Ekonomi Yönetimi, 3 yıl aradan sonra yeni bir ‘varlık barışı ‘ için hazırlık yapmaktadır. Amaç bellidir. Türk vatandaşlarının yurt dışında tuttukları ve 138 milyar doları bulduğu söylenilen servetlerinin çeşitli teşvikler vermek suretiyle Türkiye’ye getirilmesi istenilmektedir. Bu gerçekten büyük bir meblağdır. Bankaların ve 500 büyük sanayi kuruluşunun 100’ er milyar dolar olarak tahmin edilen öz varlıklarından daha büyüktür. Üstelik sanayi kuruluşlarının kaynak yapısının yarısından fazlası borçlanma yolu ile oluşmuştur, finansman yükleri, uluslar arası alandaki rekabet güçlerini olumsuz yönde etkileyecek kadar yüksektir. Zaten ülkedeki tasarruf hacmi düşüktür ve bu yüzden sermaye birikimini arttırmak ve yatırımlara kaynak bulmak kolay olmamaktadır. Kısacası,Türkiye’nin dışarıdan ve muhtemelen çok daha düşük maliyetlerle gelecek bu kaynağa ihtiyacı bulunmaktadır.
Türk ekonomisinin kaynak ihtiyacı içinde olduğu bilinmesine rağmen, tasarruflar neden yurt dışında tutulmaktadır?
Önce şu ayırımı yapmakta yarar vardır. Yurt dışına çıkan veya yurt dışında tutulan kaynak eğer dışarıdaki bir yatırımın finansmanında kullanılacaksa bunda bir sorun yoktur. Her işletme, küresel rekabet ortamında en uygun şartlarla üretim ve pazarlama yapmak durumundadır. Esas olan aynı koşulları içeride yaratabilmektir. Ancak konumuz,yurt dışında tutulan tasarruflar ve bunun sebepleridir.
Sık sık değişen ve zaman zaman önceki dönemleri de kapsayacak şekilde uygulamaya konulan vergi mevzuatından şikayet edilmektedir. Kamunun vergi ve cezalarla servet ve sermayelere müdahale etmesinden endişe edilmektedir.1990’ larda ve 2000’lerin başında böyle dönemler yaşanmıştır.
Ekonomik ve siyasal istikrarsızlık dönemlerinde ekonomi yönetimleri, sermayeyi rahatsız edecek önlemlere başvurabilmektedir.
Sık değişen imar planlar, karşılıksız çeklere verilen cezaların hafifliği gibi nedenler mülkiyet haklarını zedelemektedir.
Varlık Barışı’ndan beklenen sonuçlar elde edilebilir mi?
Uluslararası ortam eskiye nazaran daha uygundur. G.Kıbrıs’taki son durum, mevcut servetlere de kriz döneminde ek vergiler getirilebileceğini göstermiştir, Yurt dışındaki bankalarda gizlilik ilkesi, baskılar yüzünden yumuşamaktadır. Vergi cennetleri ile mücadele artmaktadır. Ülkeler arasında bilgi değişimi hızlanmaktadır.
Türkiye’de de ortam uygundur. Faizler,göreceli olarak daha yüksektir.Ancak yukarıda belirtilen eksiklikler giderilmedikçe, Varlık Barışı’nın başarı şansı çok yüksek olmayabilir. Yurt dışından getirilecek yatırım amaçlı kaynaklara vergi uygulanmaması iyi bir teşviktir ancak yatırım alanları iyi seçilmeli ve belki de yatırım teşvik mevzuatı ile ilişkilendirilmelidir. İstenildiği takdirde, gizliliğe riayet edilmeli ve kaynak, soruşturma konusu yapılmamalıdır. Ekonominin düşmanı belirsizlik, temeli ise güvendir.
Ekleme Tarihi 24.04.2013
Ekleyen Kişi Şevket Özügergin
Etiketler: Varlık Barışı,ŞEVKET ÖZÜGERGİN