Dışı Kullanımının Önünü Kapatmıştır Yüce Mahkeme tarafından başından beri verilen mücadelenin ruhuna uygun olarak yerinde bir karar verilmiştir. Bu konuda verilen hukuk mücadelesinin biricik amacı hiç bir şekilde hastane ve okul yerine karşı olunmadığı, buraların tarım toprağı olduğu ilgili alanda genetik materyalin bulunduğu belirtilmiştir. Hastane ve okul için tarıma uygun olmayan alanların seçilmesi önerilmiştir. Adana kamuoyu bu önerilerimizi hep takdir etmiş ve Adana’nın sağlıklı, planlı gelişimi için önerilerin gerçekçi oluğunu bilmektedir. İdare Mahkemenin Kararları Üniversiteden Yeni Yer İsteme Talebini Caydırmıştır. Mahkemenin verdiği ders niteliğindeki karar dikkate alınış olacak veya daha önce verilen karara istinaden Adana Valiliği ile Çukurova Üniversitesi tarafından imzalanan “Zeytin GEN Bahçesine karşılık mülkiyeti Çukurova Üniversitesine ait yaklaşık 200 dekar alanın karşılıklı tahsis takası” anlaşmasızamanında Adana Valiliği tarafından tapu tahsisi yapılmadığı veya gerçekleştirilmediği için kadük olmuş ve ilgili alan kendiliğinden kurtulmuş oldu. Valiliğin söz konusu alan üzerinde takas işleminin gereği olarak tapu işlemlerini gerçekleştirmemiş olmasında daha önce kazanılan davar dikkate alınarak bu alanında ileride dava edileceği öngörüsü etkili olmuş olması küvetle muhtemeldir. Kaldı ki buranın amaç dışı kullanımına kurum ve kişilerin da müdahil olacağı yazılı ve sözlü olarak belirtildi. Bir şekilde TOKİ hastanesi yeri için daha önce aynı mahkeme tarafından verilen olumlu kara ile söz konusu alanın tarım toprağı olduğunu belirtmesi ve alternatif yerin var olduğunu tescillendirilmiş olması ile başından beri söz konusu değişime Valiliğin çekingen davranacağı bekleniliyordu.
Özet olarak Adana İdare Mahkemesinin kararı yerinde ve ilgili alanın tarım toprağı olduğu ve sağlık ve diğer ticari yerleşim için alternatif alanların bulunduğu belirtilmektedir. Üniversitenin vermiş olduğu hukuki mücadele ve ZMO Adana şubesi ve diğer sivil toplum örgütlerinin karalılığı ve gösterdikleri doğru duruş başında beri savunulan haklılığı kanıtlamıştır. İdare mahkemesinin kararı her yönü ile olumlu. Karar ülkemiz toprakları için emsal teşkil edeceği için çok anlamlı ve tarihe not düşecek düzeydedir. Adana İdare Mahkemesi kararı ile tarım topraklarının kıymetini ve insanlık için önemini ortaya koymuştur. Bu karar ile bundan böyle kimse bu kararlara rağmen araziye kolay kolay giremez ve amaç dışı yerleşim için de kullanamaz. Çünkü bugüne kadar üniversite arazileri konusundaki bütün hukuki davalar kazanılmış ve üniversitenin eli her zamankinden daha güçlüdür. Bu vesileyle emeği geçen herkese yeniden teşekkürler. Yüce mahkemenin üyelerine de ayrıca teşekkürler. 1 Ağustos 2012, Çarşamba, Adana Not: Sayın hocam, birçoğunuzun E-Posta adresi bir şekilde makinemdeki adres defterime yerleşmiştir. Amacım kimsenin zamanını almak ve rahatsız etmek değildir. Hepimizin ortak sorununu bir şekilde dile getirmektir. E-posta bu bakımdan düşüncelerimizi kolay paylaşabildiğimiz bir ortam. Ancak peşinen eğer istenmeden e-posta aldıysanız özür dilerim. Eğer geri bildirimde bulunursanız listeden adresinizi hemen çıkarırım. |