AB-ABD SERBEST TİCARET ANLAŞMASI VE TÜRKİYE’YE ETKİLERİ
AB’nin, ABD ile Serbest Ticaret Anlaşması (STA) yapma hazırlıkları bu tür anlaşmaların önemini bir kez daha gündeme getirmiştir. Konu AB ile Gümrük Birliği Anlaşması imzalamış ancak aradan 18 yıl geçmesine rağmen Birliğe henüz tam üye olamamış Türkiye açısından da son derece önemlidir.
Önce Gümrük Birliği ile Serbest Ticaret Anlaşmaları arasındaki farka bakalım.
Gümrük Birliği,taraflar arasındaki ticarette gümrük vergilerinin,eş etkili vergilerin ve koruma önlemlerin kaldırıldığı ve birlik dışında kalan ülkelere karşı ortak gümrük tarifelerinin uygulandığı bir sistemdir. Malların serbest dolaşımı esastır. STA’lar da ise taraflar birbirlerine karşı tercihli rejimler uygulamakta ancak ortak ticaret politikaları veya ortak rekabet kuralları uygulama zorunluluğu bulunmamaktadır. Taraflar 3.ülkelere karşı kendi gümrük tarifelerini uygulamaktadırlar.
Türkiye, bugüne kadar AB üyelikleri nedeniyle gereksiz hale geldikleri için feshedilen 10 adet Merkezi ve Doğu Avrupa ülkesi hariç 19 ülke ile STA imzalamıştır. Lübnan,Moritus ve G.Kore ile imzalanan anlaşmalar iç onay beklemektedir. 21 ülke ile daha müzakereler yürütülmekte veya müzakerelere başlama hazırlıkları sürdürülmektedir. STA’lar sayesinde Türk ihracatçılarının, sağlanan tercihli avantajlar nedeniyle hedef pazarlara ulaşması kolaylaşmakta, Batı Avrupa pazarlarına bağımlılıkları azalmakta ve koruma duvarları asgariye indiği için rekabet güçleri artmaktadır. Bu arada sanayicimize daha ucuz girdi sağlama imkanı ortaya çıkmaktadır.
STA ülkelerine ihracatımız 2011 yılı itibariyle 14 milyar dolar civarındadır. İthalatımız ise yaklaşık 12 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir.
Sistem genelde şu şekilde çalışmaktadır. AB,bazı ülke veya ülke grupları ile STA’lar imzalamakta ve bunun ardından Türkiye bu ülkelerle aynıi yönde STA’lar imzalamaya çalışmaktadır. Ancak bu süreç kolay olmamakta ve AB ile STA’ları olan bazı ülkeler bizimle anlaşma imzalama konusunda güçlük çıkarmaktadır. Çünkü böyle bir zorunlulukları bulunmamaktadır. Örneğin,AB ile STA’sı olan ülkelerden Meksika, Güney Afrika Cumhuriyeti ve Cezayir ile henüz STA imzalamamız mümkün olamamıştır.
Sorun bu kez AB-ABD Serbest Ticaret Anlaşması müzakereleri sırasında ortaya çıkmıştır.
Biz sadece Gümrük Birliği’ne üye olduğumuz ve AB’ne henüz tam üye sıfatını kazanamadığımız için AB-ABD Serbest Ticaret Anlaşması yürürlüğe girdiğinde, ABD mallarına kapılarımızı açmak durumunda kalacağız yani hiçbir gümrük vergisi uygulamayacağız ancak ABD’ne olan ihracatımızda mevcut ABD vergileri aynen devam edecek. ABD-AB STA ‘nın 650 milyar dolar civarında bir ticaret hacmini kapsadığı düşünülürse konunun önemi daha iyi anlaşılacaktır.
Sorunun çözümü için iki alternatif bulunduğu anlaşılmaktadır. Birincisi. AB’nin STA müzakereleri sırasında masaya AB ile birlikte oturmaktır. Yani müzakerelerin kapsamına dahil olmak ve aynı avantajları sağlamaya çalışmaktır. AB, bu formülü kabul etmemekte ve kendi anlaşmamızı, kendimizin yapmasını önermektedir. İkinci alternatif ise AB STA yaparken.bizim de eş zamanlı olarak aynı ülke ile müzakerelere başlamamızdır. Her iki alternatif te yoğun bir diplomatik ve ekonomik çabayı gerektirmektedir.
Bana göre temel sorun, AB’ne tam üye olmadan Gümrük Birliği’ne katılmamızdan kaynaklanmaktadır.
Ekleme Tarihi 06.03.2013
Ekleyen Kişi Şevket Özügergin
Etiketler: Serbest Ticaret ,AB,Şevket Özügergin